SON DAKİKA

logo

MAKÜ'de Hasat Zamanı

Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde (MAKÜ) ekilen bitkilerin hasadına başlandı. 
MAKÜ Tarım Hayvancılık ve Gıda Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Merkez Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmalarda yaklaşık 3 bin dekar alana ekilen arpa, korunga, tritikale ve yulaf gibi farklı yem bitkilerinin hasadı gerçekleştiriliyor.
Prof. Dr. Hüseyin Dalgar: “Edinilen Tecrübe ve Akademik Bilgi Verime de Yansıyor”
Ekilen bitkilerin hasadının verimli geçtiğini belirten Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, hasat ile ilgili şunları söyledi: Kampüsteki yaklaşık 3 bin dönüm ekilebilir arazi her yıl olduğu gibi bu yıl da ekildi. Şu an hasat yapılıyor. Daha önceki yıllardaki tecrübelerden edindiğimiz bilgiler ve yağışların etkisiyle oldukça iyi bir verim söz konusu. Hayvancılık alanında pilot üniversite olmamız hasebiyle yem bitkileri konusunda çok ciddi araştırmalar yapıyoruz. 8 ayrı yem bitkisi üniversitemizin arazilerinde ekiliyor. Bunlar hasat edildikten sonra laboratuvar ortamında analizleri yapılıyor. 
Buradan elde edilen sonuçlarlahem bilimsel yayın olarak literatüre katkı sağlanıyor hem de ilgili sektörlerle paylaşılıyor. 
Bu çerçevede ekilebilir durumdaki tarıma elverişli 3 bin dönüm arazinin bu yıl 2 bin 400 dönümü ekilmiş durumda ve hasatı yapılıyor. Şu anda 600 dönüm arazi ise ıslah amaçlı nadasa bırakıldı. Burada tritikale, korunga, yulaf, arpa, buğday gibi çok sayıda farklı ürün var. Bu ürünler az su isteyen, besin değeri ve verimi yüksek ürünler. Ekibimiz bunlar üzerinde her yıl verimi artıracak şekilde denemeler yapıyor. Bu hasattan elde edilen ürünlerin bir bölümü üniversitemizin MAKÜ Çiftliği olarak adlandırdığımız Uygulama ve Araştırma Merkezi'ndeki hayvanlarımızın beslenme ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kullanılıyor. Bir bölümü de piyasada ihtiyacı olan kesimlere satılmak suretiyle değerlendiriliyor. Bu aynı zamanda üniversitemize bir öz gelir sağlıyor.
“Devletimizin Her Metrekare Arazisine Sahip çıkarak Ülke Üretimine Katkıda Bulunuyoruz”
Yapılan çalışmalar hakkında açıklamalar yapan Rektör Prof. Dr. Dalgar sözlerine şöyle devam etti: Burada önemli olan bizim diğer sektörden farklı olarak yaptığımız öne çıkan husus şu: üniversitemizde büyükbaş hayvanların sıvı gübresi biyogaz tesisiyle yapılan bir protokol çerçevesinde biyogaz tesisine veriliyor. Enerji üretimi yapıldıktan sonra da bunlar sıvı gübre olarak araziye dökülüyor. Bu konuda yapılan çalışmalarda; arpada dekarda ortalama 300 kilo civarında bir verim söz konusuyken bu sene bu sıvı gübrenin etkisi ve yapılan bilimsel iyileştirmelerin etkisiyle 500 kilo gibi bir verime ulaşılmış durumda. Uzman ziraatçı hocalarımızın bize vermiş olduğu bilgiler bu yönde. Bu oldukça sevindirici. Tabii bu bilgiyi biz sektörle de paylaşıyoruz. 
Üniversite olarak hem arazimizi değerlendiriyoruz hem de bu arazide bilimsel yayınlar, bilimsel çalışmalar, araştırmalar yapıyoruz ve buradan elde ettiğimiz sonuçları da sektörle paylaşıyoruz. İnşallah bundan sonraki dönemde hayvancılık alanında yaptığımız başarılı çalışmaları bitkisel üretim alanına da taşıyacağız. Bunu da önümüzdeki aylarda hem üniversitemiz personeliyle hem de Burdur halkıyla ve kamuoyuyla paylaşacağız. Bitkisel üretim konusunda Burdur'un önemli bir potansiyeli olduğunu biliyoruz. Bu potansiyeli harekete geçirmek noktasında akademik bir yapılanma içerisindeyiz. 
Hasadımızın hayırlı bereketli olmasını diliyorum. Biz devletimizin her metrekare arazisine sahip çıkmaya, her metrekare arazisini bu ülkenin üretimine katkı sağlayacak noktada değerlendirmeye devam edeceğiz. Çalışmalarımızdan elde edilen sonuçları, başta Burdur olmak üzere tüm ülke, tarım ve hayvancılık sektörüyle de paylaşıp onların da bu bilgilerden ve tecrübelerden yararlanması çabası içerisindeyiz.
Tarım Hayvancılık ve Gıda Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Merkez Müdürü Prof. Dr. Şenol Güzel ise bitkisel üretim arazisi içerisinde hasadı yapılan bitkilerin sağmal gruptaki hayvanların beslenmesi için kullanıldığını belirterek şunları söyledi: Yaptığımız bu çalışma ile mısır silajına da alternatif üretiyoruz. Kurak arazide yapabileceğimiz ve hayvanlara yedirebileceğimiz silajı, yeşil ot silajından karşılamak için bu faaliyetleri yürütmekteyiz. Bu silajları MAKÜ Kampüs alanımızda bulunan çiftliğimize taşıyoruz ve oradaki hayvanların beslenmesini sağlıyoruz.
Gerçekleştirilen silaj çalışmalarında bitkisel üretimler ile ilgili bilgiler veren Öğr. Gör. Müge Güvenç: “Arazimizde 600 dönem yulaf, 700 dönümü arpa, 530 dönümü korunga, 15 dekar alanda yonca, 450 dekar alanda tritikale hasadı gerçekleştirilecek olup 600 dekar alanı da nadasa bıraktık. Bu alanda yeşil ot silajı olarak yulaf kullanıldı. Başaklanma öncesi süt dönemi arasında biçildi, silajlandı. Tane hasadımıza da bugün itibariyle başladık.” ifadelerini kullandı.
MAKÜ, Toprağın Sürdürülebilirliğine de Katkı Sağlıyor
Toprak ıslahı hakkında konuşan Öğr. Gör. Dr. Bekir Tosun ise “Üniversitemiz arazisini organik madde kaynakları kullanarak her sene 400 dekar olacak şekilde ıslah etmeye çalışıyoruz. Bunun bize ne faydası oldu? Üniversite olarak kimyevi gübre kullanımını yaklaşık olarak yüzde 80 oranında azaltmış bulunduk. Böylelikle hem üniversitemize katkı sağlayarak hem de toprağın sürdürülebilirliğini artırdık” diye konuştu.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.03 09:50:09
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






BAK HALİL ÖZTÜRK EFENDİ !

BAK HALİL ÖZTÜRK EFENDİ !

Öncelikle Elmalı Belediyesi senin özel mülkün ya da işyerin değil. Bu nedenle bana “bak bakalım bundan sonra belediyeye girebiliyor musun ?” diyemezsin. Ben istediğim zaman belediyeye gelirim.
    Ama yine de senin başkanlığın döneminde meclis toplantıları dışında gelmemeye ayrıca özen gösteriyorum.
    Belediyede oldukça samimi olduğum onca çalışana rağmen niye gelmiyorum  biliyor musun ? Bana kızdığın için yanına gideceğim belediye personelini kara listeye almaman için. Kafanı onlara takmaman kısaca onların ekmeğiyle oynamaman için.
    Gelelim “sen parayla haber yapıyorsun” suçlamana. 
    Ümit Öztekin dönemini kast ediyorsun. Çünkü, meclisteki koltuğundan kalkıp üzerime yürüdüğün, bana karşı sesini yükselttiğin  ve ardı ardına hakaretlerini sıraladığın  zaman “Ümit Öztekin seni kaç defa meclisten kovdu” “ sana o kadar hakaretlerde bulundu” cümlesini kullandın.
    O ortamda da sana ifade ettiğim gibi Ümit Öztekin beni meclisten kovamazdı, KOVMADI. Kamera görüntüleri var diyorsun, orada da söylediğim gibi “o kamera görüntülerini ortaya çıkar, herhangi bir sosyal medya hesabından yayınla ben de gazeteciliği bırakacağıma buradan bir kez daha söz veriyorum.
    Ümit Öztekin benim olmadığım bir meclis toplantısında gerçek dışı ifadelerle beni suçlamıştır. Ki, ona da “ispat et, üç gazetemi de kapatıp gazetecilik mesleğini noktalayacağım” demişimdir.
    Ve ispat edememiştir.
    Sende ispat edemezsin.
    Ama Ümit Öztekin aramızın en açık olduğu günlerde bile SENİN GİBİ ne üzerime yürüdü, ne sesini yükseltti, ne de beş yıllık görevi süresinde bir kez bile “Hadi bakalım, bundan sonra belediyeye gir girebiliyorsan, demedi.
    Aslında üzerime yürümen, sesini yükseltmen bir senaryoydu. Çok iyi biliyorum ki, amacın beni kışkırtmak, sana karşı bir fiziki harekette bulunmaya zorlamaktı.
    Yemezler Halil Öztürk efendi, yemezler...
******
Seçim sonucunun belli olduğunun ertesi günü ben Toros Gazetesi aboneliğini iptal ettim. Bugüne kadar ki süreçte onca dini ve milli bayrama,  konser ve güreşin de aralarında bulunduğu onca etkinlikle ilgili ne senden, ne yakınındaki kişilerden bir tek ilan bile talep etmedim.
Sen o makamda olduğun sürece de etmeyeceğimi gayet iyi biliyorsun. 
Zaten karın ağrında bu değil mi ?
*******
Şimdi soracaksınız, Halil Öztürk niye üzerine yürüdü, sana karşı neden sesini yükseltti. Seni belediyeye sokmamakla niye tehdit etti ?
2 Ekim günü sosyal medya hesaplarımızdan önce “Karapınar’da Mangal Partisi mi ?”, ardından “Hem de eşli” ve son olarak ta “Öğretmenevi’nde ciğer ziyafeti mi ?” paylaşımlarında bulundum.
Karapınar yakınlarından geçen bir vatandaş, “Karapınar’da  mangal partisi var.  Elmalı protokolü eşleriyle burada, haber yapmak istersen çık gel” diye telefonla bilgi aktardı. 
Meğer o mangal partisine eşiyle katılan tek kişi Halil Öztürk’müş.
Kendisine de ifade ettim, “bana telefon açan Elmalı protokolünün eşleriyle orada olduğunu söyledi, ben ne senin, ne de kimlerin katıldığını bilmiyorum. Bana sakin bir dille Erkin oraya eşiyle katılan sadece bendim deseydin, isim vermeme rağmen yine de senden özür dilerdim” dememe rağmen.....
Halil Öztürk, kapıyı kapattırdı...
Meclis salonunda bulunan ve görüntü alınan kameranın kapatılmasını istedi..
Hışımla yerinden kalktı...
Yanıma gelip, bağırıp çağırmaya başladı.
Hakaretlerde bulundu.
Beni belediyeye sokmamakla tehdit etti..
Hatta daha da ileri giderek “bundan sonra görüşürüz” dedi...
1- Başıma birşey gelirse Halil Öztürk’tendir.
2- Halil Öztürk’ün bu tepkisi aslında bana değil, böylesine önemli bir meclis toplantısında CHP’li Meclis üyelerinden biri hariç ( ki o da aynı zamanda belediye başkan yardımcısı) toplantıya o veya bu nedenle katılmamalarıdır.
3- Tuhafiyeciler Çarşısı’nın yerinin taşınması olayında kendi partilisi meclis üyelerinden sonra CHP’li meclis üyelerinin de bugünkü meclis toplantısına katılmamaları bana göre Halil Öztürk’e bir uyarıdır ve Halil efendi de hırsını benden çıkarmıştır.  
4- Sormayacaktım hadi sorayım: mangal partisinin etleri nereden gelmiştir ?

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2019.10.03 11:35:01
Son Düzenlenme Tarihi :





Alanya Belediyesi tur teknesini mühürledi

Geçtiğimiz günlerde İskele bölgesinde gerçekleşen olaylarla gündeme gelen iki tur teknesi Kaymakamlık oluru ile Alanya Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’ne bağlı ekipler tarafından mühürlenerek 30 gün ticaretten men edildi.

Alanya İskelesi’nde geçtiğimiz gün çıkan olay ile ilgisi tespit edilen iki tur teknesi Alanya Belediyesi Zabıta Müdürlüğü tarafından mühürlendi. Her iki tur teknesine yapılan tebligatın ardından, akşam saatlerinde Emniyet güçleri ve Alanya Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’ne bağlı ekipler tarafından mühürleme işlemi gerçekleştirildi ve tekneler 30 gün boyunca ticaretten men edildi.
UZUNSAKAL: “7/24 DENETİMLERİMİZE DEVAM EDİYORUZ”
Konuyla ilgili açıklama yapan Alanya Belediyesi Zabıta Müdürü Naci Uzunsakal; “Birkaç gün önce bu bölgede tasvip etmediğimiz bir olay yaşandı. Keşke yaşanmasaydı. Neticesinde Kaymakamlık makamının oluruyla olaya karışan her iki teknede 30’ar gün ticari faaliyetten men edildi. Mühürleme işlemlerini gerçekleştirdik. Zabıta olarak 7/24 biz bu bölgede denetimlerimizi devam ettiriyoruz. Çığırtkanlık, yaka kartı, tişört ve genel düzen konusunda sürekli denetimlerimiz var daha da sıklaştırdık. Asayişe müessir bir olay bu kavga olayı. Burada yetki tamamen emniyette. Emniyet de gereğini yapmıştır. Şahısları gözaltına alarak gerekli adli işlemleri başlatmışlardır. Temennimiz bundan sonra bu tür olayların yaşanmaması.” dedi.
Ayrıca bahse konu teknelerin çalışma ruhsatı ile ilgili ruhsatlarının iptal konusu, Perşembe günü gerçekleşecek Alanya Belediyesi Encümen toplantısında görüşüleceği açıklandı.
* BLD BASIN

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.08 11:11:48
Son Düzenlenme Tarihi :