SON DAKİKA

logo

Kalp hastalarında bütüncül yaklaşım tedavi başarısını arttırıyor

Bütüncül yaklaşımda ’hastalık’ yerine ’hasta’ olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Fatma Yiğit, eforla ortaya çıkan nefeste daralma hissi, soluk taşması, nedensiz oluşan çarpıntı, çarpıntıya eşlik eden baş dönmesi, göz kararması ve baygınlığın, kalp hastalığı açısından uyarıcı bir belirti olabileceğini söyledi.
Başkent Üniversitesi Dr. Adana Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Yiğit, kalp hastalığı belirtileri, tanı ve tedavide bütüncül yaklaşımın önemiyle ilgili açıklamalarda bulundu.
Kalp ve damar hastalıklarında en sık görülen ve en tipik şikayetin göğüs ağrısı olduğunu belirten Prof. Dr. Fatma Yiğit, "Özellikle eforla yani hareketle ortaya çıkan, göğsün ortasında veya sol tarafında, sol kola veya sırta yayılan, 5 ile 10 dakika arasında süren, dinlenmekle geçen, baskı tarzındaki ağrı kalp hastalığı açısından önemli bir belirtidir. Eforla ortaya çıkan nefeste daralma hissi, soluk taşması, nedensiz oluşan çarpıntı, çarpıntıya eşlik eden baş dönmesi, göz kararması ve baygınlık, kalp hastalığı açısından uyarıcı bir belirti olabilir. Beynin kan akımının geçici olarak azalması sonucunda ortaya çıkan ve kendiliğinden düzelen şuur kaybı yani bayılma da önemli belirtilerden biridir. Bacak şişliği, geceleri yastık sayısını artırma ihtiyacı, ani nefes darlığı ile uyanma, yeni gelişen halsizlik, yorgunluk, bitkinlik, kollarda güçsüzlük de kalp hastalığını akla getirmelidir. Kalp ve damar hastalıkları herhangi bir belirti vermeyebilir. Hipertansiyon, hiperlipidemi, diyabeti olan ve sigara kullanan kişiler, 45 yaşın üstündeki erkekler, 55 yaşın üstündeki ve menopoza giren kadınlar, ailesinde erken yaşta kalp hastalığı ve obezite olan kişiler riskli gruptadır. Yoğun kaygı ve depresyon da kalp hastalığı için risk teşkil etmektedir. Bu nedenle kalp ve damar hastalıkları açısından risk taşıyan kişilerin şikayetleri olmasa da düzenli aralıklarla kontrole gitmelerini öneriyoruz" diye konuştu.

"Bütüncül yaklaşımda hastalık yoktur hasta vardır"
Genel tıpta bütüncül yaklaşımın kişiyi belirli bir hastalık üzerinden değil, tüm ihtimaller üzerinden inceleyerek altta yatan esas soruna yönelip onu tedavi etmeyi hedeflediğini bu nedenle bütüncül yaklaşımda ’hastalık yoktur, hasta vardır’ vurgusu yapan Prof. Dr. Yiğit, "Kalp hastalığı özelinde, hastanın demografik özellikleri, kalp hastalığı risk faktörleri, eşlik eden diğer hastalıkları da göz önüne alınarak değerlendirme yapılır. Bu yaklaşımla, erken ve doğru tanıyla birlikte en etkin ve en az yan etkisi olan tedavi hedeflenmektedir. Tanı için hastadan alınan tıbbi öykü önemlidir. Hastalığın gelişimi kişinin yaşı, cinsiyeti, eğitim durumu, sosyokültürel çevresi, ekonomik düzeyine göre farklılık gösterir. Her hastaya aynı yöntemle yaklaşmak uygun olmaz. Fizik muayenesi de yapıldıktan sonra kalp hastalığı düşünülen veya kalp hastalığı yönünden yüksek riskli olan kişilere bütüncül yaklaşımın bir sonucu olarak, eşlik eden diğer hastalıklar göz önüne alınarak uygun görülen tetkik ve testler yapılır. Böylelikle hastayı oluşabilecek komplikasyonlardan korumuş oluruz. Şikayeti olmayan ve sadece kontrol maksatlı gelen kişilerde de gereksiz tetkikten ve bunun doğuracağı risklerden kaçınmak için risk düzeyine göre tetkikler yapılır. Son zamanlara kullandığımız ve kalp hastalığının erken teşhisine yardımcı olan sanal anjiyografi (koroner bilgisayarlı tomografik anjiyografi) yöntemiyle, kalp damarları görüntülenir, darlık veya tıkanıklık tespit edilir, plak olup olmadığı tespit edilir. Kalp damar darlığı bu plaklar üzerinde gelişir. Yine bu yöntemle doğumsal kalp hastalıkları, damar stentleri, by-pass damarları, kalpten çıkan ana damarlar ve kalp kapakları da değerlendirilmektedir. Tanı sonrasında bütüncül bir yaklaşımla uygulanan tedavinin başarı oranı artmaktadır. Tedavi düzenlenirken diğer almakta olduğu ilaçlarla etkileşim açısından dikkatli olunur ve tedavinin etkinliği artarken yan etkisi azalır. Ayrıca kişilere hastalığı nedir, tedavisi nedir ve yan etkileri nelerdir, tedavi edilmezse riski ne olur, kontrol gerektiriyorsa ne sıklıkla yapılmalıdır, acil durumların neler olabileceği ve bu durumda ne yapılması gerektiği nasıl irtibata geçileceği detaylıca konuşulmaktadır" diye bilgi verdi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.28 18:02:05
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Kumluca’da Galericilik için zorunlu olan sınav yapıldı

Kumluca’da “Motorlu Kara Taşıtları Alım Satım Sorumlusu Seviye 5 Mesleki Yeterlilik Sınavı” yapıldı.
KUTSO ev sahipliğinde sınav yetkili kuruluşu olan TOBB MEYBEM A.Ş. işbirliğinde düzenlenen “Motorlu Kara Taşıtları Alım Satım Sorumlusu Seviye 5” mesleki yeterlilik sınavına 18 aday katıldı. Sınav Değerlendirici Ercan Şimşir gözetiminde yapıldı.
13/02/2018 tarihli ve 30331 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında yönetmelikle, kişilerin galericilik - oto alım satım yetki belgesi (İkinci El Motorlu Kara Taşıtı Ticareti Yetki Belgesi) alabilmesi için, Motorlu Kara Taşıtı Alım Satım Sorumlusu (Seviye 5) veya Motorlu Kara Taşıtı Alım Satım Danışmanı (Seviye 4) Mesleki Yeterlilik Belgesine sahip olmaları zorunlu hale getirilmişti.
* Ersin ÖZENÇEL

Kaynak : Ersin ÖZENÇEL
Ekleme Tarihi : 2023.05.16 13:12:35
Son Düzenlenme Tarihi :





Alanya Üniversitesi Aşçılık Programı öğrencisi TÜBİTAK programına kabul edildi

TÜBİTAK 2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı’nda beklenen sonuçlar açıklandı. Alanya Üniversitesi Aşçılık Programı öğrencisi Emin Gülden programa kabul edildi.
Öğrenciler bu prestijli programa her yıl TÜBİTAK’ın bilgi sistemi üzerinden başvuruda bulunuyor. Gerç..

TÜBİTAK 2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı’nda beklenen sonuçlar açıklandı. Alanya Üniversitesi Aşçılık Programı öğrencisi Emin Gülden programa kabul edildi.
Öğrenciler bu prestijli programa her yıl TÜBİTAK’ın bilgi sistemi üzerinden başvuruda bulunuyor. Gerçekleştirilen bu program, ön lisans ve lisans öğrencilerine akademik danışmanlarıyla birlikte araştırma yapma fırsatı sunarak, araştırma ekosistemine katılımlarını teşvik etmeyi hedefliyor. Üniversitelerde öğrenim görmekte olan ön lisans ve lisans öğrencisinin/öğrencilerinin hazırladıkları araştırma projelerinin gerektirdiği makine/teçhizat, sarf malzemesi, seyahat, hizmet alımı giderleri, program çerçevesinde TÜBİTAK tarafından karşılanıyor. Alanya Üniversitesi Aşçılık Bölümü öğrencisi Emin Gülden’in bu başarısı, genç araştırmacıların yeteneklerini geliştirmeleri ve ülkenin bilimsel ilerlemesine katkı sağlamaları için büyük bir fırsat sunuyor. Genç yeteneklere bilimsel araştırmalarda önemli bir adım atmaları için çok önemli bir kapı açıyor.

Projeye yüzde 100 bütçe desteği
Alanya Üniversitesi Aşçılık Bölümü Öğrencisi Emin Gülden, yapılan başvurunun yüzde 100 bütçe ile TÜBİTAK tarafından destekleneceğini söyledi. Gülden; “Başvuru sürecinden itibaren heyecanla beklediğim proje olumlu bir şekilde sonuçlandı. Projemin TUBİTAK tarafından onaylananlar arasında yer alması ve yüzde 100 bütçe ile desteklenmesi beni oldukça mutlu etti. Doç. Dr. Esra Mankan hocamın danışmanlığı ve Öğretim Görevlisi Selma Lubabe Erdoğan hocamın mentörlüğü ile Bezelye ve Soya Proteinleri ile Zenginleştirilmiş Fonksiyonel Erişte Üretimi isimli projem için çalışmalara en kısa zamanda başlamayı planlıyorum" ifadelerini kullandı.

Öğrencisini tebrik etti
Alanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Güner, öğrencisi Emin Gülden’i başarısından dolayı tebrik etti. TÜBİTAK tarafından verilen desteğin Alanya Üniversitesi’nde alınan eğitimin kalitesine bağlayan Prof.Dr. Güner; “Aşçılık Bölümü öğrencilerimizden Emin Gülden’in projesinin kabul edilmesi ve projesinin yüzde yüz bütçe desteği alması, bizleri çok mutlu etti. Öğrencimizin, aldığı destek ile bilimsel araştırmalarını çok önemli bir noktaya taşıyacağına yürekten inanıyorum. Üniversite olarak tüm öğrencilerimizin bilimsel araştırmalara katılımı teşvik ediyoruz. Öğrencimizin bu başarısı, yerleşkemizdeki diğer öğrenci arkadaşlarına, genç araştırmacı öğrencilerimize örnek olacak ve onları cesaretlendirecektir. Öğrencimiz Emin Gülden’i kutluyorum. Üniversitemizde buna benzer başarıların artması için tüm mevcut tüm imkanlarımızı öğrencilerimizin lehine kullanıyoruz. Genç yeteneklerin program aracılığıyla bilim dünyasına kazandırılmasının önemli bir fırsat olduğuna inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.30 12:40:38
Son Düzenlenme Tarihi :