Ege bölgesi kadar olmasa da Antalya’nın da kendisine özgü yöresel yenebilir otları var.
Bunlardan birisi de Çoban Çantası. Bölgede değişik isimlerle de anılan Çoban Çantası halk arasında bölge bölge, “Çoban kesesi, deli germene, medik, kuşekmeği, amzam, çıngırdaklıot, kuşkuşotu, kuş mancası, acıgıdı, acıbici, it pazarı, yayla pancarı, dağ marulu, kaya marulu, serçe gözü, kuşgözü, çıynak, çırnak, ayşecik” olarak da biliniyor.
ÖZELLİKLERİ
Dik gövdesi yıldızsı tüylerle kaplı olan otsu tek yıllık bir bitkidir. En fazla 40-55 cm’ye kadar yükselebilir. Yaprakları bütün, mızraksı, uzun saplı, parçalı, kenarlı ve dişlidir. Ocak ayından Kasım ayına kadar çiçeklidir ve çiçekleri beyaz renklidir. Kalbi anımsatan meyveleriyle diğer bitkilerden farklıdır. Çoban Çantası otu, kokusuz ama acımtırak bir tada sahip olması ile de bilinmektedir.
NASIL TÜKETİLİR ?
Çiğ olarak, haşlanarak, salatası veya yoğurtlu - yoğurtsuz kavurması, pirinçli yemeği, pirinçli çorbası, labada ile karışık yemeği, böreği ve gözlemesi yapılır. Ayrıca bulgur veya pirinç pilavında da kullanılmaktadır. Çoban Çantası bitkisi kurtularak çay olarak da kullanılmaktadır.
FAYDALARI & TEMİNİ
Japonların çok uzun yıllardır kullandıkları ve uzun ömrün sırrı dedikleri çoban çantası, vücuttaki iltihaplı bölgelerin daha hızlı iyileşmesini ve burun kanamaları başta olmak üzere, vücudun çeşitli yerlerindeki kanamaların hızlı bir şekilde durmasını sağlamakta. İdrar söktürücü, yüksek tansiyonu düşürücü etkisi vardır. Gögüs hastalıklarına, hemoroit ve varise de iyi geldiği bilinmekte. Çoban Çantası çayı hazırlanıp soğultulduktan sonra da gargara olarak kullanıldığında, diş ve boğaz ağrılarını azaltır. Mevsiminde Antalya florasından toplanabilir, semt pazarlarından temin edilebilir.
* ERSİN ÖZENÇEL