SON DAKİKA

logo

Başkan Böcek’ten, "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" mesajı

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Bmöcek, " 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışır şekilde bu yıl büyük bir coşkuyla kutluyoruz" dedi.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla mesaj yayımladı.
Başkan Böcek, mesajında, "Demokrasimizin, özgürlüğümüzün ve bağımsızlığımızın meşalesinin yakıldığı, Cumhuriyetimizin temellerinin atıldığı Türkiye Büyük Millet Meclisi’mizin açılışının 103. yıldönümünde Ata’mızın çocuklarımıza armağanı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’mızı kutluyor olmanın sevinç ve gururunu yaşıyoruz. Bu özel ve anlamlı günü çocuklarımıza armağan eden Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, İstiklal Savaşımızın tüm kahramanlarını, tüm şehit ve gazilerimizi saygı, sevgi, minnet ve özlemle anıyorum"ifadelerini kullandı.
23 Nisan 1920’de yoklukların ve zorlukların hakim olduğu bir süreçte “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesiyle kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, Atatürk önderliğinde Kurtuluş Savaşı’nı başlatarak Cumhuriyete giden yolda önemli bir rol üstlendiğini belirten Böcek, şunları kaydetti: " Türkiye Büyük Millet Meclisi, kurulduğu günden bu yana ulusal egemenliğimizin sembolü olmuş, varlığıyla bizlere güç ve güven vermiştir. 103 yaşında ulu bir çınar olan Türkiye Büyük Millet Meclisi dün olduğu gibi bugün de Yüce Türk Milleti’nin ortak iradesinin yansıması olmuş, olmaya da devam edecektir. Bugün sizin gününüz. Gününüz kutlu olsun. Bizler sizlere, daha aydınlık, daha özgür, daha güzel bir gelecek inşa etmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu anlamlı günü ülkemizin aydınlık yarınlarının teminatı olan siz kıymetli çocuklarımıza armağan eden Ata’mız gibi sizlere inanıyor ve güveniyoruz. Ata’mızın gösterdiği hedefe, O’nun devrimlerine inanarak yürüyeceğinize olan inancım tamdır. Bu yol da Ata’mızın “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” sözü bu yolda geçmişte olduğu gibi bugün de yarın da en büyük yol göstericiniz olacaktır."
"Coşkuyla kutlanıyor"
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’mını Cumhuriyetin 100. yılına yakışır şekilde bu yıl büyük bir coşkuyla kutlayacaklarını kaydeden Böcek, " Cadde ve meydanlarımızı al bayraklarımızla süsledik. Antalya Büyükşehir Belediyemizin düzenlediği Uluslararası Çocuk ve Uçurtma Festivali ile dolu dolu bir bayram yaşamanız için müzik ve eğlence dolu bir program hazırladık. Bu programlara depremzede çocuklarımızı ve ailelerini de davet ederek sizlerle birlikte bir nebze de olsa mutlu olabilmelerini sağladık. Yüzünüzden gülücüklerin, kalbinizden sevginin eksilmemesi, gözlerinizdeki ışıltının hep sürmesi dileğiyle tüm bayramlarınızı mutluluk içerisinde geçirmenizi diliyorum" dedi.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.22 14:47:33
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Antalya’da şoförsüz kalan toplu taşıma araçlarına dev afişler de çözüm olmadı

Turizm kenti Antalya’nın gelen turist sayısında 2019 yılını geride bırakarak 8 milyonu aşkın turist sayısıyla rekor kırması, toplu taşıma araçlarını şoförsüz bıraktı. Şoförlerin turizme yönelmesiyle büyükşehir belediyesi tarafından şehrin birçok noktasında verilen ilanlar da arayışa çözüm olmadı. Üst geçitlere asılan dev afişlerin ardından 600 başvuru oldu, 100 kişi işe alındı. 20 bin TL maaşla şoför bulunamayan kentte 120 kişilik şoför açığı kapanmadı.
Turizmin başkenti Antalya’ya gelen turist sayısı 2019 yılını da geride bırakarak 8 milyonu geride bıraktı. Turizmde yaşanan hareketlilik toplu taşıma araçlarını şoförsüz bıraktı. Son olarak EYT yasasıyla emekliye ayrılan ve farklı iş kollarında çalışmak için işlerini bırakan şoförlerin de olması ile birlikte arayış başladı. Büyükşehir Belediyesi, toplu ulaşımda aksama yaşanmaması için kısa bir süre önce 60 yeni otobüs alarak hizmete soktu. Yapılan bu hizmetin ardından şoför ihtiyacı daha da arttı. Büyükşehir Belediyesi tarafından alımı yapılacak 150 otobüs şoförü için kentin farklı noktalarındaki yaya üst geçitlerine, reklam panolarına ’Antalya Büyükşehir Belediyesi D1-D-E sınıfı ehliyetli 150 şoför alımı yapacaktır’ yazılı afişler asıldı. Şehrin birçok noktasında yapılan bu duyurunun ardından ilana 600 başvuru oldu, 100 kişi işe alındı. 120 kişinin daha işe alınacağı ifade edildi.

"101 kavşağı bir merkezden yönetiyoruz, anında müdahale ediyoruz"
Antalya’da yaşanan trafik yoğunluğu hakkında açıklamalarda bulunan Antalya Ulaşım Planlama ve Raylı Sistemler Dairesi Başkanı Nurettin Tonguç, "Pandemiden sonra insanların sosyolojisi değişti. Önce toplu taşımadan bir kaçış oldu, sonra ise bir kısmı geri geldi. Rusya-Ukrayna savaşının ardından gelenlerin birçoğu aracıyla geldi, depremzede vatandaşlarımız geldi. Sürekli göç aldığımız için trafik yoğunluğu da değişiyor. Biz yaşanan bu gelişmelerin ardından uzun zamandır ne yapabiliriz diye çalışıyoruz. En son Trafik Kontrol Merkezimizi açtık. 101 kavşağı bir merkezden yönetiyoruz, anında müdahale ediyoruz. Fiziksel değişiklikler de yapıyoruz" dedi.

"Şu ana kadar 100 arkadaşımız işe başladı, 120 kişi daha alacağız"
Turizm sezonu ile birlikte şoför sıkıntısı yaşandığını belirten Tonguç, "Muğla ve Antalya gibi büyükşehirlerde turizmden daha çok gelir elde eden şoför arkadaşlarımız burasını tercih ediyorlar. Seçim öncesi EYT çıktı. Çok sayıda şoförümüz ayrıldı. Bu ayrılışlar ani oldu. Bunun için bir personel stokumuz yoktu. İlanlarımızı verdik. Biz her müracaatı değerlendirmiyoruz. Adli sicil kaydından sağlık raporuna kadar birçok şeye bakıyoruz. Başvuru yapan arkadaşları test sürüşüne alıyoruz, bunları kamera ile kaydediyoruz. Herhangi bir itiraz olursa geri dönük kontroller oluyor. Şu ana kadar 100 arkadaşımız işe başladı. 120 kişi daha alacağız" diye konuştu.

"Biz daha hızlı buluruz diye düşünüyorduk"
Başvuru yapanların birçoğunun üniversite mezunu olduğunu belirten Tonguç, "Yaşa dikkat ediyoruz, emekli almıyoruz. Gençlerimizin D ve E ehliyeti çok olmuyor. Onların ehliyet alması için teşvik ediyoruz. Onları küçük araçlarla hazırlıyoruz. Biz işletme olarak kadınlardan daha çok memnun kalıyoruz. Daha hassas davranıyorlar. Vatandaşa daha iyi hizmet veriyorlar. Kadınlarımıza yönelik bir kontenjan sınırı yok. Başvuru yapanları değerlendiriyoruz. İlana çıkalı 15 gün geçti, 600’e yakın başvuru oldu. Başvuru bizim biraz altında kaldı. Biz daha hızlı buluruz diye düşünüyorduk" açıklamasına yer verdi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.04 11:06:35
Son Düzenlenme Tarihi :





07 GENÇLİK & SALİH ÖZGÜNSÜR ÖZEL RÖPORTAJI

07 Gençlik’in yeni lideri Sabri Kulüp, net konuştu! "O’na tepkimiz sonlanmadı, gitmediği sürece sonlanmayacak!"

NOT: BU RÖPORTAJ, TOROSGAZETESİ.COM ÖZEL RÖPORTAJIDIR. KAYNAK GÖSTERİLSE DAHİ ALINTILANMASI YASAKTIR! 

Geçtiğimiz günlerde, Gürhan Güneyli’nin “bırakma” kararı almasının ardından derneğin yeni lideri seçilen Sabri Kulüp, TOROS Gazetesi’ne konuştu. Kulüp’ün hedefinde, daha önce bildiri yayınladığı Aytaç Altay ve Konyaspor’dan gelen İdari Menajer Seçkin Özdil vardı. 

Salih Özgünsür: Öncelikle hayırlı olsun. Gürhan Güneyli’nin liderliği bırakmasının ardından 07 Gençlik’in yeni lideri oldunuz. Hem Gürhan Güneyli’nin bırakması hem de sizin başkanlığa geliş süreciniz nasıl gerçekleşti?

07 Gençlik Lideri Sabri Kulüp: Gürhan, benim çocukluk arkadaşım. Yıllardır, 07 Gençlik bayrağını onunla beraber taşıdık. Bırakma kararı aldı, yaşı geldi; biraz emekli olmayı düşündü sanıyorum. Kardeşlerimiz de başkanlık için beni layık gördü. Biz de bayrağı teslim aldık. Bizler de belirli bir süre devam edip bizden sonra gelen kardeşlerimize bayrağı devredeceğiz. 




Salih Özgünsür: 07 Gençlik sezona çok formda başladı. Özellikle ilk iç saha maçı olan Konyaspor maçında, %90 nemde biz tribünde nefes dahi alamazken; 07 Gençlik 90.dakikada halâ tezahürat yapıp takımı ateşlemeye çalışıyordu. Bu sezon, daha agresif bir 07 Gençlik var diyebilir miyiz?

Sabri Kulüp: 07 Gençlik, her zaman agresiftir. Tarihinden beri her zaman agresif bir tribün yapmıştır. Çünkü Antalya’daki tek ve en büyük tribün/taraftar derneği olduğu için, her zaman agresif. Bu sene özelinde, kan değişikliği ile birlikte kırgınlıkları olan kardeşlerimizin, eski tribüncülerimizin, abilerimizin yeniden aramıza katılması bunda etkili oldu. İlk maçta dediğiniz gibi 3200 bilet satıldı Kuzey Kale’den. Zaten orası toplam 3400 kişilik bir tribün. Kan değişikliğinin de etkisi olduğunu düşünüyoruz. İnşallah da hep böyle olacak ancak daha ilk maçtan önümüzü kestiler. Küfretmememize rağmen, C Blok’a ceza kestiler. 




Salih Özgünsür: Bir taraftar grubundan çok daha fazlası ve Antalya’nın en büyük sivil toplum örgütlerinden birisiniz. Bunu, 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketinde ve sonrasında bir kez daha gördük. 07 Gençlik olarak siz de orada bulundunuz. Orada neler gördünüz, neler yaşadınız?

Sabri Kulüp: Anılarımız, çok kötü anılardı. Ben, 11 gün orada kaldım. Eski tribün liderlerimizden Faruk Abim de Hataylı. Onun memleketi Kırıkhan’daydık biz. Anılar, hep kötü anılar. İyi anılarmız da oldu tabi ki. Buradan kamyonlar ile götürdüğümüz yardımları dağıtırken, o çocukların sevinci, insanların sevincini gördük ancak geri kalanları güzel anılar değildi. İnşallah bir daha da böyle bir şeyi Rabbim kimseye yaşatmaz. Çünkü enkazdan çıkardığımız çocuk cesetleri, bazen yer yer benim aklıma geliyor. Kimse, böyle bir şey ile sınanmasın. 




Salih Özgünsür: 07 Gençlik’in bir geliri var mı?

Sabri Kulüp: Derneğimizin hiç bir geliri yok. Yardım edenler oluyorsa ki bizim zaten genel olarak maddi bir desteğe ihtiyacımız yok. Her yıl polar, atkı gibi ürünleri sağolsun bizleri seven iş insanlarımız karşılıyor. En büyük destekçimiz zaten bizim abimiz, Tolga Cömertoğlu. Allah’a şükür 07 Gençlik’i bugüne dek hiç bir zaman ne birine muhtaç etti ne de bir laf söylettirdi. Gerek de yok zaten.


Salih Özgünsür: 07 Gençlik’in Başkan Sabri Gülel’e bakış açısı nasıl, kendisinden hiç talebiniz oldu mu?

Sabri Kulüp: Sabri Gülel’den hiç bir talebimiz olmadı. Sadece, taraftara sahip çıkmasını, Antalyaspor’u en iyi yere getirmek için elinden geleni yapmasını istedik. Bizim, başkanımızdan; her taraftarın da kendi başkanından istediği şey, takımını en güzel yerlere getirmesidir. Bizim de ondan tek isteğimiz budur. Biz her zaman, sadece Sabri Gülel’den değil, bütün başkanlardan isteğimiz budur. Biz taraftar olarak takımımızı Avrupa’da, ilk dörtte görmek istemez miyiz? 


Salih Özgünsür: Geçtiğimiz yıllarda, Antalyaspor’un istediği saha sonuçlarını alamadığı bir periyod içerisinde eski başkan Gürhan Güneyli'nin, teknik direktör Nuri Şahin ile bir fotoğraf karesi vardı. Antalyaspor, bu sezon da benzer bir kötü gidişat izlerse, yeni başkan Sabri Kulüp ve Nuri Şahin’i de benzer fotoğraf karesinde görecek miyiz?

Sabri Kulüp: Tabii ki. Çünkü, bu takım kimsenin değil. Ne Nuri Şahin’İn, ne başkanın ne yöneticilerin ne de Sabri Kulüp’ün. Bu takım, Antalyaspor. Antalya’nın takımı. Biz de Antalyalı olarak takımın en iyi yerlere gelmesini istiyoruz. Gelmesi için de hoca ile konuşulması gerekirse, hoca ile konuşuruz. Yönetici ile konuşması gerekirse, yönetici ile konuşuruz. Ki, sorunları çözüp, takımı en güzel yerlerde görebilelim. 




Salih Özgünsür: Nuri Şahin’i başarılı buluyor musunuz?

Sabri Kulüp: Hayır. Dürüst konuşmak gerekirse, hayır. Bütün transferler, kendi isteği doğrultusunda yapıldı ama başarı, sizce var mı? Geçen sene bizim ligde kalmamız, düşmenin kaldırılması sayesinde oldu. Kaldırılmasaydı ya da deprem felaketi sebebiyle Hatay ve Gaziantep’in maçları BAY olmasaydı, Trabzon Giresunspor’u yenmemiş olsaydı ki sonuçta ikisi de Karadeniz takımı; Trabzonspor maçı verebilirdi, yedeklerle çıkabilirdi ya da yenilebilirdi. O zaman biz düşmüştük. Göreve geldiğinde, başarılı ve iyi bir ivme yakalamış takımın teknik direktörlüğüne geldi. O da, zaten yarım sezon sürdü; yarım sezon sonra gerçek ortaya çıktı. Yanında getirdiği Hollandalı yardımcı antrenörler Alfons Groenendijk ve Micheal Lindemann, kendisini bırakıp gittiler. Ki, iki isim de Avrupa’dan talipleri olmasına rağmen Nuri Şahin ile çalışmayı tercih ettiler ama sonradan onlar da bıraktı. Demek ki bir sıkıntı var. 


Salih Özgünsür: Antalya’nın Antalyaspor’a ilgisi yok denecek kadar az. Dönem dönem başta 07 Gençlik önderliğinde yeni nesillere Antalyaspor sevgisi aşılamak için çalışmalar yapılıyor. Gelecek dönem bu çalışmaları yine görecek miyiz?

Sabri Kulüp: Bizim her zaman çalışmalarımız var. Biz, senin de söylediğin gibi sosyal sorumluluk faaliyetleri ile öne çıkan, yardımlar yapan ve bu konularda en önde bulunmayı ilke edinmiş, Türkiye’deki sayılı taraftar derneklerinden birisiyiz. Okul ziyaretleri, gençleri futbola ve spora kazandırma konusunda ne kadar çabalasak da, başarısı olmayan bir kulüpte bir sonuca ulaşmıyor. Kulüp başarılı giderse, taraftar da otomatikman geliyor. Eto’o zamanını hatırlıyorsunuz, o dönemde ilk 5’e oynadığımız zaman stadımızda her maç 25 bin taraftarın altına düşmüyordu. Sen, tribüne geldiğin zaman her hafta yenilen, berabere kalan bir takımı izleyip sinir olmak, üzülmektense maça gelmemek daha iyi deyip gelmezsin; bizler gibi fanatikler hariç. Başarı olursa, o zaman tarafTar kendi kendine geliyor zaten. Bizim, ekstra olarak gençleri futbola ve spora kazandırmak için okul ziyaretlerimiz ve faaliyetlerimiz oluyor. Gelecek senelerde de bu devam edecek. 

Salih Özgünsür: Taraftar grupları genelde küfürlü tezahüratlarıyla ve kavgalarıyla öne çıkar. Ancak 07 Gençlik, bu algıya zıt olarak sosyal sorumluluk projeleriyle, küfürsüz besteleriyle öne çıkıyor, örnek gösteriliyor. Bu yapıya bürünmeyi nasıl başardınız?

Sabri Kulüp: Tolga Cömertoğlu’nun önderliğinde bu yapıya büründük. Çünkü Tolga Abi, sosyal sorumluluk projelerine önem veren bir insan. Onun önderliğinde biz de bu projelerde devamlı yer aldık. Gençler, bir yardım kolisi dağıtırken ya da yangında en önde giderken; ister istemez kendileri heyecanlanıyor. Depremde, insanlara bir nebze de olsa yardım edebilmek bizleri çok mutlu eden, huzur veren bir olaydı. İnsanlar bunları yaşadıkça, daha çok sosyal sorumluluk projesinin içerisinde yer almak istiyor. Hatta gençler, kendileri diyorlar, “Abi, sosyal sorumluluk projesi yapalım” diye. Gençler öneri getiriyor. 




Salih Özgünsür: Tolga Cömertoğlu’nun 07 Gençlik’teki yeri nedir?

Sabri Kulüp: Tolga abi, bizim abimiz. Sosyal sorumluluk projeleriyle, bize vermiş olduğu desteklerle, hayatta öğrettiği şeyler ile Tolga abinin 07 Gençlik’teki yeri her zaman farklıdır. Yıllardır, bize maddi manevi destek oluyor. Ben değil, gruptaki en genç üyemiz bile arasa, dese ki Tolga abi benim böyle bir sorunum var; elinden geleni yapar. Ben kimseyi çevirdiğini ne gördüm ne de duydum. Yaklaşık da 25 yıldır tanırım. 


Salih Özgünsür: 6222 sayılı yasanın doğru işlediğini düşünüyor musunuz? Bu yasa ve özellikle E-Bilet sistemi gerçekten Türk futboluna yarar getirip küfrü ve şiddeti azalttı mı yoksa tribünlerin boş kalmasına ve taraftarların uzaklaşmasına sebep mi oldu?

Sabri Kulüp: 6222, taraftarları uzaklaştırdı. Özellikle Passolig, insanları tamamen kopardı. Adamın bileti var, Passolig’i yok; kayboluyor, çıkartana kadar ya da tek girişlik kart alana kadar epey uğraşması gerekiyor. İnsanlar gidemediği zaman biletini arkadaşlarına vermek istiyor ama Passolig’ini verip giremiyor; girdiği zaman ceza yiyor. Bunu daha basit yöntemlerle gerçekleştirebilirler. Çünkü 6222 ile E bilet uygulaması taraftarları uzaklaştırdı, bunu bizim söylememize de gerek yok, gözle görülüyor Passolig’den ve 6222’den sonraki düşüş. 6222, kötü mü, değil. Ama çok basit şeyler için de ceza alan arkadaşlarımız var. Küfür, stadyumda iyi bir şey değil; tasvip etmiyorum ama insanoğlu refleks ile küfredebiliyor. Bu adam, bu refleks için ceza yememesi lazım. Ya da arkadaşıyla tartışıyor, bir bakmışsın ceza almış. Doğru yönleri de çok tabii ki ama bir gerçek var ki taraftarları stadyumlardan uzaklaştırdılar. 




Salih Özgünsür: Geçtiğimiz aylarda, Antalyaspor futbol şube sorumlusu Aytaç Altay ve Konyaspor’dan getirilen idari menajer Seçkin Özdil ile ilgili bir bildiri yayınlayarak kendilerini Antalyaspor’da görmek istemediğini belirttiniz. Ancak iki isim de, Antalyaspor’da çalışmaya devam ediyor. 07 Gençlik’in bu tepkisi, şu an için sonlandı diyebilir miyiz?

Sabri Kulüp: Bizim tepkimiz sonlanmadı, hiç bir zaman da sonlanmaz. Çünkü onların neler yaptıklarını biliyoruz. Biz bunu, her türlü her yerde dile getiriyoruz. Basında söylemiyoruz belki ama istemediğimizi her yerde dile getiriyoruz. Gerek başkana, gerek yöneticilere, gerek tanıdığımız abilerimize... Ama maalesef çoğu kulüpte bu var. Bazılarının torpili ile ya da bazı insanların o insanları göreve getirmesiyle, kulüplerimizde böyle insanlar var ve var olmaya devam edecek. Türk futbolunun da gelişmeme sebebi budur. Bu kadar net. Futbola siyaseti, torpili karıştırmamak lazım. Bunları karıştırdığın sürece Türk futbolu gelişiyor ama ne kadar? Her şey ortada. Neden İngiltere ve Almanya gibi olamıyoruz? Liyakat yok, işi bilmeyen adamı transfer komitesine sokarsan, işi bilmeyen adamları transferlerden sorumlu yaparsan... Türkiye’de transferden sorumlu bazı kişiler, futbolcuya, “Menajerlik ücretini bana vereceksin.” Diyor. Böyle durumlarda, o futbolcu o ülkede futbol oynar mı? Oynarsa da ne kadar oynar? Ya da gelen futbolcuların yetenekleri tartışılmaz mı?
 Ki, örneklerini de çok gördük. 

NOT: BU RÖPORTAJ, TOROSGAZETESİ.COM ÖZEL RÖPORTAJIDIR. KAYNAK GÖSTERİLSE DAHİ ALINTILANMASI YASAKTIR! 




Kaynak : Salih ÖZGÜNSÜR
Ekleme Tarihi : 2023.09.04 00:00:02
Son Düzenlenme Tarihi : 2023.09.04 10:22:44