SON DAKİKA

logo

Sürdürülebilir Beslenme Sağlık Veriyor ve İsrafı Önlüyor

Dünya nüfusu 2000 yılından bu yana sürekli artıyor ve 2050 yılında da büyük bir artış öngörülüyor. Türkiye'nin nüfusunun da 2050 yılında 100 milyonu aşması bekleniyor. Bu hızlı nüfus artışı, insanları besleme, su temini, enerji sağlama gibi temel ihtiyaçların karşılanması konusunda büyük zorluklara neden oluyor. Artan insan nüfusunun tükettiği enerji gerek besinlere gerekse iklimlere zarar verebiliyor. Sürdürülebilir beslenme ile nüfusun artan gıda talebi karşılanabiliyor. 
Akdeniz beslenme biçimi, Nordik diyeti, Çift piramit diyeti, vegan ve vejeteryan diyetlerle sürdürülebilir beslenme biçimleri karbon ve su ayak izini düşürmeye katkı sağlıyor. 
Memorial Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzman Diyetisyen Aslıhan Altuntaş, sürdürülebilir beslenmenin faydalarını ve yöntemlerini anlattı.
Artan nüfus gıda talebini artırıyor
Artan insan nüfusu, gıda talebini artırmakta ve gıda endüstrisini daha verimli olmaya yönlendirmektedir. Son 10 yılda gıda endüstrisindeki yenilikler ve gelişen teknolojiler, daha fazla gıda üretimi ve sürdürülebilirlik için önemli adımlar atılmıştır. Gıda endüstrisindeki yenilikler ve sürdürülebilirlik odaklı yaklaşımlar, artan nüfusun beslenmesini karşılamak ve çevresel etkileri azaltmak için önemli adımlardır. Ancak, daha fazla çalışma ve yatırım gerekmektedir, çünkü nüfus artışıyla birlikte gıda güvencesi ve sürdürülebilirlik konularında hala önemli zorluklar vardır. Artan insan nüfusunun iklim ve çevreye etkisi oldukça büyük bir endişe kaynağıdır. Nüfus artışı, daha fazla enerji, su ve gıda talebi demektir, bu da doğal kaynakların aşırı kullanımına ve çevresel baskılara yol açmaktadır. Bu durum ekosistem hizmetlerinin azalmasına ve doğal kaynakların tükenmesine neden olabilir.
Sürdürülebilir beslenmenin farklı çeşitleri bulunuyor
Artan insan nüfusuyla birlikte iklim değişikliği, çevresel bozulma ve kaynakların tükenmesi gibi sorunlarla mücadele etmek için sürdürülebilirlik odaklı politikalar ve çözümler gerekmektedir. Bu çözümlerden biri de sürdürülebilir beslenme çeşitleri olabilmektedir.
Sürdürülebilir beslenme çeşitleri;
Akdeniz beslenme tipi; taze gıdalar ve doymamış yağlar tüketilir. İşlenmiş ve paketli gıdaları tüketim oranı düşüktür. Ülkemiz için en uygun seçenek Akdeniz beslenme modeli olarak belirlenmiştir. Sürdürülebilir diyetlere çok kültürlü bir yaklaşım ile yerli veya yerel gıda sistemlerini anlayarak, gıdalar ve diyetlerle ilgili kültürel bilgideki çeşitliliği korumak için de fırsatlar sunabilmektedir. Aynı zamanda, yemek ve kültüre ilişkin geleneksel bilginin korunmasının önemini de gündeme getirmektedir. 
Ekolojik ayak izi bakımından beslenme modelleri incelendiğinde, Akdeniz diyetinin diğerlerine göre azot, karbon, su ve enerji ayak izinin daha küçük olması, dünyamızın sağlığına daha az olumsuz etki gösteren sürdürülebilir bir beslenme modeli olarak görülmektedir.
Nordik diyeti; İskandinav ülkeleri olan Danimarka, Finlandiya, Norveç, İzlanda, İsveç gibi ülkelerdeki geleneksel yeme biçimi Nordik diyetine dayanmaktadır. Akdeniz diyeti ile benzerlik göstermektedir. Zeytinyağı yerine kanola yağı kullanılması Akdeniz diyetinden en önemli farkıdır.
Çift piramit diyeti; klasik besin piramidinin yani Akdeniz beslenmesinin yanına besinlerin ekolojik ayak izleri sınıflandırılmaktadır. Hem bireysel hem de ekosistem açısından yeterli olacak besinleri göstermektedir.
Vegan ve Vejetaryen diyetler; kırmızı et, tavuk, balık veya peynir gibi hayvansal kaynaklı besinlerin elimine edildiği diyetlerdir.
Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından yürütülen “Live Well Plate for Low Impact Food in Europe” (LIFE) projesi’ne göre; sürdürülebilir bir diyetin 6 temel ilkesi bulunmaktadır.
- Sebze ve meyve tüketimini artırmak
- Besin çeşitliliğini sağlamak
- Et tüketimini makul seviyelere indirmek
- Gıda israfını önlemek
- Sertifikalı gıda satın almak
- Şeker, şekerli içecekler, yağ, tuz ve tuz içeriği yüksek gıdaların tüketimini azaltmak.
Meyve sebze tüketiminde her zaman mevsiminde olanları tercih etmek, mümkünse pazarlardan alışveriş yapmak önem kazanmakta.
Her gün mor, kırmızı, turuncu, sarı, koyu yeşil, açık yeşil, beyaz olmak üzere 7 farklı renkte sebze ve meyve her gün tüketilmelidir.  6 yumruk sebze ve 2 yumruk kadar meyve günlük minimum tüketim olmalıdır.
Günde 1-2 su bardağı yoğurt veya kefir, haftada 1 kez kırmızı et, haftada 1 kez balık veya haftada 1 kez tavuk ana yemek olarak tercih edilebilir. Diğer günlerde protein ihtiyacı bezelye, barbunya, nohut, kuru fasulye veya börülce gibi bitkisel proteinlerden gelebilir ve sebzeler de haftada en az 2 gün ana yemek olabilir.
Bu temel ilkeler uygulandığında karbon ayak izi düşürülmekte ve sürdürülebilir bir beslenme şekliyle hem sağlığa hem de doğaya faydalı olunabilmekte.
* MEMORİAL BASIN

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.16 15:42:28
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






MURGEM UZAKTAN EĞİTİME GEÇTİ

Açıldığı 2015 yılından itibaren gençlerin üniversite hayallerini gerçekleştiren Muratpaşa Belediyesi Gençlik Eğitim Merkezi (MURGEM) pandemi nedeniyle uzaktan eğitime başladı

Muratpaşa Belediyesi Gençlik Eğitim Merkezi (MURGEM); uzaktan eğitime başladı. Daha önce pandemi önlemleri alarak yüzyüze eğitim veren MURGEM, son genelgeler doğrultusunda uzaktan eğitime geçti. Uzaktan eğitim kapsamında öğrenciler derse özel bilgisayar programıyla bağlanıp, öğretmenlerin ders anlatımlarını dinleyip, soru çözümü gibi aktif katılımda sağlıyor. 

    Öğrencilerin bir kayıp yaşamaması için gerekli tüm önlemleri ivedilikle aldıklarını söyleyen Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, “Öğretmenlerimiz tıpkı yüzyüze eğitimde olduğu gibi özveriyle görevlerini yerine getiriyor. Tablet veya bilgisayardan, özel programlar aracılığıyla bağlanan öğrencilerimiz, müfredatın öngördüğü dersleri dinlerken aynı zamanda inkeraktif katılım sağlayıp, soru çözümleri yapıyor” dedi. 

    Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıkları’nın belirlediği yeni normallere göre yüzyüze eğitim verdiklerini ancak yeni genelgelerle uzaktan eğitime geçtiklerini belirten MURGEM Müdürü İsmail Ünal; “Yeni kısıtlamalara müteakip öğrencilere uzaktan eğitim vermeye başladık. Kesintisiz bir şekilde öğrencilerimizi mağdur etmeden uzaktan eğitime devam ediyoruz” şeklinde konuştu. 



Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2020.12.05 10:50:44
Son Düzenlenme Tarihi :





Taksi sürücüsüne kaldırım taşı ile saldıran sanık: "Babam engelli, ona para göndermem lazımdı"

Müşterinin dehşet yaşattığı taksici Mesut Dertli: - "Duruşmada görüntüleri izleyince psikolojim tekrar bozuldu”

ANTALYA (İHA) - Antalya’da bindiği takside sürücüye kaldırım taşı ile saldırarak hayatının kabusunu yaşatan şahıs hakim karşısına çıktı. Taksici Mesut Dertli, “Duruşmada görüntüleri izleyince psikolojim tekrar bozuldu. En ağır cezayı almasını istiyorum. Sanık benden olay anında hiçbir şey talep etmedi. Direkt taşla vurdu, yanında bıçak da vardı, bıçaklayabilirdi” dedi. Sanık ise olayı engelli babasına para göndermek için yaptığını öne sürdü.
10 Ocak Salı günü saat 04.30 sıralarında Kepez ilçesi Fabrikalar Mahallesi’nde meydana gelen olayda, Hürriyet Caddesi’ndeki duraktan Mesut Dertli’nin kullandığı taksiye binen Hüseyin Ş. (21), Fabrikalar Mahallesi’ne gitmek istediğini söyledi. Bir süre sonra şahıs, yanında getirdiği ve ayaklarının yanına sakladığı kaldırım taşı ile taksi sürücüsüne saldırdı. Taksi sürücüsü kendisini korumaya çalışırken, saldırgan elindeki taşla vurmaya devam etti. Bir süre taksi sürücüsü ile boğuşan saldırgan, daha sonra araçtan inerek hızla kaçtı. Taksicinin yardımına ise çevredeki vatandaşlar koştu. Mesut Dertli, yaralı halde meslektaşları ve polisten yardım istedi. Olay yerine giden sağlık ekibi, ilk müdahalenin ardından Dertli’yi Akdeniz Üniversitesi Hastanesine götürdü. Ameliyata alınan Dertli’nin sağ elinde kırıklar olduğu, başından da ciddi derecede yaralandığı belirlendi. Saldırgan ise polis ekipleri tarafından kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheli, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay anı ise güvenlik kamerası tarafından farklı açılardan saniye saniye kaydedildi.

“Babam engelli, ona para göndermem lazımdı”
Antalya Adliyesi 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmaya sanık Hüseyin Ş. (21), tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS yöntemiyle katıldı. Duruşmada savunma yapan Hüseyin Ş., “Çok pişmanım, amacım öldürmek değildi. Ben kimseyi öldürmek istemem, taksiciyi tanımıyorum. Taksici de beni tanımaz. Babam engelli, ona para göndermem lazımdı. Amacım para almaktı, korktum ve kaçtım. Taksici kabul ederse zararını karşılamak isterim, bir daha böyle bir suç işlemem. Beratımı talep ediyorum” dedi.
Sanığın avukatı da müvekkilinin serbest bırakılmasını talep etti.

“Şu an kulaklarımda duyma kaybı var”
Taksici Mesut Dertli ise olay nedeni ile psikolojisinin bozulduğunu ifade ederek, “Bana ilk taşı vurduğunda taş olduğunu hissetmedim. Daha sonra farkına vardım. Emniyet kemerinden kurtulamadım, boğmaya çalıştı. Bu sırada parmağını ısırdım. Bana tekrar vurmaya başladı. Şu an kulaklarımda duyma kaybı var, psikolojim çok kötü durumda. O gece benim hayatım bitti, çalışamıyorum. Benden para falan istemedi. Bana 'Dur' dedi, o sırada vurmaya başladı. Boğuşma esnasında ben kornaya bastım, sanırım panik oldu. Orada telefonum vardı, ya telefonu ya da kontağı almaya zorladı."
Mahkeme heyeti, suçun vasıf ve mahiyeti, sanığın kaçamak beyanları, kamera görüntüleri, doktor raporu, akıl sağlığı durumu, tahliyesi durumunda kaçacağı ve delilleri karartacağı hususundaki şüphelinin varlığı nedeniyle tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 30 Mart tarihine erteledi.

“Beni boğmaya çalıştı, elini ısırdım”
Duruşmanın ardından mağdur taksi sürücüsü Mesut Dertli açıklamalarda bulundu. Olay anını anlatan Dertli, “Gece giderek müşteriyi aldım. Alışveriş merkezinin oraya gitmek istedi, sonra başka yere götürdü. Orada da durduğum anda başıma taşla vurdu. Boğuşma yaşadık. Beni boğmaya çalıştı, elini ısırdım. Dişlerim kırıldı, kulağımda şu anda duyma kaybı var” dedi.
Olay nedeniyle psikolojisinin bozulduğunu belirten Dertli, “Duruşmada görüntüleri izleyince tekrar psikolojim bozuldu. Görmek dahi istemiyorum. En ağır cezayı almasını istiyorum. Sanık benden olay anında hiçbir şey talep etmedi. Direkt taşla vurdu, yanında bıçak da vardı. Bıçaklayabilirdi, biz mahkeme heyetine asıl olayın yansıdığı görüntüyü de sunacağız” diye konuştu.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.17 14:47:54
Son Düzenlenme Tarihi :