SON DAKİKA

logo

Eskihisar’ın domates festivali !

Aralarında Antalya’nın da olduğu yurdun dört bir köşesinde çıkan orman yangınlarında yanan binlerce ağaç, o ormanları yuva yapan, yaşam alanı olan binlerce canlının yanarak ölmesi yaşlı-genç-çocuk, kadın- erkek herkesi derin bir üzüntüye boğarken, katıldığım basın toplantısında gazetecilerle bir araya gelen Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen’ in “400 hektar ormanlık alanın kül olduğu bir dönemde herhangi bir eğlence programı düzenlemeyi doğru bulmadık’’ deyip Feslikan Yayla şenlikleri kapsamında Candan Erçetin konserinin iptal edildiğini açıklaması, yaşanan bu felaketlere karşı yürekten duyarlı olmamız gerektiğini hatırlattı.

    Bugün 1 nci Elmalı Eskihisar Köyü Domates festivali  başladı.
    Tarım İlçe Müdürü Dilek Boğatimur ve Eskihisar S.S.Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı ve Muhtarı Ali Çankırlı Ankara’ya kadar ulaşıp milletvekillerine, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanından, ilçe belediye başkanlarına, siyasi partilerin ilçe başkanlarından, tanınmış iş adamlarına kadar onlarca kişiye elden davetiye verdiler. Kaymakam Faruk Erdem’in de katılımıyla Antalya’da bir de basın toplantısı düzenlendi.

    Antalya’da festivalin tanıtımı için basın toplantısını düzenlemeyi akıl edenler, ne yazık ki aynı zamanda Antalya’da da abonelere ulaşan Elmalı’nın tek gazetesi ve bu gazeteye ait resmi ilan yayınlama hakkına sahip 16 internet haber sitesinden biri olan torosgazetesi.com’u yokmuş gibi algıladılar.  Gazetemizin  Elmalı’daki bürosu ve Antalya’daki bürosu bir davetiye vermek için Ankara’ya kadar giden, kapı kapı dolaşıp davetiye dağıtan ikili tarafından ne ziyaret edildi, ne de telefonla ya da bir bülten gönderilmek suretiyle  etkinlikler hakkında bilgilendirme yapıldı.
    Bize değer vermeyenlere elbette biz de değer vermeyiz. Bizi önemsemeyenleri, biz de ne kendilerini ne de yaptıklarını önemseriz. Eskihisar’daki bu etkinlikle ilgili bu köşe yazısından başka da bir değerlendirmeyi gazetemizde ya da internet haber sitemizde göremeyeceksiniz. 

    Antalya’da düzenlenen basın toplantısında Elmalı İlçe Kaymakamı Faruk Erdem, “Özellikle yayla domatesinde iddialıyız. Eskihisar köyü bu domatesin merkezi. Bunu daha da ileriye taşımak ve bilinirliği artırmak istiyoruz. Geçen yıl 225 bin ton olan rekolteyi, daha da ileriye taşımak amacıyla bu festivali yapıyoruz” derken, Eskihisar domatesinin bilinirliğinin, bundan da önemlisi rekoltenin artırılmasına bu festivalin nasıl katkı sağlayacağını anlayamadım.
    Kaldı ki, Antalya semt pazarlarında yayla domatesi satanlar, özellikle “Elmalı” vurgusu yapıyor. Yani, yayla domatesi denince akla direk Elmalı gelirken, Elmalı’nın yerine Eskihisar’ı ön plana çıkarmaya çalışmak neyin nesi ?

    Yayla domatesinde hedef rekolteyi artırmaktan ziyade pazar payını arttırmak olmalı. Pazar payı artınca sadece üretilen yayla domatesinin gerçek değeri oluşmaz, rekolte de kendiliğinden artar.
    Hani kulağı tersten tutmanın anlamı yok.

    Eskihisar domatesinin tanınırlılığını arttırmayı hedefleyenler, Baka destekli “Kendim üretiyorum, kendim satıyorum” projesini bile uzun soluklu sürdüremedi, geliştiremedi. Çünkü doğru olan proje için büyük düşünülmedi. Büyük düşünülseydi şimdiye çoktan ELMALI markası adı altında elma ve domatesten elde edilmiş kurutulmuş gıdalar dünya pazarına sunulmuş olurdu.

    Elmalı Kaymakamı ve Tarım İlçe Müdürü, Elmalı’da üretilen yayla domatesi ile ilgili gerçekten bir şeyler yapmak istiyorlarsa, önce “coğrafi işaret” almak için girişimde bulunsunlar, sonra da pazar payını artırmak için Türkiye’de düzenlenen ve yerli/yabancı yüzlerce alım heyetlerinin katıldığı fuarlarda stant açılmasını sağlayarak Elmalı markası adı altında üretilen yayla domatesini (sadece domates de değil, birçok ürünü) hem tanıtsınlar, daha da  önemlisi pazarlasınlar. * Erkin ÖZGÜNSÜR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.28 15:44:01
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






İş yerinde kurşun yağmuruna tutulan kadının katili özel ekiple aranıyor

Antalya’da iş yerinde kurşun yağmuruna tutularak öldürülen inşaat şirketinin sahibi kadının katili, polisler tarafından kurulan özel ekiple aranıyor.
Olay, önceki gün saat 14.00 sıralarında Muratpaşa ilçesi Rauf Denktaş Bulvarı üzerinde bulunan bir inşaat firmasına ait binada meydana geldi. Edinilen bilgiye göre; inşaat firmasının sahibi Zehra Çatal (40) ile Yılmaz F. (42) arasında tartışma çıktı. Bir süre sonra şahıs yanında getirdiği tabaca ile kadınının üzerine adeta kurşun yağdırdı. Silah seslerini duyan çalışanlar, durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından bölgeye çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Sağlık ekipleri tarafından yapılan kontrolde kadının hayatını kaybettiği belirlendi. Polis ekipleri ise kaçan şahsı yakalamak için çalışma başlattı. Dün Adli Tıp Kurumu morgundan cenazesi teslim alınan kadının cenazesi, Uncalı Mezarlığı’ndaki annesinin yanında toprağa verildi.
Cinayetin ardından harekete geçen Antalya İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri bünyesinde özel bir ekip kuruldu. Şahsın oluşturulan özel ekiple her yerde arandığı öğrenildi.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.03.22 16:11:23
Son Düzenlenme Tarihi :





Subaşı: Faselis'ten elinizi çekin

İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, TBMM’de Orman Kanunu’nda yapılan değişiklerle ilgili Kanun Teklifini sert bir dille eleştirdi.

 Maden ve taş ocakları orman varlığını yok etti.

 Subaşı; “Phaselis Antik Kenti'ni de Antalya olarak korumakta kararlıyız. Ben buradan Phaselis'ten elinizi çekin” dedi.

….

 İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı,422 sıra sayılı -Orman Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik öngören- 8'inci maddesi hakkında İYİ Parti’nin görüşlerini açıkladı. Subaşı, Yasa teklifinde ormanları koruyan hükümlerin olmamasını eleştirerek, “Antalya'da ormanlarımızda serbestçe faaliyet gösteren maden ocakları ve taş ocakları yüzünden orman varlığımızın önemli bir bölümünü kaybediyoruz” dedi. Subaşı, Phaselis’de yaşanan kanunsuz uygulamaları da eleştirerek, “Phaselis Antik Kenti'ni de Antalya olarak korumakta kararlıyız. Ben buradan Phaselis'ten elinizi çekin” diye konuştu.

 Hasan Subaşı, konuşmasına hükümetim orman politikasını eleştirerek başladı ve “Hükûmetin, iktidarın, tarıma, hayvancılığa önem vermediğini biliyoruz. Bugün artık insanlarımız ekmek kuyruklarındadır, tarım ve hayvancılık da artık yok sayılmaktadır, yine ormanlarımıza da değer verilmediği aşikârdır. Onun için, iktidar, 2018 yılında önem vermediği iki konuyu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığını birleştirmiş, Tarım ve OrmanBakanlığı hâline getirmiş ve ‘İki yarımdan bir bütün elde edelim’ mantığını gütmüştür. Oysa bizim hem orman varlığımız hem de arazi varlığımız bu vatan parçasının en önemli değerleridir. Bu çok değerli arazi varlığımıza ve orman varlığımıza gerekli özeni göstermek zorundayız” dedi.

 Ormanları koruma çabası yok

Söz konusu Kanun teklifinde orman varlığımızı korumaya dönük bir tek hükme rastlamadıklarına dikkat çeken Hasan Subaşı, Antalya'da, geçen yıl yaşanan orman yangınları nedeniyle Gündoğmuş, Manavgat ve Alanya'da neredeyse varlığımızın yüzde 48'ini kaybetmiş olduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:

 Orman varlığımızı kaybediyoruz

“İhmaller nedeniyle yeterli donanım olmaması, helikopter ve uçağımızın olmaması nedeniyle yangınları söndürmek için gerekli önlemler maalesef alınamamıştı. Öte yandan Antalya'da ormanlarımızda serbestçe faaliyet gösteren maden ocakları ve taş ocakları yüzünden yine orman varlığımızın önemli bir bölümünü kaybediyoruz. Bu fotoğrafta da görüldüğü gibi, güzel bir orman tepesinde 20'ye yakın taş ocağı neredeyse orman varlığının yarısını kaplamış ve gerçekten bunları rehabilite etmek de son derece zorlaşmıştır. Bir de böyle önemli bir tahribat yaşamaktayız”

 Phaselis Antik Kenti'nde tehlike çanları çalıyor

İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, konuşmasının son bölümünde Phaselis Antik Kenti'nde oynanan oyuna dikkat çekti. Bir yanda Orman varlığımızı tahrip ederken, sıranın yine ormanlarımız içinde çok değerli koylarımıza geldiğini söyleyen Subaşı, “Hatta antik kentlerimizde de otel yapılmak istenmiş ve halkın tepkileri nedeniyle geri adım atmışlarsa da yine yeni ve daha büyük oyunlar oynanıyor” dedi.

 Sözde Kıyı Yolu Düzenlemesi!..

Dünya güzeli, dünya mirası, üç bin yıllık Phaselisis Antik Kenti'nde, çivi daha çakmanın yasak olduğu birinci derece doğal sit alanında ‘kıyı yolu düzenlemesi’ adı altında, koruma kurulundan alınmış izin nedeniyle 85 bin metrekarelik tesisin yapımına başlandığına dikkat çeken Hasan Subaşı, konuşmasını şöyle tamamladı:

“Phaselis Koylarında, alanında yapılmakta olan tesisler birinci derece koruma alanında ve maalesef 6863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun 65'inci maddesinin amir hükmüne rağmen fiziki müdahale bile iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasını öngörürken bu inşaata, bu tesislere 30 Ocak 2023 tarihinde alelacele yapılmış bir ihaleyle başlamıştır. Mimar ve mühendis odaları gerekli davayı açmış ve halkın duyarlılığıyla, bu konuda başlayan tepkilerle Antalya bundan haberdar olmuştur ama inşaatlar da hâlen böyle bir yasa hükmüne rağmen devam etmektedir. Tabii, bu inşaatlar yapılırken antik kentin kalıntıları büyük ölçüde zarar görmekte, yine ‘Caretta’ların yuvaları da önemli ölçüde zarar görmektedir. Phaselis Antik Kenti'ni de Antalya olarak korumakta kararlıyız. Ben buradan Phaselis'ten elinizi çekin”

 

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.22 19:18:27
Son Düzenlenme Tarihi :