SON DAKİKA

logo

ÇOCUĞUNUZ YAZ AYLARINI RAHAT GEÇİRSİN

Yaz mevsimi çocuklar için özgürce doğanın keyfini çıkartmak anlamına gelse de “alerjik nezle (rinit)” ya da bilinen diğer adıyla “saman nezlesi” oldukça rahatsız edici bir sağlık sorunu olarak görülüyor. Genellikle 6 yaşından sonra ortaya çıkan saman nezlesi hapşırma, burun tıkanıklığı ya da akıntısı, burunda, boğaz ve gözlerde kaşınma, burunda kanama gibi belirtiler ile kendini gösterebiliyor. Soğuk algınlığı ile karıştırılabilen alerjik nezlede çocukların rahat bir yaz dönemi geçirebilmeleri için doktora başvurulması büyük önem taşıyor. Memorial Antalya Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Mehmet Ali Duman, çocuklarda alerjik nezle ve tedavisi hakkında bilgi verdi.

 

Horlama alerjik nezleyi işaret edebiliyor


Mevsim değişimi ile burun akıntısı veya tıkanıklığı (rinit) nedeni ile doktora başvuran çocukların yaklaşık yarısı alerjik rinittir. Alerjik rinit ya yılboyu sürer ya da mevsimseldir. Mevsimsel alerjik rinitte genellikle çiçek açmayan ve polenleri rüzgar ile saçılan bitkiler etkendir. Sıklıkla bahar aylarından sonra özellikle bitkilerdeki tozlaşma döneminin başlamasıyla, üst solunum yollarını etkileyen alerjik nezlenin temel belirtileri; kaşıntılı ve sulu burun akıntısı, hapşırma krizleri, burunda yanma şeklindedir. Ancak, hastanın şikayetleri çoğu zaman bu belirtilerle sınırlı kalmaz. Gözlerde de kızarıklık ve yanma, hatta kaşıntı ve sulanma alerjik nezlenin diğer belirtileri arasındadır. Hırıltılı solunum ve horlama oluşabilir; koku alma fonksiyonu bozulabilir. Genizde, damakta kaşıntı, kulaklarda tıkanma gelişebilir.  

 

Astım da görülebiliyor


Evlerde bulunan çiçek ve bitkilerin polenlere karşı duyarlı olan çocukları çok fazla etkilemezken; açık havada, yeşillik alanlarda, ormanda, kırda görülen bitkilerin alerjik nezle şikayetlerinin artmasına neden olabilir. Alerjik nezleye polenlerin yanı sıra; evdeki toz, hayvan tüyleri, tütün dumanı gibi alerjenler de yol açabilmektedir. Alerjik nezlesi olan çocuklarda astım da görülmesi sık karşılaşılan bir durumdur. Bu nedenle aileler çocukta öksürük ve hırıltı belirtilerine karşı dikkatli olmalıdır. Çocukluk yaşlarında ilk belirtilerini veren hastalığın, kişinin tüm hayatı boyunca birlikte yaşamayı öğrenmesi gereken bir durum haline gelebilir.

 

Çocuğun tepki verdiği alerjen tespit edilmeli


Çocukta alerjik nezleden şüphelenildiği durumlarda, aile alerjiye neden olan etkenleri fark edebileceği gibi alerjiye neden olan maddeyi tespit etmek için cilt veya kan testlerine ihtiyaç da duyulabilir. Ayrıca, burun akıntılarında alerji hücrelerinin yüzdesinin ölçüldüğü “nasal eosinofili” testi de alerjik nezle tanısı için kullanılan bir yöntemdir. Testlerin sonucunda, çocuğun belli bir alerjene karşı duyarlı olduğu tespit edildiği takdirde, bu alerjiye yönelik tedaviye başlanabilir. 

 

Tedaviler ile şikayetler gideriliyor 


Alerjik nezle tedavisinin ilk adımı alerjiye neden olan alerjenlerden kaçınmaktır. Eğer çocuktaki alerjik nezle polenlere karşı gelişiyorsa, tozlaşmanın sıkça görüldüğü aylarda, çocuğu yeşil alanlardan mümkün olduğunca uzak tutmak gerekebilir ya da tedavi altında yeşil alanlarda bulunması sağlanmalıdır. Çevresel korunma yöntemlerinin yetersiz kaldığı durumlarda, ilaç tedavisi etkili bir yöntem olacaktır. Bu ilaçlar sadece belirtilerin görüldüğü günlerde kullanıldıklarında bile, çocuğun şikayetlerini gidermeye yardımcı olabilir. 

 

C vitaminini ihmal etmeyin 


İlaç tedavisi de yetersiz kaldığında çocuklarda aşı tedavisi, “immünoterapi” uygulanmaktadır. Çocuğun duyarlı olduğu alerjenlerin artan dozlarda çocuğa verilmesiyle bağışıklık sistemini düzenlemeyi amaçlayan aşı tedavisi, bir süre sonra vücudun bu alerjenleri doğal karşılayabilmesini sağlamaktadır.  C vitamini, vücudun bir alerjene yanıt olarak ürettiği histamin miktarını azaltarak doğal bir antihistamin görevi görür. Alerjik rinit nedeniyle hapşırma, burun akıntısı, tıkanıklık ve sulu gözler gibi hafif belirtileri azaltmaya yardımcı olabilir. Bu nedenle C vitamini içeren besinleri tüketmek fayda sağlayabilmektedir.  -MEMORİAL BSN.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.16 14:14:29
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Aktif Yaşlı Hizmet Merkezi’nde sabah sporu

Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Aktif Yaşlı Hizmet Merkezi’nin üyeleri güne spor ile başlıyor. Yaşlı bireyler, haftada iki gün9.30-11.30 saatleri arasında spor yaparak hem bedensel, hem de ruhsal olarak dinleniyor.

Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı tarafından hizmet verilen Aktif Yaşlı Hizmet Merkezi’nde sabah sporu aktivitesi başladı. Atatürk Kültür Merkezi otoparkının yanında yer alan Aktif Yaşlı Hizmet Merkezi’nde 65 yaş üstü bireylere kendilerini daha iyi hissedebilecekleri bir ortam sunuluyor. 600’ün üzerinde üyesi bulunan merkezde, yaşlılara hem bedensel hem de ruhsal destek sağlanıyor.

HAFTADA İKİ GÜN SPOR

Pazartesi, perşembe günleri yapılan spor aktivitesinde temel gevşeme ve denge egzersizleri yapılıyor. Merkezde ayrıca İngilizce, Almanca, temel oyunculuk, müzik, ahşap boyama, resim  gibi kursların yanında zihinsel beceri aktiviteleri gerentolojik danışmanlık, fizyoterapi sağlık hizmetleri veriliyor. Merkezdeki aktiviteler, pandemi kurallarına uygun, sosyal mesafeye uyularak gerçekleştiriliyor.

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.09.17 13:43:29
Son Düzenlenme Tarihi :





Korkuteli/ Bozova Mahallesinden mera alanına GES projesine tepki.

Korkuteli/ Bozova Mahalle Muhtarı Osman Bayındır, mera alanına yapılması düşünülen GES projesine tepki göstererek bir açıklama yaptı.

    Korkuteli Bozova Mahalle muhtarı Osman Bayındır, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla önce mahalle sakinlerini sonra da ilgili makamları uyardı.
    "Köyümüz 1850 büyükbaş-10200 küçükbaş ve 35 bin dönüm araziye sahip bir köydür" diyen ve "Köyümüz %90 kuru tarım ve küçük-büyükbaş hayvancılık ile kıt kanaat geçinebilen bunun içinde bol yağmura ihtiyaç duyan bir bölgedir" diye sosyal medya açıklamaısna devam eden muhtar Bayındır şunları yazdı:
    " Nitekim iki yıldır da kuraklık ile mücadele etmekte ve bu süreçte tüm hayvancılık girdilerini Tarım kredi kooperatifilerine ve ziraat bankasına borçlanarak temin etmiştir. Bu zor yaşam şartlarının üzerine mahallemiz sınırları içerisinde bulunan 309 Ada 264 parseldeki, içerisinde yer alan 530 dönümlük daha önce köyümüz adına MERA Tescili yapılmış ve tapuda MERA olarak kayıtlı yerimize Anatolia Yenilenebilir Enerji A.Ş tarafından GES (Güneş Enerjisi Sistemi)yapılmak istenmektedir.Ancak bu bizim köyümüzü etkileyecek hayvancılık,iklim ve doğamıza darbe vuracaktır. Keza köyümüzün 30-35 bin dönüm arazisi ekildiği dönemlerde köyümüzün özellikle küçükbaş hayvanları ekili araziye girmeleri zarar verecekleri için yasak olduğundan yaylım için bu bölgede beslenmekte hayvancılık yapanlar geçimlerini bu bölgede sağlamaktadır. Söz konusu merada şu an 10 tane ağıl bulunmaktadır.Bu sebepten dolayı yapılmak istenen GES projesine kesinlikle karşıyız. Konuyla ilgili 6 Nisan Perşembe günü saat 14.00 da yapılacak toplantıya tüm Bozovalıyım, Bozova’da benimde yerim var diyen yaşlısıyla genciyle kadınıyla erkeğiyle herkesi toplantıya katılmaya davet ediyorum. Unutmayalım ki MERA köyümüzün ortak malıdır her hangi bir kişiye ve şirkete ait değildir olmamalıdır.Bu bilinçle katılımlarınız çok önemli ve kıymetlidir. MERAMIZA KESİNLİKLE GES İSTEMİYORUZ” * İsa KAVLAK

Kaynak : İsa KAVLAK
Ekleme Tarihi : 2023.04.02 16:14:21
Son Düzenlenme Tarihi :