SON DAKİKA

logo

E-Devlet’ten gelen ihtarı kontrol etmedi, ailesi ve eşyalarıyla birlikte evden çıkartıldı

Antalya’da 2 çocuk babası, kiralık ev tutarken imzaladığı tahliye taahhütnamesi dolayısıyla ev sahibi tarafından gönderilen ihtarı E-Devlet’ten kontrol etmeyince kapısında icra memurlarını gördü. Apar topar evden çıkartılan aile, eşyaları ile birlikte sokakta kaldı. Antalya’da ev bulmanın çok zor olduğunu belirten baba, “İlanlar bile Rusça. 10 bin liradan aşağıya ev yok. Ev ve eşyamızı geçtik, okuttuğun çocuklarımın eğitimini kurtarmak istiyorum” dedi.
Muratpaşa ilçesi Güzeloba Mahallesi’nde yaşayan elektronik tamircisi Deniz Yıldız (44), bundan 1,5 yıl önce 4 katlı bir apartmanda kiralık daire tuttu. Eşi ve 2 çocuğuyla burada yaşamaya başlayan Yıldız’dan iddiaya göre ev sahibi yüksek kira istedi. Yıldız’ın belirtilen kirayı ödeyemeyeceğini söylemesi üzerine ev sahibi tahliye taahhütnamesini devreye soktu. Dün kapısında icra memurları, polis ve hamalları gören Yıldız neye uğradığını şaşırdı. Eşyalarıyla birlikte evden çıkartılan Yıldız ailesi, sokakta kaldı.

“E-Devlet’ten ihtar göndermişler”
Yaşananları anlatan Yıldız, “Kapıyı açtığımızda 10-11 tane polis, 10-15 hamal vardı ve icra memurları vardı. Acil evi boşaltmamızı istediler. Karşı tarafın avukatından 12 saat süre istedik, onu da vermediler. Yasal olarak hiçbir şey yapma hakkımız yoktu, her şey kesinleşmişti. Evi tutarken tahliye taahhütnamesi bize mecbur kılıyorlar, Ona istinaden boşaltıldı. E-Devlet’ten ihtar göndermişler, biz de dikkat etmedik. İcra memuru görevini yapacağını söyledi ve yaptı. Akşam çoluk çocuk burada kaldık, eşyalarımızın çalınmaması için. Ev arıyorum ama ilanları Rusça vermeye başlamışlar. Türkçe ilan yok. Antalya’nın köylerine falan bakacağız. O da olmazsa memleketimize döneceğiz” dedi.

"Evi, eşyayı geçtim, çocuklarımın eğitimini kurtarmak istiyorum"
Kirasını günü gününe ödediğini savunan Yıldız, Antalya’da bütçelerine uygun kiralık bir ev bulmanın oldukça zor olduğunu belirterek, “10 bin liradan aşağı ev yok. Sokakta kalacak halimizde yok. 2 çocuğum var aynı zamanda depremzede bir gencimize kapımızı açmıştık. Üniversitede okuyan kızım var. Yetişkin oğlum var, o da üniversite sınavlarına hazırlanıyordu. Evi, eşyayı geçtik artık çocukların eğitimini kurtarmak istiyoruz. Zaten eşyalarımızın çoğu rezil oldu” ifadelerini kullandı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.03.25 13:39:07
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Türkiye, Uluslararası Standartlar Örgütü’nün toplantısına ev sahipliği yaptı

Türkiye, Uluslararası Standartlar Örgütü’nün (ISO) arı ürünleri için standart belirleme çalışmalarının gerçekleştirildiği önemli bir toplantıya ev sahipliği yaparak, arıcılık sektöründeki liderliğini bir kez daha gösterdi. ISO Komisyon Üyesi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, "Eğitim almış arıcılar, k..

Türkiye, Uluslararası Standartlar Örgütü’nün (ISO) arı ürünleri için standart belirleme çalışmalarının gerçekleştirildiği önemli bir toplantıya ev sahipliği yaparak, arıcılık sektöründeki liderliğini bir kez daha gösterdi. ISO Komisyon Üyesi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, "Eğitim almış arıcılar, kovandan sofraya taşınacak arı ürünlerini en doğru şekilde ürettiklerinde ve işletmeler, bu ürünleri arıcılardan temin edilen saf ve doğal ürünlerin besleyici değerini koruyarak belirli standartlar çerçevesinde piyasaya sunduklarında, arı ürünlerinde tağşiş ve sahteciliğin önüne geçmek mümkün olacaktır" dedi.
Türk Standartları Enstitüsü (TSE) ve Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği’nin (TAB) liderliğinde Muğla’da gerçekleşen ISO Arı Ürünleri Genel Kurul Hibrit Toplantısı, propolis, arı sütü, bal ve polen gibi arı ürünleri için uluslararası standartların belirlenmesi amacıyla düzenlendi.

"18 ülkeden 73 delege katıldı"
Uluslararası Standartlar Örgütü, arı ürünlerinde tağşişin önüne geçilmesi amacıyla bal, propolis, arı sütü ve polen gibi arı ürünleri için standart belirleme çalışmalarına devam ediyor. Bu önemli çalışmalara destek vermek için geçtiğimiz günlerde 18 ülkeden 73 delegenin katıldığı ISO Arı Ürünleri Genel Kurul Hibrit Toplantısı düzenlendi. Toplantının ev sahipliğini Türk Standartları Enstitüsü (TSE) ve Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) üstlendi.

"Türkiye, arıcılık sektöründe zirveye yürüyor"
Toplantıda konuşan Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, Türkiye’nin arıcılık sektöründeki yükselen başarısının, dünya çapında tanınan ve takdir edilen bir değere dönüştüğünün altını çizdi.
Türkiye’nin benzersiz bitki örtüsü çeşitliliği ve elverişli iklim koşulları sayesinde üretilen propolis, arı sütü, polen ve bal gibi Anadolu arı ürünlerinin, uluslararası alanda büyük ilgi gördüğünü dile getieren Şahin, "8,2 milyon arı kovanıyla ülkemiz, arı ürünleri üretiminde dünya üçüncüsü ve çam balı üretiminde ise birinci sırada yer alıyor. Uluslararası standartların belirlenmesi ve uygulanması, bu başarıyı daha da artıracak ve Türkiye’nin adını daha geniş bir kitleye duyuracaktır. Bu sektörün büyümesi, üreticilere ek gelir sağlayarak kırsal kalkınmaya da katkı sunuyor. Türkiye’nin arıcılık sektöründeki liderliği uluslararası alanda giderek daha fazla tanınır hale gelmektedir ve bu başarıyı sürdürmek için çalışmalarımız devam edecektir. Ülkemizin arıcılık faaliyetleri açısından kritik öneminin, bu toplantıya ev sahipliği yaparak bir kez daha duyurulmasından gurur duyuyorum” dedi.

"Türkiye’nin en büyük katma değerli arı ürünleri tesisine ziyaret"
Çin Halk Cumhuriyeti ISO komisyon üyeleri, Türkiye ziyaretleri sırasında Türkiye ve Avrupa’nın en büyük arı ürünleri üretim, inovasyon ve Ar-Ge merkezini de ziyaret etti. Ziyaret sırasında ISO Komisyon Üyesi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, komisyon üyelerine Anadolu arı ürünlerinin farkını ve faydalarını içeren etkili bir sunum gerçekleştirdi.
Sunumunda, uluslararası standartların oluşturulmasının önemini vurgulayan Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, arı ürünlerinde tağşişin önlenmesi amacıyla bu çalışmaların ne kadar önemli olduğunu vurguladı.

"Doğru üretim kovandan başlar"
BEE’O Propolis Kurucusu ve Genel Müdürü Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, "Doğru üretim, kovanın içinde başlar. Eğitim almış arıcılar, kovandan sofraya taşınacak arı ürünlerini en doğru şekilde ürettiklerinde ve işletmeler, bu ürünleri arıcılardan temin edilen saf ve doğal ürünlerin besleyici değerini koruyarak belirli standartlar çerçevesinde piyasaya sunduklarında, arı ürünlerinde tağşiş ve sahteciliğin önüne geçmek mümkün olacaktır. Tüketicilerin, arı ürünlerini, içeriği hakkında şüphe duymadan güvenle tüketmelerini sağlamak için sıkı bir çalışma yürütüyoruz" dedi.
Sunumun ardından gerçekleşen tesis turunda, komisyon üyeleri katma değerli Anadolu arı ürünlerinin nasıl üretildiğini yakından gözlemleme fırsatı buldu.

"Alanında uzman katılımcılar"
Uluslararası standartların belirlenmesi amacıyla ülkemizi temsilen birçok saygın bilim insanı, ISO Arı Ürünleri Genel Kurul Hibrit Toplantısı’nda etkili bir rol oynadı. Bu değerli isimler arasında başta TSE Ayna Komite Başkanı Prof. Dr. Nevzat Artık olmak üzere, arı ürünleri alanındaki yenilikçi bakış açıları ve bilimsel çalışmalarıyla tanınan ISO Arı Ürünleri Komisyonu Üyesi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, Ziraat Yüksek Mühendisi Taylan Samancı, Prof. Dr. Sevgi Kolaylı, Doç. Dr. Aslı Özkök ve Doç. Dr. Meral Kekeçoğlu gibi önde gelen uzmanlar yer aldı. 18 ülkeden 73 delegenin katıldığı toplantıda Doç. Dr. Aslı Özkök, Anadolu Propolisi ve Çam Balı standartlarının belirlenmesine dair sunum gerçekleştirdi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.21 12:54:29
Son Düzenlenme Tarihi :





Orman yangını, 10 yıllık emeği yaktı binlerce arısı telef oldu

Kahramanmaraş’ta bilinmeyen bir nedenden dolayı ormanlık alanda çıkan yangında bir vatandaşın 10 yıllık emeği 3 saatte küle döndü. Binlerce arının bulunduğu 50 kovan küle dönerken, yaklaşık 500 bin TL’lik zarar oluştu.
Onikişubat ilçesi kazma bağları mevkiinde ormanlık alanda çıkan yangını doğanın yanı sıra arılara da zarar verdi. Sütçü İmam Üniversitesi arıcılık alanında yüksek lisans yapan Atuf Cerit’in (40), 50 kovanın içindeki balları, kovanları ve damızlık arıları yanarak 500 bin TL zarar oluştu. Cerit, tekrar faaliyete geçebilmek için, devlet desteğine ihtiyacı olduğunu ifade etti.
10 yıllık emeğinin 3 saatte bittiğini belirten Atuf Cerit, "Ben inşaat mühendisiyim. Sütçü İmam Üniversitesi’nde arıcılık üzerine yüksek lisans yapıyorum. Burası kazma bağları. Benim de bağım ve arılarım burada. Geçen hafta pazar günü saat 15.00 sularında bir yangın çıktı. Bu yangın karşı tepede yaklaşık buraya 1 kilometre uzaklıktaki ormanlık alanda çıktı. Ben dumanları görünce hemen 177’yi aradım. Yangının ihbarını verdim. Yangın git gide büyüdü. Ve benim çocuklarım da bağ evinde beraber kalıyorduk. Çocuklarım panik oldu. Gökyüzü bir anda kıpkırmızı oldu. Bizler de panik halinde kaçtık" dedi.

"500 bin TL zararım var"
Cerit, "Yaklaşık 60 tane 10 çerçeveli ilaveli içi ballı olan kovanlarım vardı. 50 adeti çiftçi kayıt sistemine kayıtlı bunların hepsi yandı. Ayrıca ben ben Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nde yüksek lisans yapıyorum. Arılar üzerinde çalışmalar yapıyorum. Kahramanmaraş’ın iyi arılarından damızlıklar alarak onları suni olarak döllüyordum. En büyük kaybımız da bu döllenmiş, arılarının hepsi yandı. Onlar bizim plastik dediğimiz ana üretim kutularındaydı. Yaklaşık 50 taneydi hepsi yandı. Damızlık arılarım da yandı. Yani burada 3 -5 arım kaldı" ifadesini kullandı.
Maddi olarak yaklaşık 500 bin TL zararının olduğuna değinen Cerit, "Kovanın içindeki o ballar, kovanlar, damızlık arılar hepsi yandı. Yaklaşık 10 yıldır uğraştığım bir emekti. 10 yıldır verdiğim emeklerin hepsi heba oldu. Ben devletimizden bana destek vermesini istiyorum. Bir an önce faaliyete geçmem için bu desteği çok ihtiyacım var. Çünkü amacım burada sadece bal üretmek değil, Kahramanmaraş arıcılığına katkıda bulunmak. İnşallah gereken de desteği en kısa zamanda alır faaliyete başlarım" şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.03 14:15:45
Son Düzenlenme Tarihi :