SON DAKİKA

logo

Boy uzatma ameliyatına sigara engeli

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Bahtiyar Demiralp, sigara içen hastalarda boy uzatma ameliyatının riskleri olduğunu belirterek, “Sigara içen hastalarda kemik oluşumunu, yeni kemik kalitesinin oluşumunu görmüyoruz. Enfeksiyon 3 ila 5 kat artıyor ve emboli dediğimiz ek risklerimiz normalin..

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Bahtiyar Demiralp, sigara içen hastalarda boy uzatma ameliyatının riskleri olduğunu belirterek, “Sigara içen hastalarda kemik oluşumunu, yeni kemik kalitesinin oluşumunu görmüyoruz. Enfeksiyon 3 ila 5 kat artıyor ve emboli dediğimiz ek risklerimiz normalin üzerine çıkıyor, bu nedenle, sigara içen hastalarda kozmetik özellikli boy uzatma ameliyatlarını önermiyorum” dedi.
Doğumsal problemler ya da kozmetik gaye ile yapılan boy uzatma ameliyatı (kemik uzatma ameliyatı) ile günde 1 milimetre hızla daha uzun bir boy elde edilebiliyor. Öncelikle tıbbı problemleri olan kişilere yapılması tercih edilen ameliyatın iyileşme süreci de önem taşıyor. Konu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Medical Park Antalya Hastane Kompleksi’nden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Bahtiyar Demiralp, ameliyat hakkında bilgi verdi.
“Epifizler kapandıktan sonra bu ameliyat yapılmalı”
Boy uzatma ameliyatı hakkında değerlendirmede bulunan Demiralp, “Boy uzatma ameliyatı, kemiğin tıbbi yöntemlerle kırılarak günde 1 milimetre hızla uzatılıp daha uzun bir boy ya da daha uzun bir kemik elde etme ameliyatıdır. Bu ameliyatı öncelikle tıbbi problemi olan hastalara yapmayı tercih ediyoruz. Bu cüce olarak doğanlar, tek kolu, bacağı, kemiği kısa ya da aksayan, iki kemik, bacak arasında 3 santim üzerinde uzunluk farkı olan hastalarda yaptığımız bir işlemdir. Bu işlemi ayrıca ortalamanın altında boy uzunluğuna sahip kişilerde de kozmetik hedefli uzatma ameliyatlarında da kullanıyoruz. Hastalarımızda doğumsal problemler varsa 5-6 yaşından sonra rahatlıkla ameliyatı yapabiliyoruz. Kozmetik hedefle boy uzatıyorsak, bu ameliyatı 14-15 yaşından sonra yapmakta fayda var. Epifizler kapandıktan sonra bu ameliyat yapılmalı. Bizim için ideal yaş 16 ila 20 yaş arasıdır. Fakat ameliyatı 40 yaşına kadar da yapabiliriz” diye konuştu.
“Boyunu uzatmak isteyen herkese boy uzatma ameliyatı yapılamaz”
Boyunu her uzatmak isteyen kişinin ameliyat olamayacağını belirten Demiralp, “Ameliyat sonrası iyileşme süresi, uzatma miktarına göre değişiklik gösterir. Uzatma miktarını tıbbi şartlara uygun olarak hasta ile koordineli belirliyoruz. Vücudun altın oranına uygun olarak ilerliyoruz. Boy uzatma ameliyatı, özellikle doğumsal problemi olanlarda hasta konforunu artıran, çok yararlı ve işe yarayan bir ameliyattır. Ancak kozmetik niyetli yapıyorsak, hem hekim hem de hasta tarafından çok iyi düşünülmesi ve planlanması gereken bir ameliyattır. Her boyumu uzatmak istiyorum diyen hastanın boyunu uzatmak doğru değildir” şeklinde konuştu.
“Sigara içmemesi çok önemli”
Ameliyat olmak için kişinin yaşının, hastanın uzunluk ve kısalık miktarının, kemikte deformite olup olmaması ve eklem açıklığının tam olmasının önem arz ettiğine değinen Bahtiyar Demiralp, “Hastanın sigara içmemesi çok önemli. Sigara içen, kronik kortizon kullanan ve kemoterapi alan hastalarda uzattığımız kemiğin kaynaması, uzattığımız bölgede yeni kemik oluşumu çok zor oluyor. Yukarıda belirttiğimiz hastalıklara ait problemleri olanlarda boy uzatma ameliyatını direkt tercih etmiyoruz. Benim bunların dışında ayrıca temel olarak kabul etmediğim hastalar sigara içenlerdir. Kendi adıma sigara içen hastalara, boy uzatma ameliyatını önermiyorum. Edindiğim tecrübeler ile sigara içen hastalarda kemik oluşumunu, yeni kemik kalitesinin oluşumunu görmüyoruz. Enfeksiyon 3 ila 5 kat artıyor ve emboli dediğimiz ek risklerimiz normalin üzerine çıktığı için sigara içen hastalarda kozmetik özellikli boy uzatma ameliyatlarını önermiyorum ” dedi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.29 14:22:43
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Azılı mazot hırsızları jandarmadan kaçamadı

Antalya’nın Manavgat ilçesinde aynı sokakta park halinde bulunan, vatandaşlara ait kamyonlardan yaklaşık 500 litre mazot çalan 3 kişi jandarma tarafından yakalandı. 3 şüpheliden 2’sinin çok sayıda suç kaydının bulunduğu ve arandıkları belirlendi.
Taşağıl Mahallesi’nde ikamet eden Mehmet Yılmaz ve Mustafa Pardı isimli vatandaşlar, 1 Nisan tarihinde aynı sokak üzerinde park halinde bulunan kamyonlarının deposundaki yaklaşık 500 litre mazotun gece saatlerinde çalındığını belirterek Manavgat İlçe Jandarma Komutanlığı Taşağıl Jandarma Karakol Komutanlığına şikayette bulundu. Vatandaşların şikayeti ve nöbetçi cumhuriyet savcısından alınan talimatla Manavgat İlçe Jandarma Komutanlığı Taşağıl Jandarma Karakol Komutanlığı ve Jandarmanın Dedektifleri JASAT ekipleri şüpheli şahısların tespiti ve yakalanması için araştırma başlattı.

Tutuklanıp cezaevine gönderildiler
Jandarma ekiplerinin bölgedeki kamera ve PTS incelemelerinin ardından olayda kullanılan aracın 07 JR 292 plakalı araç olduğu, şüphelilerin ise Ümit A., Özkan T. ve Latif K. isimli şahıslar olduğu tespit edildi. Şüpheliler, 3 Nisan günü D-400 Karayolu üzerinde olayda kullandıkları araçla birlikte yakalandı. Suçlarını itiraf eden 3 şüpheli, jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilirken, çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklanarak Ilıca Cezaevine teslim edildi.

2 şüpheli suç makinesi çıktı
Şüphelilerden Özkan T.’nin, "Nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak, yaralama, kasten öldürme, hırsızlık ve tehdit" gibi çok sayıda suç kaydının olduğu, ayrıca "hakaret, tehdit, güveni kötüye kullanma ve basit yaralama" suçlarından arandığı belirlendi.
Şüpheli Ümit A.’nın ise "hakaret, tehdit, yaralama, uyuşturucu kullanmak, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak" gibi çok sayıda suç kaydının olduğu, hırsızlık suçundan da arandığı tespit edildi.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.04 16:19:28
Son Düzenlenme Tarihi :





Şimdi çilek zamanı

Antalya’da havaların ısınması ile tarla çileği piyasaya çıkarken, çileği sadece reçelin ana malzemesi olarak düşünmemek gerekiyor.
Çilek, çok fazla vitamin kaynağına sahip bir ürün. Çileğin içerisinde 
bol miktarda kalsiyum, fosfor, demir ve A, B, C vitamini bulunduran çilek; kısa zamanda meyve vermesi, çoğaltılmasının kolay olması yönünden yetiştiriciliği avantajlı olan bir meyvedir.
Reçel, marmelat, pasta, dondurma ve meyve suyu yapımında oldukça sık kullanılan çilek, yaz meyvesidir. Hoş koku ve tatlı bir lezzete sahip olan bu meyve; kök, gövde, yapraklar, çiçek ve meyve salkımından oluşur. Gıda sektöründe hem yaprakları hem de meyvesi tüketiciler tarafından kullanılır. 
Çilek Faydaları Hangi Tedavilerde Belirgindir? 
Eşsiz lezzeti ve lif, manganez, C vitamini, potasyum, folik asit gibi önemli vitamin ve mineral madde içeriği ile; taze, işlenmiş ya da dondurulmuş olarak tüketilebilen çileğin insan sağlığı açısından birden çok yararı bulunmakta.
Meyve ve sebzeler açısından zengin diyetlerin tüketimi ile kanser, kardiyovasküler (kalp ve damar) ve nörodejeneratif hastalıklar ( nöronlarda ilerlemiş yapı ve fonksiyon kaybı ile oluşan hastalık grubu dahil olmak üzere daha düşük kronik hastalıklara yakalanma olasılığı arasında tutarlı bir ilişki vardır. Çilek kaliteli besin içeriği ile hastalıkları önlemede ve tedavi etmede etkili bir meyvedir. Güçlü besin içeriği ile çileğin sağlığa etkilerinden bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Çilek içeriğindeki fitokimyasal maddeler ile sağlık üzerinde olumlu etkileri bulunan, özellikle iyi bir C vitamini kaynağı olmasıyla birlikte antioksidan özelliklere sahip olan bir meyvedir. Fitokimyasallarının antikanser ve antioksidan özellikleri vardır. Çilekte bulunan fitokimyasallar kanser hücresinin oluşmasını önler, var olan kanser hücresinin yayılmasını engeller.
Çilek, Folat büyüme gelişmeyi destekler ve kansızlığa iyi gelir. Ayrıca folat kanser hücrelerinin oluşmasını ve yayılmasını önler. Çilek bol miktarda folat içeren bir meyvedir. İçerdiği folat sayesinde çilek tüketimi enfeksiyon oluşmasını önler, kalp damar sağlığını destekler ve hastalıkların oluşmasını engeller.
Çilek antosiyanin içeriği ile vücutta insülin salgılanmasını destekler ve kan şekerini düzenler. Hücre hasarını engelleyerek kanser oluşmasını önler ve virüs kaynaklı hastalıklara karşı vücudu korur.
Beyin Sağlığını Destekler: Yaş almakla birlikte beyin zihinsel keskinliğinin bir kısmını kaybeder. Çilek tüketimi içerdiği antioksidanlar sayesinde bilişsel gerilemeyi önler, beynin düşünme ve işlem yeteneğini korur, hafızayı destekler ve alzheimer hastalığının oluşmasını engeller.

Kaynak : Abdültalip GÜNGÖR
Ekleme Tarihi : 2023.06.30 11:27:07
Son Düzenlenme Tarihi :