SON DAKİKA

logo

YKS Sınavında Sorularla İnatlaşmayın!

Bahçeşehir Koleji Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümü Koordinatörü Sibel Durak, YKS’ye girecek öğrencilere ve ebeveynlerine altın değerinde önerilerde bulunuyor.

 

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) 17-18 Haziran tarihlerinde gerçekleşecek. Sınava sayılı günler kala öğrencilerin de heyecanı artıyor. Heyecanın doğru yönetildiğinde faydalı olduğunu söyleyen Bahçeşehir Koleji Psikolojik Danışma ve Rehberlik (PDR) Bölümü Koordinatörü Sibel Durak, öğrencilere önemli ipuçları veriyor. Durak, öğrencilere sınavdan birkaç gün önce öğrenmeyle ilgili hazırlıklarını bitirmelerini öneriyor. Ancak öğrencinin ders çalışarak kendini daha iyi hissedecekse, ders çalışabileceğini belirten Durak, “Yeni bir şeyler öğrenmeye çalışmak yerine öğrendiğiniz konularla ilgili tekrar testleri ya da deneme sınavları çözmeniz daha uygun olacak. Eksik konularınızın üzerinden geçin. Konu tekrarları yapın. Önceki çalışmalarınızda aldığınız önemli notların, formüllerin, tarihlerin üzerinden geçin” diyor.

 

Sınavdan önceki gecenin mümkün olduğunca sıradan geçirilmesi gerektiğine dikkat çeken Durak, şöyle devam ediyor: “Normalde yaptığın faaliyetler dışında etkinlikler planlama. Sınav öncesi kafanı dağıtmak amaçlı çevrendekilerin önereceği fiziksel olarak aşırı yorucu etkinlikler ya da mideni rahatsız edebilecek farklı yemekler yemek ertesi gün sınav performansını olumsuz etkiler.” Bahçeşehir Koleji PDR Koordinatörü Sibel Durak, sınav sabahı yapılması gerekenleri ise şöyle sıralıyor:  

  • Evden çıkmadan sınavla ilgili belgelerini son kez kontrol et. Yanında bulundurmanın yasak olduğu eşyaları yanına alma.
  • İçinde rahat hissedeceğin, aksesuar içermeyen sade bir kıyafet tercih et.
  • Mutlaka dengeli bir kahvaltı yap. Bu kahvaltının da genelde yemeyi tercih ettiğin gıdalardan oluşmasına dikkat et. Çevrendekilerin “yararlı” olduğunu düşünerek sana alışkın olmadığın gıdalar yedirmelerine izin verme. Alışkın olmadığın gıdaların sana dokunabileceğini unutma.  
  • Sınav yerinde, 1 saat önce olman gerekiyor. Her türlü ihtimali düşünerek geç kalmayacak şekilde hareket et.
  • Sınav başlamadan önce tuvalete gitmek gibi fizyolojik ihtiyaçlarını giderdiğinden emin ol.

 

Zaman kaybını önlemek için turlama tekniğini uygulayın

Durak, öğrencilere mutlaka bir strateji belirleyerek sınava girmelerini öneriyor. “Sınava hangi testten başlanacağına, zaman azaldığında nasıl davranılacağına, tüm sorular bittiğinde önce hangi testteki boş bırakılan sorulara dönüleceğine önceden karar verilmiş olarak sınava girilmeli” diyen durak, sınavda zaman kaybını önlemek için “turlama tekniği”ni uygulamak gerektiğini söylüyor. Durak, bu tekniği şöyle anlatıyor: “Bir soruya takılıp kalırsanız zamanı iyi kullanamayabilirsiniz.  Zor soru yapan değil çok soru yapan kazanır. Bu nedenle çözülemeyen sorular üzerinde fazla zaman harcanmak yerine turlama tekniğinden yararlanabilirsiniz. İlk turda hemen yapabileceğin kolay soruları yapın. Ardından zamanınızı alacak ancak yapabileceğinizi düşündüğünüz soruların yanına bir artı işareti koyup ilk turda kolay soruları bitirdikten sonra öncelikle bu sorulara dönün. Çok zor olduğunu düşündüğünüz soruların yanına farklı bir işaret koyun. İkinci turdaki soruları bitirdikten sonra bu sorulara dönün. Uzun ve karışık görünen sorulardan gözünüzü korkmasın. Özellikle paragraf sorularında önce soru kökünü okuyun. Böylece paragrafı, hangi bakış açısından değerlendirmeniz gerektiğini bilecek ve doğru cevabı kolayca bulabileceksiniz.”

 

Soruları okurken soru köklerini anlamaya dikkat edin

Sınav öncesinde ve sınav sırasında biraz heyecanın normal ve hatta faydalı olduğunu söyleyen Durak, “Bu durum başarmayı istediğini ve sınavı önemsediğini gösterir” diyor. Durak, öğrencilere heyecanını kontrol edebilmeleri ve sınav esnasında dikkatlerini toplayabilmeleri için şunları öneriyor: 

  • Kendini mutlu ve huzurlu hissettiren olumlu bir kişi düşün. Bu tanıdığın bir kişi olabileceği gibi seni etkileyen ve model aldığın bir lider, düşünür ya da sanatçı da olabilir. Bu kişinin seni desteklediğini, sana heyecanını azaltacak tavsiyelerde bulunduğunu hayal et. Bu kişinin sana söylediği olumlu cümleyi birkaç kez içinden tekrarla.
  • Nefes egzersizi heyecanını yönetmene yardımcı olur. Burnundan derin bir nefes al. Aldığın nefesi 1-2 saniye tut ve aldığın sürenin yaklaşık 2 katı kadar sürede yavaşça ağzından geri ver. Günün farklı zamanlarında nefes egzersizini yapabildiğiniz kadar çok yapın. Ne kadar çok egzersiz yaparsanız bedeniniz o kadar çabuk alışacak ve uyum sağlayacaktır.
  • Bedeninde hissettiğin heyecan yerine çevrendekilere odaklan. Kısa süreli bu bilinçli odak sapması kendini toparlamana yardımcı olur. “Kalemi nasıl tutuyorum? Kaçıncı sorudayım?” gibi sorulardan yararlanabilirsin.
  • Unutma; sınavda bir soruyu dikkatsizlik nedeniyle yapamasan da bilmediğin için yapamasan da sınav sonucun aynı oranda etkilenir. Dikkatinin dağılmasının bedeli hiç de az değildir. Bu nedenle okurken soru köklerini anlamaya dikkat et ve sorudaki önemli noktaları fark et. Zihninin yorulduğunu hissettiğinde 5-10 saniye gözlerini kapa ve alnına hafifçe masaj yaparak kendini toparla.
  • Uykunu yeterince almaya çalış. Normalde uyuduğun saatten erken ya da geç yatmamaya dikkat et. Uyumakta zorlanırsan sıcak bir duş, ılık bir süt ya da bitki çayı sana yardımcı olabilir. Uyuyamamak ile ilgili endişelerin varsa sınavdan bir gün önceki sabah erken kalkarak sınav öncesindeki gece uykunun gelmesini sağlayabilirsin.

 

Eleştirilerinizi sınav sonrasına saklayın

Bahçeşehir Koleji Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümü Koordinatörü Sibel Durak, ebeveynlere sınava birkaç gün kala eleştiri içerikli cümlelerden kaçınmalarını öneriyor. Ebeveynlerin çocuklarının sınava hazırlık sürecindeki tavırları ile ilgili eleştirileri varsa bunu sınav sonrasına ertelemeleri gerektiğinin altını çizen Durak, şöyle devam ediyor: “Hepimiz biliyoruz ki bütün insanlar kendileri için önemi bir işe giriştiklerinde heyecanlanırlar. Yani bilmelisiniz ki sınav için heyecan duymak gayet normal. Belirli düzeyde heyecan hem odaklanmamızı sağlıyor hem de çevreden gelen uyarıcılara zihnimizi kapatıyor. Amaç kaygıyı tümüyle ortadan kaldırmak değil kaygıyı belli bir düzeyde tutmak olmalı. Bunun için de öncelikle onları sadece dinlemek, kaygılı düşüncelerini ifade etmelerine fırsat vermek ve umut verici cümleler kurmak önemli. ”Heyecanlanma!”, “Heyecanlanacak bir şey yok” gibi cümleler çocuğu rahatlatmak yerine tam tersine heyecanlanmasına neden olabilir. Bu nedenle “Emeklerinin karşılığını alacağına inanıyorum” gibi sınavla ilgili olumlu konuşmalar özgüveni arttırır ve kaygıyı azaltır.”

 

Bahçeşehir Koleji Hakkında

Eğitime 1994 yılında Bahçeşehir’de kurulan ilk kampüsünde başlayan Bahçeşehir Koleji, bugün Türkiye’nin 65 ilinde bulunan 153 kampüsünde 160 bine yakın öğrenciye eğitim veriyor. Türkiye’de STEM eğitimini uygulayan ilk eğitim kurumlarından olan Bahçeşehir Koleji; Kişiye Özgü Öğretim Modeli (KÖM), Yapay Zekâ Okuryazarlığı, Master 6, Master Junior, Master First, Çift Dilli Eğitim gibi eğitim modelleri, Kodlama ve Robotik, Together, Sosyal Takip Programı (STP) gibi eğitim uygulamaları ile eğitimdeki yenilikçilik vizyonunu sürdürüyor. Bünyesinde bulunan Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Liseleri ile geleceğin teknolojisine yön verecek, ülkemizi küresel ölçekte teknoloji liderleri arasında konumlandıracak genç bilim insanlarını yetiştiren Bahçeşehir Koleji, Türkiye’nin ve dünyanın saygın eğitim kurumları arasında yer alıyor. -Hbr.Mrk.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.11 16:21:02
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Güvenlik, uyarı ve bilgilendirme levhaları satın alınacaktır

TÜRKİYE ELEKTRİK İLETİM A.Ş GENEL MÜDÜRLÜĞÜ(TEİAŞ) 19. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ ANTALYA

PR-10 TEİAŞ'A AİT ARAÇ VE TAŞINMAZLARDA İSG İLE İLGİLİ GÜVENLİK, UYARI VE BİLGİLENDİRME LEVHALARI PROSEDÜRÜ KAPSAMINDA UYARI VE BİLGİLENDİRME LEVHALARI mal alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecek olup, teklifler sadece elektronik ortamda EKAP üzerinden alınacaktır.

 Basın İlan Kurumu’nun ilan portalı ilan.gov.tr’de yer alan ilana göre İhale 13.01.2021 - 11:00'da TÜRKİYE ELEKTRİK İLETİM A.Ş GENEL MÜDÜRLÜĞÜ(TEİAŞ) 19. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ ANTALYA Fabrikalar Mah. Necip Nugay Cad. 07030 KEPEZ/ANTALYA adresinde yapılacaktır. * Detaylar için TIKLAYIN




Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.12.15 17:24:29
Son Düzenlenme Tarihi :





Eski CHP’li vekilden Kılıçdaroğlu’na seçim eleştirisi

CHP 24. Dönem Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan, 28 Mayıs ve 1 hafta sonrası gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı Seçimleri’ni değerlendirdi. Seçimde Kemal Kılıçdaroğlu’nun başarısız olduğunu savunan Sapan, CHP liderini sert sözlerle eleştirdi.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerini değerlendiren CHP 24. Dön..

CHP 24. Dönem Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan, 28 Mayıs ve 1 hafta sonrası gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı Seçimleri’ni değerlendirdi. Seçimde Kemal Kılıçdaroğlu’nun başarısız olduğunu savunan Sapan, CHP liderini sert sözlerle eleştirdi.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerini değerlendiren CHP 24. Dönem Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan, Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi. Sapan, “Sokaktaki insanı anlamadan Türkiye’nin demografik yapısını anlamadan, siyaset sosyolojisini okumadan, insanların ihtiyaçlarını gözetmeden çalakalem söylemlerle, zaten olmayan itibarınızı kazanamazsınız, kazanamadınız. Yani bu açıdan baktığınızda Kemal Kılıçdaroğlu bana göre CHP’nin utancıdır” dedi. Kılıçdaroğlu’nun istifa etmesi gerektiğini de ifade eden Sapan, “Liderlik gömleği Kemal Kılıçdaroğlu’na göre değil. Onun kafasının arkasında CHP, Atatürk falan yok. Tayyip Erdoğan’dan fazla Atatürkçü mü var? Bakıyorsunuz uçakların arkasında Atatürk ve Türk bayrağı uçuyor. Balkon konuşması yapıyor, bir tarafında Atatürk bir yanda kendi posteri var” ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nu başarısız olarak gördüğünü belirten Yıldıray Sapan, geçmişte Türkiye’nin kurucu unsurunun savaş verdiği 7 düveli, bu seçimlerde Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanına aldığını ileri sürdü. Sapan, “Hatta bunların yanında terör örgütlü gruplar da vardı. Fakat buna rağmen hiçbir şekilde başarılı sayılamaz. Denenmeyen hiçbir şey kalmadı. Yani seçim alma bahanesiyle ilkelerden vazgeçilmek, ideolojiyi bir kenara bırakmak, Mustafa Kemal’i ötelemek, bertaraf etmek de dahil, denenmeyen hiçbir şey kalmadı ama seçim alınamadı ve başarısız olundu. O halde istifa etmelidir. Çünkü başarısızlık kavramları varsa istifa da vardır işin ucunda. Başarılıysanız devam ederseniz. Başarısızsanız etmezsiniz. İstifa etmesi gereken sadece Kılıçdaroğlu değildir. O dönemde parti meclisi üyeliği yapmış, hala yapan MYK ve seçimi yönlendiren, yöneten kim varsa, hepsi istifa etmelidir. Öyle Kemal Kılıçdaroğlu çıkıp kendine iki kurban seçerek bu işi öteleyemez, sürdüremez, genel başkanlığa devam edemez. Mutlaka istifa etmelidir. Bunun başka bir yolu yoktur. Partinin dışına attığı Atatürkçülere yol açmalıdır” dedi.

“Siyaset bir ideoloji pazarlamasıdır”
Siyasetin bir anlamda pazarlama olduğunu vurgulayan Sapan, “Nasıl dışarıda ticari maksatlı bir ürünü pazarlarsanız siyasette de ideolojinizi pazarlarsınız. Metodolojinizi, fikrinizi pazarlarsınız. Ama bunu yaparken geçmişinizi bir kenara bırakarak ideolojik fikirlerinizi, ilçelerinizi bir kenara bırakarak bir işportacı zihniyetiyle yapamazsınız. Zaten yapamadınız. Yani sokakta düşünce üreterek, sokakta çalakalem akla gelen söylemlerle seçim yönetilemez, alınamaz da” diye konuştu.

“Utanç içindeyim”
“Kemal Kılıçdaroğlu bu seçimi alamazdı” diyerek sözlerini sürdüren Sapan, “Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu giydiği gömlek itibariyle alamazdı. Türkiye’nin ayarlarıyla, kılcal damarlarıyla oynuyorsunuz. Geçmişte biz bunları başkalarına söylerdik. Ne acıdır ki şimdi biz CHP diyemeyeceğim yeni CHP’nin genel başkanına söylüyoruz ve utanç içindeyim. Türkiye’nin çıkarlarını dış odaklara karşı iç düşmanlara karşı Türkiye’nin çıkarlarını korumak Cumhuriyet Halk Partisi’nin temel ilkesidir. Siz bunlara karşı hareket eden kurumlarla, kuruluşlarla birlikte hareket ediyorsunuz. Onlarla seçim almayı düşündünüz. O işe angaje oldunuz. Terör odaklarıyla, FETÖ ile iş birliği yaptınız. HDP’nin PKK uzantısıyla iş birliği yaptınız ama alamadınız. Bunun sebebi Türk milleti’in bu işi anlaması. Türk milletini kandıramazsınız. Yani kanarmış gibi yapar ama kandıramazsınız. Durumu, ‘Ne vereyim ağabeyime?’ durumuna getirdiniz, hepsini yaptınız ama bu milletin gönlünü kazanamadınız. Temel nedeni budur. Bir de bir program dahilinde yürümedi yeni CHP. Yani tamamıyla bir siyasi işportacı zihniyetiyle sokakta üretilmiş laflarla şunu da yapacağız, bunu da yapacağız, emeklilere şu kadar işte bayram ikramiyesi gibi. Olacak iş değil. Yani siyaset itibar işidir. Yani böyle sokak söylemleriyle, sokaktaki insanı anlamadan Türkiye’nin demografik yapısını anlamadan, siyaset sosyolojisini okumadan, insanların ihtiyaçlarını gözetmeden çalakalem söylemlerle, zaten olmayan itibarınızı kazanamazsınız, kazanamadınız. Yani bu açıdan baktığınızda Kemal Kılıçdaroğlu bana göre CHP’nin utancıdır. Yani on iki seçimdir kaybediyor ve dışarıda ağlayan bir seçmen grubu var. Kendi örgütümüz var. Bunun yanında vatandaşlar var, sizi umut olarak görmüş, ne olursa olsun oy vermiş, ağlayan vatandaşlar var. Şimdi bedelini ödemelisiniz” ifadelerini kullandı.

“Zafer Partisi’ni tebrik ediyorum”
Zafer Partisi ile ikinci tur desteği öncesi imzalanan anlaşma maddelerinin CHP’nin kurucu ilkeleri olduğunu hatırlatan Sapan, “O maddeler aslında Kemal Kılıçdaroğlu, Türk siyaseti, siyasetçiler için bir utanç vesikasıdır o. Bundan utanılmalıdır. Çünkü o kağıtta yazılan ne varsa, aslında bu partinin ruhudur. Sanki o maddeler biz de yokmuş gibi imzalanması ders verme niteliğindedir. Zafer Parti’sini tebrik ediyorum” diye konuştu.

“Tam bir diktatör yönetimi var”
Sapan, Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlık dönemini fetret devrine benzeterek, “Boşa geçmiş kayıp bir zaman dilimidir. O nedenle hiç vakit kaybetmeden, Kemal Kılıçdaroğlu istifa etmelidir. Cumhuriyet Halk Partisi’nde o kadar değerli insanlar var ki; ancak Kılıçdaroğlu ile birlikte getirilen bir açıklama yasağı, kendini ifade etme yasağı var. Bu mecliste de böyle, dışarıda da böyle. Hemen ‘Kimse bu konuda açıklama yapmasın’ diye bir genelde yayınlarlar. Bu toplumda temayüz etmiş kişileri frenleyen bir tavır. Bu nedenle onlar ortaya çıkmıyor. CHP, insan ve lider anlamında mücevher dolu. Tam bir diktatör yönetimi var” ifadelerine yer verdi.

“Tayyip Erdoğan’dan fazla Atatürkçü mü var?”
Kılıçdaroğlu’nu eleştirilerine devam eden Sapan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Liderlik gömleği Kemal Kılıçdaroğlu’na göre değil. Zaten başka şeylere angaje olmuş bir kafa yapısı var. Bizim gerçek CHP ile fikren uyuşmayan bir tavır. Onun kafasının arkasında CHP, Atatürk falan yok. Zaten buradan da başarı çıkmaz. Bütün argümanları kaptırmışsınız. Tayyip Erdoğan’dan fazla Atatürkçü mü var? Bakıyorsunuz uçakların arkasında Atatürk ve Türk bayrağı uçuyor. Balkon konuşması yapıyor, bir tarafında Atatürk bir yanda kendi posteri. Siz? Anıtkabir’e bile seçime 3-5 gün kala gittiniz. Kim rahatsız oluyor Atatürk’ten? Sizin oy beklentiniz olan bir grup mu? Olmasın öyle bir iktidar, biz öyle bir iktidar istemiyoruz. 7 düvel içten ve dıştan düşmanla iktidar olma, Tayyip Erdoğan nefreti örgütleyerek iktidar olmak size bir şey kazandırmaz. Öyle söylemler geliştireceksiniz ki; altı dolu olacak ve mantığa bürünebilecek, halk da inanacak. Kılıçdaroğlu meselesi itibar meselesidir. Son anda milliyetçilik gömleği giydi. Oysa durum değişmemişti, başından beri aynı durum vardı. Tavır değiştirmek için durumun değişmesi lazım. Ama durum değişmeden tavır değiştirdiniz. Peki halk inanır mı size? Asla inanmaz, inanmadı da. Buradan AK Parti övgüsü yaptığım düşünülmesin, ben CHP’liyim ama ortada bir gerçek var. İnsanlar ‘Tayyip Erdoğan’a kurban olayım’, ‘Allah ömrümden alsın, ömrüne versin’ diyor. Bu irdelenmesi gereken bir şey. Peki sizin için bunu söyleyen birisi var mı? Yok. Tam tersi kendinize nefret örgütlüyorsunuz. Tayyip Erdoğan’a örgütlemeye çalıştığınız nefret, size dönüyor. Bunu nasıl göremezsiniz?”

"CHP tabanı Kılıçdaroğlu’nu asla seçmez"
Mustafa Kemal Atatürk’ün mezhep, ırk ve köken anlayışıyla siyaset yapmadığına dikkati çeken Sapan, 2010 yılından bu yana CHP’de mezhepçilik yerleştiğini iddia etti. Sapan, CHP tabanının Kılıçdaroğlu’nu genel başkan olarak görmediğini de ileri sürerek, “CHP’ye kayıtlı 1 milyon 350 bin kişiyi sandığa götürseniz, Kemal Kılıçdaroğlu’nu asla seçmez. Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu’nda entelektüel seviyesi yüksek örgütü tatmin edecek bir belagat yok. Kılıçdaroğlu’nun söylemleri tatmin etmiyor. Dışarıdaki seyyar satıcıya sorsanız Kemal Kılıçdaroğlu gibi konuşur. Hatta o daha iyi konuşup, ideolojik, sosyolojik açılımlar yapar ve çözüm de üretir” dedi.

"Ekrem İmamoğlu belediye başkanıyken genel başkanlığı örgüt düzeyinde kabul görmez diye düşünüyorum"
Son olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ‘değişim’ sözlerini de değerlendiren Sapan, “Ekrem İmamoğlu’nun anladığım kadarıyla bir genel başkanlık düşüncesi var. Ama bu söylediklerime herkes dikkat etmeli. Bu bir yarıştır ama bana sorarsanız Kemal Kılıçdaroğlu’nun bırakacağını düşünmüyorum. Belediye Başkanıyken Genel Başkanlığını örgüt düzeyinde kabul görmez diye düşünüyorum. Aday olacaksa olur, hevesini kırmayayım ama CHP’nin içinde daha çok cevher var” diye konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.01 16:08:56
Son Düzenlenme Tarihi :