SON DAKİKA

logo

Eğirdir Gölü, Akdeniz sahillerini aratmadı

Isparta’da vatandaşlar, Kurban Bayramı tatilinde halk arasında ‘Yedi renkli göl’ olarak bilinen Eğirdir Gölü’ne akın etti. Plajları dolduran vatandaşlar, sıcak havada gölün serin sularının tadını çıkardı.
Eğirdir ilçesine adını veren ve günün değişik zamanlarında mavi, yeşil tonlara büründüğü için ‘yedi renkli göl’ olarak adlandırılan Eğirdir Gölü, 9 günlük Kurban Bayramı tatilinde eşsiz manzarası ve plajlarıyla ziyaretçilerini ağırlıyor. Isparta ve çevre illerdeki vatandaşlar Eğirdir Gölü’ne akın etti. Sıcak havada serinlemek isteyenler, ince kum özelliğine sahip Altınkum Plajını doldurdu. Plajda bayram tatili yoğunluğu oluşurken, vatandaşlar serin suların tadını çıkardı.
Kurban Bayramı tatilini fırsat bilerek ailesi ile birlikte göle yüzmeye gelen Dilek Can, “BBu bayram yorucuydu biz de ilk iki günü yorularak geçirdiğimiz için burada üç ve dördüncü günü dinlenerek geçirmeyi tercih ettik. Eğirdir yoğun talep görüyor, diğer yerlere göre güzel burayı seviyoruz. İyi ki Ispartalıyız herkese hayırlı bayramlar diliyorum” dedi.

“Burası Antalya’yı çok aratmıyor”
Bayram tatilini Eğirdir’de değerlendiren Süleyman Sert ise “9 günlük bayram tatilini Eğirdir gibi güzel bir gölde ailemle geçirmek istedim. Gerçekten burası Antalya’yı çok aratmıyor çocuklarımla, ailemle burada olmaktan çok mutluyuz. Güzel bir bayram tatili geçiriyoruz” dedi. Balıkesirli olan ve 9 yıldır Eğirdir’de ikamet eden Sert, “Normalde beni buraya bağlayan bir şey yok ama Eğirdir’i seviyoruz ve 8-9 yıldır burada ikamet ediyoruz işim gereği burada bulunuyoruz. Eğirdir çok güzel bir yer burada olmaktan çok mutluyuz” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.01 10:38:35
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Nesli tükendiği düşünülen Anadolu Parsı 18 ilde aranacak

Türkiye’de nesli tükenmek üzere olan Anadolu Parsı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü’ne bağlı olarak 18 ilde fotokapanlarla aranacak. Özellikle dişi ve yavrular üzerine yoğunlaştırılacak çalışmayla yarış haritaları tespit edilecek olan Anadolu parsının öldürülmesinin cezaı 1 milyon TL.
Felidae ailesinin dünyadaki 36 adet kedi türü içerisinde en geniş yayılışa sahip olan kedi türü olan Pars türünün alt türlerine ilişkin çalışmalar devam ediyor. Nesli tükendiği düşünülen Anadolu Parsı , Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü’nün ilk kez 25 Ağustos 2019’da fotokapanla görüntülendi. İç Anadolu, Akdeniz ve Ege bölgelerindeki ormanlarda 1975 yılına kadar dağılım gösterdiği bilinen, canlı kaydı alınmamış olan Anadolu parsına ait ilk resmi kayıt niteliğindeki görüntü ve fotoğraflar, Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü ve Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (ISUBÜ) iş birliğindeki proje çerçevesinde, Batı Akdeniz’de 25 Ağustos 2019’da elde edildi.
Proje yürütücüsü Dr. Öğretim Üyesi Yasin Ünal Anadolu Parsının tarih, kültür ve biyo çeşitlilik açısından değerli bir yaban hayvanı olduğunu belirterek “1965 yıllardan sonra ülkemizde yok olduğu biliniyordu fakat 2019 yılında koruma amaçlı yapılan Tarım Orman Bakanlığı tarafından kurulan fotokapanlara takıldı ve ardından bu çalışmaya biz doğal DKMP 6. Bölge Müdürlüğü ve ISUBU iş birliğinde başlandı ve o günden itibaren geçen yaklaşık 4 yıl süre içerisinde bu tür ülkemizde şu anda takip ediliyor, araştırılıyor bununla alakalı fotokapan yöntemi kullanılıyor ve türün yarışı hakkında sürekli veri sağlanıyor. Bu veriler de yine var Tarım Orman Bakanlığı DKMK 6. Bölge Müdürlüğünde ve üniversitemizde şu anda saklı halde bulunuyor” dedi.

18 ilde Anadolu Parsı aranacak
Osmaniye, Adana, Mersin, Antalya, Burdur, Isparta, Denizli, Muğla, İzmir ve Manisa gibi birçok illerde Anadolu parsının fotokapanlarla aranacağını açıklayan Ünal “Özellikle daha çok dişi birey, yavru birey aileleri araştıracağız ve bulduğunuz bireyleri inşallah yarış haritalarını tespit edeceğiz bunu haritalar işleyeceğiz ve yaptığımız bu çalışmada bu türün ülkemizde korunması, geliştirilmesi için elimizden geldiğince bütün çalışmaları yapıp elde edilen bütün veriler Tarım Orman Bakanlığı ve TÜBİTAK’la paylaşacağız, aynı zamanda da elde ettiğimiz veriler tür eylem planı için çok önemli veriler olacak ham veriler olarak olacak ve sonra bunlar tabi genel olarak işlenecek” şeklinde konuştu. Projenin 36 ay süreceğini belirten Ünal “TÜBİTAK tarafından nakdi destek alıyoruz yine Tarım Orman Bakanlığıyla işbirliği içerisinde yürütülen bir proje. Bursa Teknik Üniversitesi, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Düzce Üniversitesi ve yurtiçi kuruluş olan Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi desteğiyle ve Türkiye’nin bu konuda çalışan uzman hocalarımızla birlikte araştırmalar yürüteceğiz”dedi.

“1 milyon TL bir ceza büyük bir cezaları var”
Anadolu Parsının avlanmasının yasak olduğunu belirten Ünal, “Şu anda Türkiye’de sayısının işte 10’dan fazla olmadığını bile düşünebiliriz böylesi nadir bir türün avlanması insanlar tarafından vurulması tabi büyük bir problem olur büyük bir sorun olur. Tarım Orman Bakanlığı tarafından verilen 1 milyon TL gibi büyük bir cezası var. Bu yüzden ülkemizin tarihi, kültürel bir türünü avlamak yerine millet olarak, ülke olarak korumamız lazım. Bize ait bir türümüz Anadolu parsı adı üstünde Anadolu’muzun çok değerli bir türü koruyalım, geliştirelim gören olursa lütfen bizlere bildirsin. Tarım Orman Bakanlığına bildirsin ve bizi bilgi sahibi yapsın bizler de bu türü korunması için elimizden geleni yapıyoruz” açıklamalarında bulundu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.19 12:16:50
Son Düzenlenme Tarihi :





Çocuğunuzun bacağı eğri mi ?

Bacak eğriliği estetik açıdan hoş durmadığı kadar sağlık açısından da olumsuz sonuçlara sebep olabiliyor. Erken yaştaki çocuklarda D vitamini ve kalsiyum eksikliğine bağlı görülen Raşitizim hastalığı, bacak eğriliğinin en sık nedenini oluşturuyor. Bu eğriliğin 5 yaş üzerindeki çocuklarda devam etmesi ise tıbbi değerlendirme gerektiriyor. Yetişkinlerde ise bacak eğriliğine eşlik eden ağrı durumunda cerrahi işlem uygulanması önem taşıyor. Memorial Ankara Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Hakan Özsoy, bacak eğriliği ve tedavisi ile ilgili bilgi verdi.

Çocuk ve yetişkinler ayrı değerlendirilmeli

Karşıdan bakıldığında bacakların O ya da X şeklinde dizlerden gelen eğikliğine bacak eğriliği denilmektedir. Çocuk ve yetişkinlerde bacak eğrilikleri ayrı değerlendirilmektedir. Çocuklarda iki yaşına kadar parantez bacak denilen O bacak, iki-beş yaş arasında da X bacak görülmesi normal kabul edilirken, erişkinliğe doğru bu eğrilik ortadan kalkmakta ve düz bir bacak şeklini almaktadır. Eğer çocukta bu yaş sınırlarının dışında bacaklarda bariz bir eğrilik varsa ve yürüme şeklini bozuyorsa o zaman bu durumun incelenmesi gerekmektedir. 

Eğriliğin en önemli nedeni Raşitizm 

Erken yaştaki çocuklarda D vitamini ve kalsiyum eksikliğine bağlı görülen Raşitizm hastalığı, bacak eğriliğinin en sık nedenini oluşturmaktadır. Beslenme sorunu olan, D vitamini eksikliği bulunan ve yeterince kalsiyum almayan çocuklarda Raşitizm hastalığı görülebilmektedir. Bu sebeple çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanları, özellikle anne sütü ile beslenen ve kışın doğan çocuklarda bu hastalığın ortaya çıkmasını engellemek için bebeklere D vitamini desteği vermektedir. Raşitizm hastalığı olan çocukların tedavisi ise vücutlarında eksik olan değerlerin takviye ilaçlarla tamamlanması şeklinde yapılmaktadır.   

Çocukların bacaklarında sorun yaratan bir diğer sebep de bazı böbrek veya hormon hastalıkları olmaktadır. Kan tetkikleri ile belirlenebilen bu hastalıklar bacaklarda eğriliklere neden olabilmektedir. 

Özel röntgen filmleri ile doğru teşhis 

Bacak eğriliğinin esas teşhis yöntemi, bacağın tümünün aynı anda çekilmesini sağlayan “Ortoröntgenogram” adı verilen özel Röntgen filmleridir. Bu Röntgen cihazı ile bir yandan kalça, diz ve ayak bileği bir kerede görüntülenebilirken, diğer yandan hastaların daha düşük doz radyasyon alması sağlanır.  Bacaktaki açılanmanın çok net bir şekilde görüldüğü ve üzerinde cetveller bulunan bu Röntgen tetkiki ile açıların ölçümü yapılarak, nasıl bir tedavi uygulanacağı belirlenmektedir.  Aynı zamanda kemiklerin uzunluklarını da ölçen bu cihaz ile çocuklar uzadıkça eğikliğin ne duruma geldiği de rahatlıkla takip edilebilmektedir. 

Erişkin hastalarda Röntgen filmine ilave olarak diz bölgesinde kıkırdak yaralanması, menüsküs veya bağ yaralanması gibi durumların var olup olmadığını görmek için MR da çektirilebilmektedir. 

Cerrahi girişim öncesi 5-6 ay süreyle takip önemli 

Çocuk doktorlarının uyguladığı tedavilere ortopedistler de bacaklardaki eğikliği ters yöne iten cihazlar kullandırarak ya da bazı cerrahi girişimler ile destek olabilmektedir. Cerrahi girişime karar vermeden önce mutlaka çocuğun 5-6 aylık süre boyunca takip edilmesi gerekmektedir. Cerrahi girişimlerdeki hedef; çocuk büyürken var olan eğikliği düzeltici minimal işlemleri gerçekleştirmektir. Çocuğun yürümesini bozmayacak ve bacağında kırık yaratmayacak şekilde büyüme plaklarının bir kısmının geçici olarak durdurulduğu Hemiepifizyodez yani “Kılavuzlu Büyüme Ameliyatı” tedavi yöntemlerinden birini oluşturmaktadır. Ağır olmayan bu ameliyat ile bir yandan çocuğun boyu uzamaya devam ederken, diğer yandan bacağındaki eğriliğin düzelmesi sağlanır.   Kısa sürede sonuç veren bu operasyondan 6-8 ay sonra takılan plak ve vidalar çıkarılır ve çocuklar normal büyümesine devam eder. 

Diz bölgesinde ağrı cerrahi işlem gerektirir

Erişkinlerde ise büyümenin tamamlanmasının ardından eğiklik devam ediyorsa ve hastanın bu durumla ilgili şikayeti yoksa herhangi bir işlem yapılmayabilir.  Sadece kozmetik amaçlı bacak düzeltilmesi çok tercih edilen bir işlem olmamakla birlikte; eğikliğin yanı sıra hastanın özellikle diz bölgesinde ağrı bulunuyorsa, cerrahi işlemle eğik olan kemik düzeltilmektedir. Bu işlemle bacaklar yere bastığında vücudun ağırlığının dizin tam orta noktasından geçmesini sağlamak hedeflenmektedir. Bacaktaki eğrilik nedeniyle ağırlık merkezinin dizin çok fazla içinden ya da dışından geçmesi, dizde hızlı bir aşınmaya neden olur.  40-50’li yaşlardan önce bozulmuş olan ağırlık denge merkezinin düzeltilmesi ileriye doğru artan aşınmanın durdurulmasını sağlayarak, oluşabilecek kısır döngünün önüne geçmektedir. 

0-4 yaş arası bacak eğrilikleri için paniğe kapılmayın!

Çocuklarında bacak eğriliği olan aileler şu konulara dikkat etmelidir:  

* 0-2 ve 2-4 yaş arasında görülen O ve X bacak eğrilikleri normal bir yapıdır. Bu tür durumlarda aileler paniğe kapılmamalıdır. 

* Bu yaş gruplarının dışında bacaklarda gözle görülür belirgin bir bozukluk varsa ve çocuğun yürüme kapasitesi bu durumdan olumsuz etkileniyorsa mutlaka bir ortopedi veya pediatri uzmanına danışılmalıdır. 

* Özellikle kıştan çıkmış bebeklerin bacaklarında çok bariz bir eğiklik olması durumunda gerekli tahlil ve tetkikler yaptırılarak teşhis konulmalıdır. Eğer Raşitizm gibi bir hastalık tespit edilirse gerekli tedavi uygulanmalıdır. 

* Çocuklarda görülen bacak eğriliklerinde hemen ameliyat seçeneği uygulanmamalıdır.  Öncelikle çocuğun minimum 6 ay takip edilmesi gerekmektedir. 

* Takip sonucunda eğikliğin iyiye gitmediği ve yürüyüşün bozulduğu görülüyorsa, çocukların büyümesi tamamlanmadan gerekli cerrahi işlem yapılmalıdır. 

* Ergenlik öncesinde yapılan işlemlerden daha başarılı sonuçlar elde edildiği unutulmamalıdır. 

        


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.01.19 19:41:08
Son Düzenlenme Tarihi :