SON DAKİKA

logo

"Turistler Antalya kalesini, Manavgat şelalesini görmek yerine otelde zaman geçirmeyi tercih ediyor"

 (İHA) - Gezilip görülecek, keşfedilecek yerlerin zenginliği ve çeşitliliği bakımından Türkiye’nin turistler için bulunmaz bir değer olduğunu vurgulayan Sager Travel Ceo'su Doğan Sager, “Bize turist gelen ülkelerin ekonomik yapısını da göz önünde bulundurarak fiyat politikamızı değiştirmeliyiz. Yapılan fiyatlandırma çalışması, konseptler, müşteriyi daha farklı ülkelere gitmesine sebep oluyor. 5 yıl içerisinde hedeflenen 100 milyar dolar hayal değil, ama bu sistemle imkansız” dedi.   
   Sager Travel Ceo'su Doğan Sager, yurtiçinde birçok farklı tur paketleri düzenleyip bunları hayata geçirdiklerini söyledi. Bu alanda, yurt içi ve yurt dışında düzenlenen fuarlar ve Road-Show’lara katılarak, bu destinasyonların herkes tarafından bilinmesine öncülük ettiklerini belirten Sager, “Aynı zamanda, gelişen ve yenilenen sağlık hizmetlerimizin tanıtımında yaptığımız çalışmalarla sağlık turizmi adını Orta Doğu’da herkese duyurmaya devam etmektedir.  Bu sayede, ülkemize bu hizmetten yararlanmak isteyen yabancı hasta sayısı günden güne artmaktadır. Gezilip görülecek, keşfedilecek yerlerin zenginliği ve çeşitliliği bakımından Türkiye’nin turistler için bulunmaz bir değerdir. Pandemi sürecinde yaşanan tüm zorluklardan sonra, 2022 yılı turizm sezonu her yönden çok bereketli geçti. 2023 yılının çok daha zorlayıcı geçiyor. Gelenekselleşmiş kalıplardan çıkamayarak yenilikçi yaklaşımlarla sezona hazırlanamadığımız için bu süreç sancılı geçmektedir. Bunların en başında, birçok otelin uyguladığı yanlış ve tutarsız fiyat politikası, gezilecek yeni rotaların hazırlanamaması ve de yurt dışında tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinin etkili yapılamaması gelmektedir. Doğal ve kültürel miraslarımızın çeşitliliği bakımından eşsiz bir coğrafyaya sahibiz. Diğer turizm ülkelerine kıyasla, bize değer katıyor. Tüm bu zenginlikleri göz önünde bulundurduğumuzda tanıtım ve pazarlama konusunda önemli adımlar atılmalıdır. Bütün turizm işletmeci ve yetkili kamu kuruluşlarının birlik içinde turizm tanıtma ve geliştirme politikalarını yürütmesi, hedefiyle daha hızlı ulaşmasını sağlayacaktır” dedi. 
  Hala geçerliliğini koruyan 1618 no’lu Turizm Kanununun hiç vakit kaybedilmeden tekrar gözden geçirilip günümüz şartları ve taleplerine uyarlanması önemli gelişmelere katkı sağlayacağına değinen Sager, “Böylelikle, turizm sektörünün işleyişindeki karışıklığın giderilmiş, turizme hizmet veren işletmelerin itibarının yükseltilmiş, en önemlisi de hak edilen kazançları artmış olacaktır. Bu sayede, ülke içi yıllık turizm geliri de artacaktır. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, ‘Turizm sektöründe, 5 yıl içerisinde 100 milyar dolar gelir hedeflenmektedir’ diye hedef koymuştu. Ne yazık ki, mevcut turizm politikalarımız ile bu hedefi yakalamamız mümkün değil. Örneğin, Antalya’da lüks bir otelde 4 gecelik paket fiyatı 100 bin lira, aynı zincir otelin Mısır’da 4 gecelik paketi 24 bin lira olması turistleri o bölgelere yönlenmesine sebep oluyor. Bütçe hazırlarken rakip ülkelerin fiyatlarına da bakmamız lazım. Bununla birlikte, bize turist gelen ülkelerin ekonomik yapısını da göz önünde bulundurarak fiyat politikamızı değiştirmeliyiz ki, bize gelen turistler öncelikle ülkemizi tercih etsin. Burada anlatmak istediğim, fiyatlarımızı dibe çekmek değil, talebe göre belirlemektir” diye konuştu. 
  Yapılan tur paketleri ve otel konseptleri, bölge adına tanıtıcı ve cezbedici olması gerektiğini belirten Sager, “Üzücü bir başka örnek ise, Ege ve Akdeniz Bölgelerinde uygulanan her şey dahil otel konseptiyle gelen yabancı turist, 10 gün boyunca otelden dışarı hiç çıkmıyor. Otel içi yapılan çeşitli aktiviteler de gelen turisti cezbediyor. Gelen misafir Aspendos’u, tarihi Antalya kalesini, Manavgat şelalesini görmek yerine otelde zaman geçirmeyi tercih ediyor. Turizm hangisi aslında? O kültürü yaşamak, tarihi dokuyu hissetmek değil mi? Tamam ben gelen turist denize girmesin demiyorum. En azından, satılan tur paketi içeriğinde 4 gün kültür gezi programı da olsun ki, o turist, ülkesine döndüğünde tarihi güzelliklerimizi çevresine anlatabilsin. Dünya şu anda büyük ekonomik kriz yaşıyor. Bu zamana kadar maddi sıkıntısı olmayan kişiler bile, tatil tercihini ülkemizden yana kullanmak yerine, başka ülkelerdeki daha düşük bütçeli tatil paketlerine yöneliyor.  Dolayısıyla, aslında ülke turizmini canlı tutabilmemiz için herkese ihtiyacımız var. Umarım 2022’de getirdiğimiz turist sayısının yüzde 60’ını bu yıl yakalayabiliriz. Turizmde yaz sezonu normalde 15 Nisan’da başlar, 15 Ekim’e kadar devam eder. Bizler bunu böyle biliriz. Haziran ayının sonu olmuş ve Antalya’da hala sezon başlamadıysa çok ciddi bir sıkıntı var demektir. Tüm bölgelerde, Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında beklentilerin çok altında kaldık. Geri kalan aylarda bunu yaşamama ve sektörümüzün hak ettiği değeri görmesi umuyoruz” şeklinde konuştu. 

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.26 16:11:27
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






ANTGİAD Başkanı Osman Sert: “Antalya’da konuta talep devam ediyor”

Antalya Genç İş İnsanları Derneği (ANTGİAD) Başkanı Osman Sert, Antalya’da konuta olan talebin devam ettiğini belirterek, "Son açıklanan Mart ayı TÜİK verilerine baktığımızda konut satış sayısında İstanbul ve Ankara’nın arkasından 3. durumdayız. Nüfusu Antalya’dan daha fazla olan İzmir ve Bursa’nın önündeyiz. Yabancıya konut satışında ise listenin en tepesindeyiz” dedi.
14 Mayıs Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Seçimleri için adayların belirlendiğini ve seçimlerin bir demokrasi şenliği şeklinde gerçekleşmesini arzu ettiklerini kaydeden ANTGİAD Başkanı Osman Sert, “Türkiye, hedefleri olan, potansiyeli yüksek bir ülkedir. Halkımız, 14 Mayıs’ta ülkemizin potansiyelini ortaya çıkarabilecek yönetim kadrolarını belirlemek için yine sandığa gidecek. Bu sürecin, ayrışmaya değil aydınlık Türkiye vizyonunda bütünleşmeye vesile olan, cumhuriyetin 100. yılına yakışır olgunlukta bir demokrasi şenliği şeklinde gerçekleşmesini diliyoruz” diye konuştu.

“Antalya’da konuta talep devam ediyor”
Antalya’da kiraların bir sene öncesinin 3,62 katına çıktığını ifade eden Başkan Sert, şu ifadelere yer verdi:
“Hatta 1 yıllık süreçteki aylık raporlar incelendiğinde ’Önceki raporlarımızda belirttiğimiz gibi Antalya en yüksek kira artış oranının gözlemlendiği il olmuştur’ cümlesinin maalesef tekrarlandığı görülmektedir. Merkez Bankası verilerine göre bölgemizde konut fiyat endeksi bir sene içinde yine yaklaşık 3 katına çıkmış durumdadır. Oysaki ne işverenin ne de çalışanın geliri bu oranda artmadı. Emlak rantından kazanılan parayı biz üreterek, çalışarak, emek vererek kazanamadık. Son açıklanan Mart ayı TÜİK verilerine baktığımızda konut satış sayısında İstanbul ve Ankara’nın arkasından 3. durumdayız. Nüfusu Antalya’dan daha fazla olan İzmir ve Bursa’nın önündeyiz. Yabancıya konut satışında ise listenin en tepesindeyiz. Bu veriler ve süregelen talep, Antalya’da barınma sorununun kendi haline bırakılamayacağını açıkça göstermektedir.”

"Diğer taraftan birçok iş insanı da yaşanan kira artışlarını karşılayamıyor"
“ANTGİAD olarak bir süredir yeni yatırımları, yeni iş fikirlerini, kente vizyon verecek projeleri değil Antalya ekonomisinin dinamiği olan insan kaynağımızı nasıl koruyacağımızı konuşur olduk” diyen Başkan Sert, “İş insanı arkadaşlarımız yüksek nitelik istenmeyen işlerde bile asgari ücretin üzerinde bedelle çalışacak kişi bulamadıklarını söylüyorlar. İş başvurularında adaylara ilk sorumuz nitelikleri değil, ’Antalya’da yaşayacak yeriniz var mı?’ oluyor. Çünkü ortalamanın üzerinde ücret alan bir çalışanın bile astronomik artan kiraları karşılamasının ve temel standartlarda bir hayat yaşamasının mümkün olamayacağını ve işine odaklanamayacağını biliyoruz. Diğer taraftan birçok iş insanı da yaşanan kira artışlarını karşılayamıyor, iş yerini tasfiye ya da başka yere taşıma yoluna gidiyor” şeklinde konuştu.

“Boş konut vergisi, fazla konuta ekstra vergi gibi önlemler konuşulmalı”
Konutu bir yatırım aracı olmaktan çıkaran, herkesin ulaşması gereken bir barınma aracı olarak gören düzenlemelerin acilen ulusal düzeyde konuşulması gerektiğini düşündüklerini belirten Başkan Sert, “Bu çerçevede Kanada gibi ülkelerde uygulanmış ve başarıya ulaşmış boş konut vergisi gibi adımlar meclisin gündemine girmelidir. Belli sayının üzerinde konut sahibi olandan ekstra vergi alınması gibi uygulamalar kamuoyunda ve akabinde mecliste daha ciddi konuşulmalıdır. Bir tarafta barınma ihtiyacını karşılayamayan insanlar varken diğer tarafta konut alabilenin koleksiyon yaptığı süreci sonlandırmalıyız. Konut, barınma aracı olarak görülmelidir, biriktirilecek bir meta olmamalıdır. Konut sahipliğinin rantı ve tasarruflar üretime, sanayiye, yeni iş fikirlerine yönlendirilmelidir. Böylece ülkemiz üretimle, istihdamla zenginleşme imkanına sahip olacaktır” sözlerine yer verdi.

"Antalya için durum daha acil"
Antalya için ise konunun aciliyetine binaen özel tedbirlerin devreye alınması gerektiği belirten Başkan Sert, “Bu çerçevede ilk olarak yabancıya konut satışının süreç normalleşinceye, ilimizdeki konut arzı talebi karşılayacak düzeye ulaşana kadar durdurulması gerektiğini düşünüyoruz. Antalya, kontrolsüz büyümeye teslim edilemeyecek değerde bir şehirdir. İlimizde göç kaynaklı hızlı büyüme, çağdaş kentleşme ilkelerinden ve ekonominin dinamiklerinden taviz verilmeden kontrol altına alınmalıdır. Bu çerçevede Antalya’ya göç sınırlandırılıp, ilimizde çalışan alt-orta gelir düzeyindeki vatandaşlarımızın erişebileceği imkanlarda sosyal konut projeleri devreye alınmalıdır. Bunlar ilk etapta aklımıza gelen önerilerdir. Tüm bu öneriler ve daha fazlası kamuoyunda konuşulmalı ve bir an önce adımlar atılmalıdır. Aksi taktirde Türkiye turizm ve tarımının lokomotifi olan Antalya ekonomisinin dinamizmini ve katma değerini sürdüremediğini görmemiz muhtemeldir. Turizm de tarım da emek yoğun sektörlerdir. İnsan kaynağımız ne kadar güçlüyse bu sektörlerimiz de o kadar güçlüdürler. Sektörleri bilen, tecrübe kazanmış insan kaynağımızı kaybedersek önümüzdeki süreçte katma değerli üretimden ve refah artışından söz etmemiz mümkün olamaz” açıklamasına yer verdi.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.19 14:18:20
Son Düzenlenme Tarihi :





Temmuz ayında Antalya’ya 2 milyon 660 bin 420 turist geldi

Turizmde rekorlar yılı olarak bilinen 2019 yılının Temmuz ayında Antalya’yı 2 milyon 592 bin 471 kişi ziyaret ederken, bu sayı 2023 yılında 2 milyon 660 bin 420 olarak gerçekleşti. Bu rakamla birlikte, Antalya’yı hava yoluyla ziyaret eden turist sayısı bakımından tüm zamanların en iyi temmuz ayı gerçekleşmiş oldu.
Denizi, kumu, güneşi, doğal güzellikleri ile dünyanın ve Akdeniz’in en önemli turizm merkezlerinin başında gelen Antalya’da 2023 yılı turizm verilerindeki artış devam ediyor. Antalya Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nden alınan verilere göre turizmin gözde tatil merkezlerinden birisi olan Antalya’ya 2023 yılının 1 Ocak-31 Temmuz tarihleri arasında hava yoluyla gelen turist sayısı 8 milyon 184 bin 89 olarak gerçekleşti. Bu rakam turizm noktasında tüm zamanların en iyi ilk 7 ayı olarak tarihe geçti.

Turizm rakamlarında 2022’ye göre yüzde 22 artış var
Eşsiz havası, masmavi denizi, kumsalları, kaliteli tesisleri, yemyeşil doğası, tarihi ile dört mevsim turizm imkânı sunan Antalya, 2023 yılında turizmdeki yükselen grafiği ile yoluna devam ediyor. 2022 yılının 1 Ocak-31 Temmuz tarihleri arasında hava yoluyla 6 milyon 688 bin 513 turist ziyaret ederken, bu sayı 2023 yılının aynı döneminde 8 milyon 184 bin 89 olarak gerçekleşerek artış yüzde 22 oldu. 2023 yılının 1 Temmuz-31 Temmuz tarihleri arasında şehri hava yoluyla ziyaret eden turist sayısı 2022 yılının aynı dönemine göre yüzde 11 artış kaydetti.

Tüm zamanların en iyi temmuz ayı
Turizm de rekorlar yılı olarak bilinen 2019 yılının Temmuz ayında Antalya’yı 2 milyon 592 bin 471 kişi ziyaret ederken bu sayı 2023 yılında 2 milyon 660 bin 420 olarak gerçekleşti. Bu rakamla birlikte Antalya’ya hava yoluyla ziyaret eden turist sayısı bakımından tüm zamanların en iyi temmuz ayı gerçekleşmiş oldu.

İlk 7 aylık dönemde Rusya lider
2023 yılında Antalya’yı hava yoluyla ziyaret eden turist sayısı bakımından Ruslar birinci, Almanlar ise ikinci sırada yer alıyor. 1 Ocak-31 Temmuz tarihleri arasında Antalya’ya en çok turist 1 milyon 853 bin 879 ile Rusya’dan geldi. Rusya’yı 1 milyon 638 bin 603 turistle Almanya, sonra da 716 bin 991 turistle İngiltere takip etti. On aylık periyotta hava yoluyla Antalya’ya en çok turist gönderen diğer ülkeler ise sırasıyla Polonya, Hollanda, Kazakistan, Romanya, İsrail, Çek Cumhuriyeti ve Ukrayna oldu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.01 16:15:41
Son Düzenlenme Tarihi :