SON DAKİKA

logo

Antalya’da 17 günde 3.283 hektar orman alanı yandı

Antalya’da 17 günde 241 orman yangını meydana geldi. Orman dışı alan yangın sayısı 369 olurken, toplamda 3 bin 283 hektar alan yandı.
Geçtiğimiz yıl bu rakam 17 Temmuz’da 163 orman yangını, 394 orman dışı yangın yangın meydana gelirken , geçtiğimiz yıl  aynı gün için daha az ormanlık alan yanmıştı. 1.225 hektar.
1 Ocak - 17 Temmuz tarihlerinde ise orman yangını sayısı 792 olurken, 949 orman alanı dışında yangın meydana gelmişti.
1 Ocak - 17 Temmuz döneminde ise toplamda yanan alan 3 bin 942 hektar.
Bu yıl aynı dönem içerisinde yangın söndürme uçakları 1575 saat uçuş yaparken, 4 bin 898 sorti yapıp 15 bin 904 ton su attı.
Orman yangınına müdahale eden uçaklar 17 günde 1081 saat 46 dakika uçarken, 3490 dakika sorti yaptı ve 11 bin 388 ton su attı.
* İSA KAVLAK

Kaynak : İsa KAVLAK
Ekleme Tarihi : 2023.07.17 15:02:46
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Antalya’da 50 metrekare alanda 60 bin "terminatör" böcek üretiliyor

Antalya Bölge Müdürlüğü Biyolojik Mücadele Laboratuvarında üretilen ve ağaçlara zarar veren çam kese böceklerinin doğal düşmanı olan "terminatör böcek"lerin doğaya bırakılmasına başlandı. Çalışanların alerjiye karşı tulum giyip maske takarak görev yaptığı merkezde yılın sadece 2 ayında üretim yapılıyor. Kısıtlı zaman diliminde günde bin, 2 ayda ise 60 bin terminatör böceğin üretimi tamamlanıyor.
Antalya Orman Bölge Müdürlüğünün Döşemealtı ilçesinde bulunan Biyolojik Mücadele Laboratuvarında, ormanlara zarar veren böceklerin başında yer alan Thaumetopoea Pityocampa (çam kese böceği) ile mücadelede kullanılan ve ’terminatör böcek’ olarak bilinen Calosoma Sycophanta’nın üretimine başlandı. Laboratuvarında 3’ü mühendis olmak üzere toplamda 6 kişi üretim aşamasında görev alıyor. Üretim çerçevesinde doğadan toplanan anaçlar, içerisinde toprak bulunan yetiştirme kaplarına alınarak yumurta oluşumu bekleniyor. Ardından ise 4 gün sonra yumurtala toplanarak başka bir kaba alınıyor. Burada oluşan Calosoma Sycophanta’lar 8 gün beslendikten sonra doğada çam kese böceklerinin bulunduğu ağaçların altına bırakılıyor. Antalya’da bulunan 5 laboratuvarda yıl içerisinde 2 ay üretim yapılarak 60 bin Calosoma Sycophanta’nın üretimi yapılıp doğaya bırakılıyor. Çalışanlar ise alerjiye karşı beyaz tulum ve maske takarak çalışıyor.

Daha sağlıklı ormanlar hedefleniyor
Yırtıcı olan terminatör böceğin üretimi ile çam kese böceğinin popülasyonunun artışının önüne geçmek ve daha sağlıklı ormanların tesis edilmesine katkıda bulunuluyor. Biyolojik Mücadele Laboratuvarında görevli Orman Yüksek Mühendisi Gülşen Çıkaran, üretim aşamasını şu sözlerle anlattı:
"Biyolojik Mücadele Laboratuvarında zararlı organizmalara karşı faydalı organizma üreterek doğaya bırakıyoruz. Laboratuvarda 3’ü mühendis olmak üzere 6 kişi görev yapıyoruz. Şu anda çam kese böceği ile mücadele çerçevesinde Calosoma Sycophanta isimli yırtıcı böceği üretiyoruz. Halk arasında ‘terminatör’ böcek olarak biliniyor."

"8 gün sonra larvalar doğaya bırakılmaya hazır hale geliyor"
Laboratuvarın yüzde 65 nem, 23-27 derece sıcaklıkta çalıştığını belirten Çıkaran, "Doğadan toplayıp getirdiğimiz anaçlarımızı burada yetiştirme kaplarına alarak yumurta oluşumunu bekliyoruz. Ardından yumurtalarımızı 2 günde bir olmak üzere her bir ayrı kapta olacak şekilde topluyoruz. Yumurtaları aldıktan sonra 4 gün geçmesini bekliyoruz. 4’üncü günden sonra oluşan tırtılları çam kese tırtılları ile besliyoruz. 8 gün sonra larvalar doğaya bırakılmaya hazır hale geliyor. Çam ağaçlarının altına 1-2 tane bırakıyoruz" sözlerine yer verdi.

"Türkiye’de 400 bine yakın üretim yapılıyor"
Antalya’da Orman Bölge Müdürlüğü ekipleri tarafından 5 laboratuvarda üretimin devam ettiğini belirten Çıkaran, "Yaklaşık her yıl 60 bine yakın üretiyoruz. Çam kese böceği ile temas etmemek gerekir. Temas halinde kızarıklar oluşabilir. Çok fazla yayılış alanı var. Türkiye’de 400 bine yakın üretim yapılıyor. Bizde kimyasal mücadele değil, biyolojik mücadele var" dedi.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.03.28 12:07:32
Son Düzenlenme Tarihi :





Yılmaz’dan ekonomi eleştirisi

Millet İttifakı’nın büyük ortaklarından İyi Parti’nin Antalya İl Başkan Yardımcısı Selçuk Salih Yılmaz, iktidarı ekonomi üzerinden ağır eleştiri yağmuruna tuttu,  “Türkiye, inatla sürdürülen seçim ekonomisi politikalarıyla çıkmaz sokağa girdi” dedi.
Aynı zamanda Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Meclis Üyesi de olan Yılmaz, cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerine 18 gün kala  iktidara yüklendi. 
“Türkiye, Cumhurbaşkanı ve hükümetinin 2018 yılında uygulamaya başladığı ve inatla sürdürdüğü seçim ekonomisi politikalarıyla yanlış yolda ilerlemiş ve nihayetinde çıkmaz sokağa gelmiş bulunmaktadır” diyen Yılmaz, yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi : 
“ÇALIŞANLAR KİRA DERDİNDE”
“TÜİK’in kimsenin inanmadığı enflasyon oranları, hayat pahalılığı ve yoksulluk krizini gizlemeye yetmemektedir. Hayat pahalılığı çocukların gerekli proteini almasını imkansız hale getirmiş, Türkiye gıda yoksulluğunda tarihinin en kötü dönemlerinden birisine mahkum edilmiştir. Depremzedelerin çadırlarda sefalet çektiği, vatandaşın çocuğuna süt almakta zorlandığı, çalışanların kira derdine düştüğü,  ev ve otomobil almanın büyük lüks haline geldiği bir zamanda TOGG gibi projelerle övünmek ancak Kuzey Kore gibi ülkelerde görülebilecek bir durumdur. Türk Lirası’nın dünyanın en değersiz paralarından birisi haline getirilmesine rağmen ihracatımız artmamakta, dış açığımız büyümekte, Arap ülkelerinden dış politika tavizleriyle alınan dövizlerle gün kurtarılmaktadır.” 
Açıklamasında, “Sayın Cumhurbaşkanı ve AKP, kalkınmanın birkaç proje değil, demokrasi ve özgürlük olduğunu anlayamamışlar” vurgusu yapan İyi Parti Antalya İl Başkan Yardımcısı Selçuk Salih Yılmaz, şöyle devam etti: “Hazine garantili kredilerle yapılan köprüleri kalkınma sanmışlar, yıllarca dillerinden düşürmedikleri 2023 hedeflerini konuşamaz hale gelince, 2053, 2071 tarihlerini konuşarak milleti ne olduğu bilinmeyen hayallerle oyalama çabasına girmişlerdir. Esasen ülkemizin içine düştüğü durum sadece ekonomik politikaların yanlışlığından değil, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa ilkelerini, devlet geleneklerini ve hukuku hiçe sayan ideolojik anlayıştan, bilimin ve liyakatin reddedilmesinden kaynaklanmıştır. Devlette liyakatsizliğin sonucu, maalesef deprem sonrası gördüğümüz kaos, geç ve eksik müdahale ve on binlerce can kaybıyla görülmüş, siyasi ahlaki zaafiyet sorunu ise tek bir kişinin bile istifa etmemesiyle açığa çıkmıştır. Bu felaket durum, hukuksuzluğun geldiği nokta, ekonominin geldiği nokta, devletin ve milletin kurtarılması ve yeniden ayağa kaldırılmasının bir beka sorunu haline geldiğini tartışılmaz şekilde ortaya koymaktadır.
İyi Parti, bilime inanan, tecrübeli ve güçlü liderinin bir araya getirdiği liyakatli kadrolarıyla Türkiye’yi demokrasiye döndürecek, Türkiye Cumhuriyeti’ni kabile devleti olma yolundan Anayasamızda öngörülen milli, laik, hukuk devletine döndürecek ve ekonomiyi duvara çarpmaktan kurtaracak politikaları hazırlamış olarak seçime girmektedir. Türkiye, 15 Mayıstan itibaren adaletli, liyakatli, israf yapmayan, her kuruşun hesabını veren güçlü bir milli koalisyon hükümetiyle bir günde ümit, güven ve milli beraberlik ortamına kavuşacaktır.”
“ÇÖZÜM; KILIÇDAROĞLU VE AKŞENER’DE”
Yılmaz, sorunların çözümü için Kılıçdaroğlu ve Akşener ‘i göstererek açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bilgi, devlet tecrübesi, dürüstlük ve uzlaşma anlayışlarıyla öne çıkan sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkanımız sayın Meral Akşener ve diğer liderler Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılı için parlamenter rejime dayalı demokrasi temellerini yeniden atarken, hükümet ortak mutabakat metnimizde yer alan politikaları hızla yürürlüğe koyacaktır. Millet İttifakı Mutabakat Metni, ekonomiyi kısa zamanda güçlendirecek geniş bir ilkeler ve hedefler setini içermektedir. 
Buna göre; 
• Haksız gelir ve servet transferi ile rant devşirmeye dayalı politikalara son verilecek, gelirin bireyler, haneler ve bölgeler arasında adil ve dengeli dağılımı sağlanacaktır.
• Ekonomik ve Sosyal Konsey ekonomi politikalarında katılımcılığı sağlayacaktır. 
• Strateji ve Planlama Teşkilatı kurulacaktır. 
• TUİK, Merkez Bankası, BDDK, SPK gibi kurumlar siyasi müdahaleden bağımsız hale getirilecek, liyakat esas olacaktır. 
• Kamuda israf, saraylardan, makam odalarına, ışıklı tabelalara kadar her yerde son bulacaktır. Yeni kamu binası yapılması, tefrişat alımı durdurulacak, çakarlı araç kullanımı sadece ambulans ve güvenlik araçlarıyla sınırlanacaktır. 
• İşyeri kira stopajı sıfırlanacaktır.
• Kayıtdışı ekonomiyle mücadele edilecek, imar rantı, kripto para gelirleri vergilendirilecektir. 
• Ziraat Bankası çiftçinin, Halk Bankası esnaf ve KOBİ’lerin bankası olacaktır.
• Ekonomide her tür yolsuzluk ve borsada manipülasyon önlenecektir. 
• Mesleki eğitim reformu ve gençlere dönük staj programlarıyla işsizlik ve nitelikli eleman sorunu hızlı bir şekilde çözüme kavuşacaktır. 
• Bilişim ve Yenilikçilik Bakanlığı kurulacaktır. 
• Tarım destekleri GSYH’nın yüzde 1’ine, yani bugünkü düzeyin iki katına çıkacaktır. Tarımda mazot ÖTV’si kaldırılacak, gübre ve tohum maliyetinin yarısı karşılanacaktır. Tarımda çalışan kadınlara ve 30 yaşın altında çalışanlara SGK prim desteği verilecektir. 
• Ticaret Bakanlığı, Esnaf ve Ticaret Bakanlığı olarak esnafa ve KOBİ’lere destekleri çeşitlendirecek şekilde yapılandırılacaktır. 
• Turizm Master Planı hazırlanacak, Tanıtım ve Geliştirme Ajansı yeniden yapılandırılacaktır. 
İyi Parti Antalya İl Başkanlığı ve Antalya’nın genç nesli olarak şehrimizde özlediğimiz gelişme için ulusal ve yerel politika ve yatırımların takipçisi olacağız. Antalya’da rant, kayırmacılık, menfaat temini gibi uygulamalara göz yummayacak, Antalya’nın tarihine, asaletine yakışan bir siyasi ahlak anlayışı için çaba harcayacağız.” 
-İYİ PARTİ BSN.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.26 13:29:21
Son Düzenlenme Tarihi :