SON DAKİKA

logo

Op. Dr. Ateş: “Obezite ölüme neden olan önlenebilir hastalıklarda ikinci sırada”

Obezitenin derecelerinin vücut kitle indeksi ile tanımlandığına değinen Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Gökhan Ateş, “Morbid obezite son 100 yılda epidemik sorun haline gelmiş olup, ölüme neden olan önlenebilir hastalıklar arasında sigaradan sonra ikinci sıradadır” dedi.
Türkiye’de ve dünyada gid..

Obezitenin derecelerinin vücut kitle indeksi ile tanımlandığına değinen Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Gökhan Ateş, “Morbid obezite son 100 yılda epidemik sorun haline gelmiş olup, ölüme neden olan önlenebilir hastalıklar arasında sigaradan sonra ikinci sıradadır” dedi.
Türkiye’de ve dünyada giderek artan sigara kullanımı ve obezite, ölüme neden olan önlenebilir hastalıklar arasında ilk 2’de yer alıyor. Obezite ve tedavi yöntemlerine dikkat çeken Medical Park Antalya Hastane Kompleksi’nde Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Gökhan Ateş, global bir sağlık sorunu haline gelen obezite hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

“Obezitenin dereceleri”
Obezitenin derecelerinin vücut kitle indeksi ile tanımlandığına değinen Op. Dr. Gökhan Ateş, “Morbid obezite son 100 yılda epidemik sorun haline gelmiş olup, ölüme neden olan önlenebilir hastalıklar arasında sigaradan sonra ikinci sıradadır. Obezitenin dereceleri vücut kitle indeksi ile tanımlanır. Hastalar zayıf, normal kilo, fazla kilolu, obez, morbid obez ve süper obez olarak sınıflandırılırlar. Obezitenin metabolik etkileri vücut kitle indeksinin artmasıyla ‘Metabolik Sendrom’ olarak tanımlanan bazı bozukluklar daha sık görülürken bu durumda kardiovasküler hastalık riski üç kat artar. Obezitenin metabolik etkilerine bağlı olarak birçok yandaş hastalık ortaya çıkar” diye konuştu.

“Obezitenin tedavisi”
Obezite tedavisi hakkında bilgi veren Ateş, “Obezitenin cerrahi tedavisi bariatrik cerrahi olarak adlandırılır. Bariatrik cerrahi ile uzun süreli kalıcı kilo kaybı sağlanmakta, obezitenin metabolik etkileri azaltılarak birçok yandaş hastalık önlenmekte ve sağ kalım artırılmaktadır. Sürdürülebilir kilo kaybı yalnızca bariatrik cerrahi ile sağlanır. Bariatrik cerrahi fazla kilolarda yüzde 50’den fazla azalma sağlar. Morbid obezite tedavisinde cerrahi, multidisipliner yaklaşımın bir ayağını oluşturur. Motivasyonu iyi, multidisipliner değerlendirmelere katılan eğitimli ve medikal tedavinin başarısız olduğu hastalarda cerrahi tedavinin sonuçları daha iyidir. Madde bağımlılığı cerrahi için katiyen yasaktır. Cerrahi uygulanacak hastalar; beklenen yarar, cerrahinin risk ve uzun süreli sonuçları, ömür boyu beslenme danışmanlığı ve biyokimyasal takibin gerekeceği konusunda açıkça bilgilendirilmedir” şeklinde konuştu.

“Bariyatrik cerrahi ile obezite ile birlikte metabolik hastalıklar da tedavi edilmiş olur”
Bariatrik cerrahi ile metabolik hastalıkların da tedavi edilebileceğinin altını çizen Op. Dr. Ateş, “Bariatrik cerahi için gerekli şartları ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü’nün (NIH) 1991 yılındaki konsensus kararlarında belirlenmiştir. Bariatrik cerrahi sayesinde obezite ile birlikte metabolik hastalıklar da tedavi edilmiş olur. Bariatrik cerrahi işlemlerinin etki mekanizmaları emilim ve mide rezeksiyonunun karmaşık etkileşimlerinin yanında açlık ve tokluğu etkileyen hormonal ve nöral sinyaller sonucuna bağlı ortaya çıkar. Hastaların yüzde 78’inde tam diyabet iyileşmesi gözlenmiştir. Bariatrik cerrahi sonrası hastaların yüzde 70’inde lipid profili düzelmektedir. Bariatrik cerrahi işlemlerindeki ölüm oranları laparoskopik kolesistektomi gibi küçük karın içi ameliyatlarınınki ile eşit orandadır” dedi.

“Ameliyat sonrası süreç”
Ameliyat sonrası süreçten bahseden Op. Dr. Ateş, “Ameliyat sonrası sıvı desteği ve yeterli idrar çıkartılması çok önemlidir. Ameliyat sonrası 3. hafta, 3. ay, 6. ay ve 1. yıldaki takiplerde sonuçlar ve beslenme yetersizliği üzerine odaklanmalıdır. Bu hastalar ameliyattan sonra 1 yıl içinde fazla kilolarının yüzde 60-80’ini kaybederler. Buna bağlı olarak ölümcül kilolu hastalıklarda da bariz iyileşme görülür. Gastrik Bypass özellikle tip 2 diyabet ve gastro-özofageal reflü hastalığı semptomlarının düzetilmesinde sleeve gastrektomiye göre daha etkilidir. Sleeve Gastrektomi (Vertikal Gastrektomi) Süper obez ve mide ameliyatının riskli olduğu hastalarda yalnızca Sleeve Gastrektomi ile erken dönemde yeterli oranda kilo verilir. Bu yöntem yüksek riskli ve uzun süreli prosedürleri tolere edemeyecek hastalarda risk azaltıcı bir yöntem olarak pratik uygulamaya girmiştir” diye konuştu.

“1 yıl içerisinde ölümcül derecede kilolu hastalıklarda da bariz iyileşme yüzde 15”
Uzun süreli kalıcı kilo kaybı sağlaması, morbidite ve mortalitesinin kabul edilebilir olması nedeniyle gastrik bypass’ın morbid obezitenin cerrahi tedavisinde altın standart olarak gösterildiğini dile getiren Op. Dr. Ateş, “Bu hastalar ameliyattan sonra 1 yıl içinde fazla kilolarına bağlı olarak ölümcül derecede kilolu hastalıklarda da bariz iyileşme yüzde 15 oranındadır. Özellikle tip 2 Diyabet ve gastro-özofageal reklü düzetilmesinde daha etkilidir. Ameliyat sonrası diyabetlilerin yüzde 92’si ve uyku apnelilerin yüzde 90’ı tam düzelirken astımlıların yüzde 80’i ilaç dozunu azaltır” şeklinde konuştu.

“Metabolik bozukluk ve hipertansiyonda düzelme”
Bariatrik cerrahi sonrası tip 2 diyabet ve dislipidemi gibi metabolik bozukluklar ve hipertansiyonda düzelme olduğunun altını çizen Op. Dr. Ateş açıklamasını şöyle tamamladı:
“Morbid obez hastalarında uzun süreli kilo vermede bariatrik cerrahinin en etkili yöntem olduğu kabul edilmektedir. Bariatrik cerrahi; tip 2 diyabet ve dislipidemi gibi metabolik bozukluklar ve hipertansiyonda düzelme sağlar. Bu olumlu etkiler kilo kaybının yanında endokrin değişiklikler sonucu ortaya çıkar. Sonuç olarak da hastalarda ölüm oranı azalır.”
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.23 10:10:38
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






ATSO Başkanı Bahar’dan “Vize Garabeti” tepkisi

ATSO Başkanı Ali Bahar, vize sorununu bir kez daha gündeme getirdi ve “garabet” olarak nitelendirdiği vize sorununun katlanarak büyüdüğüne dikkat çekti.
Gümrük Birliği’ne taraf olan Türk insanının vize almak zorunda olduğunu ve bunu da çoğu zaman başaramadığını ifade eden Başkan Ali Bahar, şunları söyledi :
“AB ile yaşadığımız vize sorunu hepimizin malumu. Bu sorunun acilen ve öncelikli olarak çözülmesini istediğimizi, daha önce dile getirmiştim. Şimdi sizinle bir garabeti paylaşmak istiyorum. 
Ekranda bir harita görüyorsunuz. Bu haritada LACİVERT renkli ülkeler, Schengen bölgesi ülkeleri.
MAVİ renkli ülkeler: AB üyesi olduğu halde Schengen dışında kalan ülkeleri gösteriyor.
YEŞİL renkli ülkeler, Schengen bölgesine seyahat etmek için vize almak zorunda olmayan ülkeler. Peki kimler var burada? Kuzey Amerika, Güney Amerika'nın büyük bir bölümü, Japonya, Avustralya, Gürcistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bosna Hersek, Venezuela gibi 58 tane ülke var.
GRİ renkli ülkeler ise Schengen bölgesine seyahat etmek için vize almak zorunda olan ülkeler. Bunlar kimler? Afrika, Türkiye, Rusya, Hindistan ve diğer bazı Asya ülkeleri bu grupta. Koyu gri olanlar ise Schengen bölgesine girebiliyor ancak ülke değiştirirken özel izin almaları gerekiyor.
Şimdi bakın, Peru vizesiz AB'ye girebiliyor, Gürcistan aynı şekilde, Venezuela keza aynı şekilde. 
Ama nasıl oluyorsa, AB adayı olan ve hep gündeme getirdiğim, garabet haline gelmiş bir “Gümrük Birliğine” taraf olan Türkiye'nin vatandaşları vize almak zorunda ve üstelik bunu da başaramıyor. İş insanları, ihracat yaptıkları müşterilerini ziyaret edemiyor, fuarlara katılamıyor. Hükümetimizden bu garabetin, bu zulmün bitirilmesi için acilen adımlar atmasını bekliyoruz. Kendilerinin bu konudaki çabalarını biliyoruz. Ancak bunun daha da birlikten güç doğar felsefesi ile artmasını istiyoruz.” dedi.

Kaynak : Abdültalip GÜNGÖR
Ekleme Tarihi : 2023.08.23 11:44:58
Son Düzenlenme Tarihi :





Koruma altındaki Yamansaz'ı yakıyorlar, moloz döküm alanı olarak kullanıyorlar

Ta­bi­at Var­lık­la­rı­nı Ko­ru­ma Genel Mü­dür­lü­ğü ta­ra­fın­dan “Doğal Sit-Ni­te­lik­li Doğal Ko­ru­ma Alanı” ola­rak tes­cil edi­len Ya­man­saz Ba­tak­lı­ğı’nda bir kaç ay önce mey­da­na gelen yan­gı­nın ar­dın­dan ön­ce­ki gün bir kez daha yan­gın mey­da­na geldi.

Ya­man­saz’daki yan­gın rüz­ga­rın et­ki­siy­le bü­yür­ken yan­gın Bü­yük­şe­hir İtfa­iye­si’nin za­ma­nın­da ve erken mü­da­ha­le et­me­siy­le sön­dü­rül­dü.
Ya­man­saz ba­tak­lı­ğı ko­ru­ma al­tı­na alın­ma­sı­na rağ­men bu ko­ru­ma ka­ra­rı sa­de­ce resmi ga­ze­te­de ya­yın­lan­mak­la kaldı.
Böl­ge­de­ki imar ran­tı­nın çok hızlı yük­sel­me­si göz­le­rin Ya­man­saz’a çev­ril­me­si­ne ve hem ba­tak­lık ala­nın­da, hem de çev­re­sin­de bu­lu­nan dev­le­te ait ar­sa­lar kendi adına tes­cil et­tir­mek, sa­hip­len­mek için on­lar­ca in­sa­nın ha­re­ke­te geç­me­si­ne neden oldu.
Ya­man­saz’da tar­la­lar açı­lır­ken, aktif ola­rak kul­la­nıl­ma­sa bile fi­dan­lar di­ki­le­rek hak sa­hi­bi olun­ma­ya ça­lı­şıl­mak­ta.
ÇEV­RESİ MOLOZ DÖKÜM ALANI OLDU
Ya­man­saz’dan rant bek­len­ti­le­ri­nin ya­nı­sı­ra in­şa­at atık­la­rı­nı dök­mek is­te­yen­ler de bu alanı çok sık kul­lan­ma­ya baş­la­dı­lar. Ba­tak­lı­ğın çev­re­si moloz döküm alanı ola­rak kul­la­nıl­ma­ya da hızla devam edi­yor.
Kimi zaman küçük araç­la­rıy­la ge­le­rek moloz dö­ken­ler, kimi zaman da haf­ri­yat kam­yon­la­rıy­la ko­ru­ma al­tı­na ala­nın hemen ya­nı­na kor­ku­suz­ca in­şa­at atık­la­rı­nı dök­mek­ten çe­kin­mi­yor­lar.
Hem Mu­rat­pa­şa Be­le­di­ye­si, hem de Aksu Be­le­di­ye­si sı­nır­la­rı içe­ri­sin­de­ki kalan Ya­man­saz Ba­tak­lı­ğı’nın hızla moloz döken haf­ri­yat­çı­la­rın göz­de­si oldu.
Be­le­di­ye­ler zaman zaman bu­ra­lar­da te­miz­lik ça­lış­ma­la­rı yap­sa­lar da ko­ru­ma al­tı­na alı­nan ala­nın içe­ri­si­ne mü­da­ha­le et­me­le­ri söz ko­nu­su ol­mu­yor.
Ya­man­saz’da çı­kar­tı­lan yan­gın­lar ve çev­re­si­nin ve bazı böl­ge­le­ri­nin moloz döküm alanı ha­li­ne ge­ti­ril­me­si­nin en büyük ne­de­ni Ta­bi­at Var­lık­la­rı Ko­ru­ma Genel Mü­dür­lü­ğü’nün bu alanı ko­ru­ya­ma­ma­sı.
* FERUDUN ÖZGÜNSÜR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.02.17 08:50:00
Son Düzenlenme Tarihi :