Yörük Kültürü yaşatılmaya, hafızlarda canlandırılmaya çalışılıyor. Nasıl mı; temsili yörük göçleriyle.
Bugünün çocuklarının ve gençlerinin bilmediği yörük yaşamı, özellikle ilçe belediyelerinin katkılarıyla temsili yörük göçüyle tanıtılıp-yaşatılmaya, Türk’ün yaşamında ayrı bir yeri ve değeri olan Yörük Kültürü bu şekilde de gelecek nesillere aktarılmaya çalışılıyor.
Araştırmacı-yazar Hüseyin Çimrin bir makalesinde, “Antalya Bölgesinde kırsal alandaki yerli halkın hemen hemen tümünün yaylada ve sahilde arazi satın alarak artık çiftçi durumuna geçerek köylüleşmiş olduğu söylenebilir. Hiçbir yerde evi, yurdu, bir karış toprağı olmayan yalnız çadır hayatı sürdüren; nerede taze ot ve sorunsuz yurt bulurlarsa orada konaklayan Yörükler ise yok denecek kadar azdır. Bunlar Döşemealtı, Çubuk Boğazı, Serik Ovası; yaz aylarında ise Elmalı, Korkuteli, Saklıyaylası, Beyşehir Yöresi'nde konaklamakladırlar” derken, sadece temsili olarak değil, yaşanarak bu kültürün varolmasının sağlanması daha doğru olur diye düşünenlerin sayısı her geçen gün daha da artıyor. * İsa KAVLAK