SON DAKİKA

logo

Elmalı'da mera alanına yapılmak istenen GES (1)

Bu konu ile ilgili çok önemli bir gelişme mevcut. Toros Gazetesi'nde bu gelişmeyi haberleştirdik, yarın haber sitemizde de paylaşacağız. Ama gelinen nokta da Elmalılı vatandaşların konuya duyarsızlığı bir başka haber nedeni olacak gibi.

    “Burası şirket tek başına geldi, buraya kondu diye gösterilmiş değil.Yani şirket keyfinden buraya oturmadı” diyor şirket yöneticilerinden İbrahim Erder. 
    Bu cümleden çıkardığım sonuç şu: 
    Antalya’dan birileri ölmüşlerinin hayrına Elmalı’daki mera alanını Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ( TMSF) tarafından atanan  yönetimce idare edilen Erciyes Anadolu Holding’e bağlı, projenin sahibi Gün Güneş Enerjisi Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş’ye önermiş.
    Projenin adı Akseki Büyükalan 1 Güneş Enerjisi Santrali  (GES) (23,4 MW) projesi. Eğer proje adına bakıp, bu projenin Akseki’de yapıldığını sanıyorsanız yanılırsınız. 
    Proje, Elmalı’ya yapılacak tabii ki Elmalı kamuoyu bilinçlenip bu konuya sahip çıkmazlarsa, cesaretle konunun üzerine giden ve
    “Biz GES’e karşı değiliz. Gelin mera alanının bir bölümüne yapacağınız bu projenizi, hem Elmalı’ya daha yakın, hem de orman ve tarım alanı vasfını taşımayan bir başka yerde yapalım” diyen Ak Parti Elmalı İlçe Başkanı Mustafa Başkaya’nın, 
    “Elmalı’da sebze ve meyva  üretimi artıyor. Hal ihtiyacı büyüyor. Büyükşehir modern ve büyük bir hal yapmak için yer bulamıyor. Buraya hal yapmak istedik Tarım Bakanlığı “mera” diye vermedi, havaalanı yapılsın dedik olmadı, daha önce sera projesi için başvuruldu, yine verilmemişti. Bu arazi Elmalı’ya lazım” diyen Ziraat Odası Başkanı Salih Kurubaş’ın,
    “Elmalı’da ilk defa iktidarıyla, muhalefetiyle kolkola girdik, omuz omuza verdik mera alanına GES’in kurulmaması için mücadele edeceğiz diyen CHP Elmalı İlçe Başkanı Şakir Aydın’ın
    arkasında durmazlarsa.
*****
    Projenin adı değişmedi, yeri değişti.
    Her ne kadar şirket yetkililerinin Akseki’de yapılacak projenin de bir bölümünün mera alanı içinde kaldığını ama diğer bölümün şahıslara ait olması nedeniyle mahkemelik olmasından dolayı Akseki’den vazgeçildiğini açıklasalarda,  belirlenen bir sürede projenin hayata geçmesi gerektiğinden rotanın Elmalı’ya çevrildiğini konuşmalardan anlıyoruz.
    Ama GES yapılmak istenen yer mera alanı olunca konu medyaya yansıdı, az da olsa bir kamuoyu oluştu ve Ak Parti Elmalı İlçe Başkanı Mustafa Başkaya’nın gazetemize yaptığı özel açıklamada, “Mera alanında yapılmak istenen GES’e karşıyız. Konuyu Antalya ve Ankara’ya ileteceğiz” açıklamasıyla birlikte sanıldı ki, mera’ya GES’ten vazgeçildi.
    Halbuki biz sürecin devam ettiğini, Ankara bazında girişimlerin sürdüğünü ve yakın bir zamanda daha önce pandemi nedeniyle iptal edilen halkı bilgilendirme toplantısının yakın bir zamanda yapılacağını biliyorduk.
    Tahmin ettiğimiz gibi o toplantı çok az bir katılımla dün yapıldı ve toplantı sonucunda çıkan sonuç, toplantıya katılan çok az katılımcının tamamının bu projeye karşı oldukları.
******
    Bu tür projelerin adı halkı bilgilendirmek. Peki halk nasıl bilgilenecek ? Gazetelerde ilan yayınlatılması, belediye hoparlörlerinden duyuruların yapılması.
    Elmalı’da günlük çıkan bir gazete olmasına karşın sözkonusu proje konusunda halkın bilgilendirileceği toplantı duyurusunun Türkiye genelinde yayınlanan ama bırakın Elmalı’yı Antalya’da kaç adet satıldığını cidden merak ettiğim bir gazete ile yine Antalya’da yayınlanan ama Elmalı’da ulaşmayan yerel bir gazetede yayınlatılması elbette toplantıya vatandaş düzeyinde katılımın bana göre az olmasının en önemli nedenidir.
*******
    Eğer mera alanına GES yapılırsa, bu Ak Parti hükümetinin elinde patlar, sandıkta da sonucunu görürler. 
    Mera alanına GES yapıldıktan sonra sonucun sandıkta görülmesinin Elmalı’ya  ve Elmalılılara bir faydası olmaz. 
    Ne demiş atalarımız : “Geçti Bor’un pazarı sür eşeğini Niğde’ye.”
    Bu nedenle uyanık olmakta, tepkiyi sürekli ortaya koymakta ve 7’sinden 77’sine herkesin bu davaya sahip çıkmasına gerek vardır.
    Toros Gazetesi olarak biz bu konuyu kamuoyunun gündeminde tutmakta ve oluşacak kamuoyu baskısının daha da artmasında üzerimize düşeni yapmakta kararlıyız.
    Proje için yanılmıyorsam 9 kurumdan oluşan bir komisyonun 9’unun da ortak karar vermesi lazım. Eğer Elmalı bu konuda bir ve diri olursa 9 kurumdan bırakın 1’ini, 9’unun da “hayır” diyeceğine inanıyorum.
    Ama konuya önce Elmalı halkı sahip çıkmalı.Eğer, Elmalı sessiz kalırsa bugün mera, yarın daha başka yerlerde elden çıkar gider.
*******
    İYİ Partili Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk’ün neden sessiz kaldığını da merak ediyorum.
    Evet GES’in mera’ya kurulup-kurulmaması ile ilgili Öztürk’ün ve  yönetimindeki belediyenin bir yaptırımı yok. Ama yine de karşı olduğunu belediyenin sosyal medya hesaplarından  ya da fahri basın danışmanı aracılığıyla Elmalı kamuoyu ile paylaşabilirdi.
    Kamuoyu oluşmasında belediye başkanlarının rolünün büyük olduğu unutulmamalı.  *ERKİN ÖZGÜNSÜR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2020.07.07 16:54:08
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Alperen Erol ikna ediyor, gönüllere dokunuyor

Seçim çalışmalarına aylar önce sosyal medya hesabından Elmalı ile ilgili 50’den fazla projesini paylaşarak başlayan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin elini öpüp hayır duasını aldıktan sonra aday adayı başvurusunu yapan MHP Elmalı Belediye Başkan aday adayı Alperen Erol, “sıkılmadık el, çalınmadık kapı, girilmedik gönül bırakmayacağız” sloganıyla Elmalı’da başladığı saha çalışmalarına hızla devam ediyor.

Ziyaretlerinde Elmalılıların sıcak ve samimi ilgisiyle karşılaşan MHP Elmalı Belediye Başkan aday adayı Alperen Erol,  Elmalı Belediye Başkanı seçilmesi halinde projelerinin gerçekciliği ve hayata geçirilmesi konusunda karşısındakini ikna ediyor, güven aşılıyor ve gönüllere giriyor.
Seçim çalışmalarında sadece esnaf ve ticaret erbabını ziyaret etmeyen MHP Elmalı Belediye Başkan adayuı Adayı Erol,  hastaları ve yaşlıları ziyaret  etmeye ayrı bir özen gösteriyor ve onların hayır dualarını almaya büyük önem veriyor.
Esnaf ziyaretlerinde çay ikramlarını geri çevirmeyerek esnaf dükkanında, komşu esnaflarında katıldığı sohbetlere eşlik eden, kimi zaman ise yemek davetlerini de geri çevirmeyen MHP Elmalı Belediye Başkan aday adayı Alperen Erol, doğallığı ile de karşısındakilerin takdirini kazanıyor. 
MHP Elmalı Belediye Başkan aday adayı Alperen Erol, “Derdimiz, hayatımız  memlekete hizmet olacak, hem de gece gündüz.. Doğduğum ve doyduğum topraklara vefa borcunu ödemek için partimden aday adayı oldum. Cumhur ittifakının Elmalı Belediye Başkan adayı olarak gösterilmem ve Yüce Yaratanın izni ve inayeti ve siz kadirşinas hemşehrilerimin teveccühü ile  belediye başkanı olursam, gerçekleştireceğim projelerle evliyalar yurdu memleketim , Zümrüdüanka gibi küllerinden yeniden doğacaktır” dedi.       * Ferudun ÖZGÜNSÜR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.12.21 20:55:14
Son Düzenlenme Tarihi :





Bir defada binlerce yumurta bırakıyor, hayvan ve insanın kanını emerken anestezi uyguluyor

Kene sezonunun açıldığını belirten Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Çetin, Türkiye’de 50’ye yakın kene çeşidinin bulunduğunu ve büyük bir kısmının köpek kenesi olduğunu bildirdi. Bu türün özelliklerinden de bahseden Çetin, “İnsan ve hayvan vücuduna..

Kene sezonunun açıldığını belirten Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Çetin, Türkiye’de 50’ye yakın kene çeşidinin bulunduğunu ve büyük bir kısmının köpek kenesi olduğunu bildirdi. Bu türün özelliklerinden de bahseden Çetin, “İnsan ve hayvan vücuduna tutunmak için, tutunacakları bölgeye anestezik maddeler salgılarlar. Biz bunu hissedemeyiz. Yatıştırıcı ve uyuşturucu maddeler salgılıyorlar. Ayrıca kan emecekleri için kanın pıhtılaşmasını engelleyen antikoagülan maddeler salgılarlar. Bu kan emme sırasında kanın rahat bir şekilde hayvanın vücuduna akmasını sağlar. Yine uyuşturucu madde de bizim onu hissetmememizi sağlar. Çoğu insan bunu fark etmez” dedi.
Türkiye’de kene sezonu açıldı. Özellikle yaz aylarında hayvanların yanı sıra vatandaşların da korkulu rüyası olan keneler hakkında Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Çetin, önemli bilgiler paylaştı. Türkiye’de 50’ye yakın kene türü olduğunu kaydeden Prof. Dr. Hüseyin Çetin, bunların büyük bir kısmının insanları ve hayvanların kanını emen cinslerden oluştuğunu kaydetti. Türkiye’de genelde kedi ve köpeklerde görülen kene cinsinin var olduğunu belirten Çetin, “Türkiye’de 4 türle temsil edilen köpek kenesi bulunuyor. Daha çok köpeklerin kulaklarının içi, göz ve baş kısmı ya da başka kısımlardan kan emerek besleniyor. Hayvan kan emmesini bazen birkaç gün, bazen birkaç haftada tamamlıyor. Bu tutunma olayı da birkaç haftaya kadar sürüyor. Kene kan emmesini tamamladıktan sonra düşüyor ve yumurtlamaya başlıyor” diye konuştu.
Kenenin hayvanlar üzerindeki tahribatında bahseden Çetin, eğer bir hayvanı yüzlerce kene emerse bunun kansızlık problemine yol açabileceğini, kenenin hastalık taşıması halinde ise bu durumun emilen hayvana da bulaştığını kaydetti.

Emerken anestezi uyguluyor
Çetin, köpek kenesinin hayvan ve insanlardan kan emerken anestezik işlemler uyguladığını aktararak şu bilgileri paylaştı:
“Keneler insan ve hayvan vücuduna tutunmak için, tutunacakları bölgeye anestezik maddeler salgılarlar. Biz bunu hissedemeyiz. Yatıştırıcı ve uyuşturucu maddeler salgılıyorlar. Ayrıca kan emecekleri için kanın pıhtılaşmasını engelleyen antikoagülan maddeler salgılarlar. Bu kan emme sırasında kanın rahat bir şekilde hayvanın vücuduna akmasını sağlar. Yine uyuşturucu madde de bizim onu hissetmememizi sağlar. Çoğu insan bunu fark etmez. Bazıları sivilce sanıp ‘bu nereden çıktı’ der. Köpeklerde bu uyuşturucu maddeler kısmi felç oluşmasına sebep olabiliyor. Hayvanın hareketini bozabiliyor.”

“Kene sizin gözle görünmeyecek bir yerinize de tutunabiliyor”
Sahipli, sahipsiz hayvanların genellikle park alanlarında kenelere maruz kalabileceğini belirten Çetin, aynı durumun insanlar için de geçerli olduğunu vurguladı. Çetin, “Bu tutunma olayı birkaç saat sonrasında başlıyor. Bazen siz hayvanı severken vücudunuza bu keneyi alabiliyorsunuz. Kene sizin gözle görünmeyecek bir yerinize de tutunabiliyor. Hastanelerin genelde acil servislerine bu tür de vakalar çok sıklıkla geliyor. Her kene ısırması hastalık anlamına gelmiyor. Çevremizde çok kene tutunması olmuş ama problem olmayan insanı görüyoruz. Bu türdeki insanların kene tutunmasını fark ettiği zaman bir sağlık kuruluşuna gitmesi gerekiyor. Kenenin doktor ya da sağlık çalışanı tarafından çıkartıldıktan sonra bir kan sayımı yapılıyor” ifadelerine yer verdi.

“1 defada 10 bin yumurta bırakabiliyor”
Kenelerin kan emme işlemi sonrası çiftleşme evresine geçtiğinde oldukça yüksek miktarda yumurtalama gerçekleştirdiğini de aktaran Çetin, “Dişi kene çok kan emip çiftleştikten sonra bir defada binden fazla yumurta bırakabiliyor. Bazen bu sayı bazı türlerde 10 bine kadar çıkabiliyor. Bizim köpek kenesi olarak belirttiğimiz tür, yaklaşık bin 500 ile 4 bin arasında yumurta bırakabiliyor. Bu sayı kanı ne kadar emdiği ve ne kadar beslendiğine bağlı bir durum. Ve bir kene kan emdiğinde normaldeki büyüklüğünün 10-15 katına kadar ulaşabiliyor. Kan emdikten yaklaşık 2-3 hafta sonrası yumurtlama başlıyor ve daha sonrası bu yumurtalardan 2 hafta sonra larva bireyler çıkmış oluyor. Dişi yumurtlamayı genelde toprakta güvenli bölgelerde gerçekleştirir. Kendi vücudunun 3-4 katı büyüklükte yumurta bırakabilir” şeklinde konuştu.

“Kan emmiş bir keneye kesinlikle dokunmamak lazım”
Çetin, son olarak kenelere çıplak elle temas edilmemesi gerektiğini vurgulayıp, “Vatandaşlarımızın arasında köpek, kedi ve ineklerin üzerindeki kedileri çıplak elle tutarak atılması ile ilgili yanlış bir davranış var. Kan emmiş bir keneye kesinlikle dokunmamak lazım. Çünkü kan yoluyla bulaşabilecek hastalıklar var. Siz keneye dokunduğunuz zaman elinize kan bulaşır ve hastalık da bulaşabilir. Mümkün olduğunca hayvanları veteriner hekime götürmelisiniz” ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.23 11:41:03
Son Düzenlenme Tarihi :