SON DAKİKA

logo


Salih Özgünsür
salihozgunsur@yandex.com



İstanbul deplasmanında kameralara yansımayanlar!

Tam olarak bunu görmek istiyorduk. Antalyaspor’un bu halini, bu agresif ve dominantlığını özlemiştik; eminim Nuri Şahin de maçtan sonra bunu düşünmüştür...

Amcam, Toros Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ferudun Özgünsür ile birlikte uçak biletlerimizi alarak Kadıköy deplasmanına gittik. Basın tribününe geçene kadar karşılaştığımız Fenerbahçe Kulübü’nün tüm ilgililerinin gösterdiği misafirperverlik takdire şayandı, teşekkür ederiz...

İstanbul zor bir deplasmandı, Kadıköy ise daha zor. 41 bin kişi, öyle güçlü ve "bir" tezahüratlar ile öyle güçlü baskı yaptı ki, hakem Halil Umut Meler Fenerbahçe’nin bulduğu golden önce Buksa’ya yapılan faulü düdüğü ağzın götürdü, çalamadı. Arkası dönük bir pozisyonda, görmediği bir aksiyon için kendisine olan tepkileri tolare etmek için Ömer Toprak'a sarı kart gösterdi. 

Ancak Antalyaspor, Halil Umut Meler gibi kolay sindirilebilecek bir görüntüden epey uzaktaydı.

Kırmızı beyazlılar öyle bir 43 dakika izletti ki, hemen yanımızda oturan ve ekranlarda görmeye alışık olduğumuz Fenerbahçe muhabirleri; “Antalya’ya ne olmuş böyle?” cümlesi ile şaşkınlıklarını ifade ediyorlardı. Sanıyorum Fenerbahçe’nin en çaresiz kaldığı ilk yarı, Antalyaspor’a karşı oynadığı ilk yarı idi.

Sadece Fenerbahçe muhabirleri değil, o sırada biz de kendi kendimize “Antalya’ya ne olmuş böyle?” diye sorarken aklıma, 5 Eylül’de torosgazetesi.com’da yayınlanan Sabri Gülel özel röportajımızda sosyal medyada gündem olan o soru ve cevap geldi... “Çıkış maçı olarak Samsunspor maçını görebilir miyiz? Şeklindeki soruma Gülel, “Ben, Fenerbahçe’yi görüyorum. Kadıköy’ü görüyorum çıkış maçı olarak. Orada kazanırız kaybederiz, puan alırız ya da alamayız bilemem ama futbolumuz ile orada, artık takım geliyor dedirteceğiz.” Demişti...

Röportajın yayınlandığı gün Fenerbahçe sayfalarında bu cümle gündem olurken, sadece Antalyaspor taraftarları değil, eminim Kadıköy’deki 41 bin taraftarın da maç sırasında aynı cümle akıllarına gelmiş ve “Başkan haklıymış” diye iç geçirmişlerdir...

Buksa’nın attığı ilk golde saygımızdan dolayı fazla bir reaksiyon göstermesek de, attığı ikinci golde Kadıköy’ün büründüğü sessizliği; deplasman tribünündeki 20 ve basın tribünündeki iki Antalyasporlu bozuyordu...

Oyunu, oyuncuları, hocayı ve saha içinde anlatacak doğru-yanlış çok şey olduğu için bunları bir sonraki yazımda ele alacağım ancak İstanbul deplasmanında kameralara yansımayan bazı sekansları da paylaşmak istiyorum...

Defans hattında bir konsantrasyon ve uyum problemi olduğu aşikar. Sanıyorum kameralara yansımadı ancak İrfan Can Kahveci’nin kafa vuruşunun ardından direğe çarpıp dışarı çıkan top sonrası kaptan Veysel, pozisyonda hatası olan Helton Leite’ye sert bir uyarı yaptı. İkili, aut atışı öncesinde yaklaşık 20 saniye hararetli bir tartışma yaşadı. Sonraki dakikalarda gerçekleşen iki Fenerbahçe atağında Helton Leite’nin topa çıkıp çıkmaması konusundaki kararsızlığı, Antalyaspor’a 1 gol yedirdi.

Nitekim Antalyaspor için 1 puanın da kaybı anlamına gelen Fenerbahçe’nin üçüncü golünde, bir takımın en yüksek konsantrasyonlu olması gereken an olan “duran top savunmasında” uyumanın cezasını, Szymanski kesti.

Maç sonunda basın tribününden çıkışa doğru inerken protokol tribününde Sabri Gülel’i görünce, polisi de aşarak odaya daldım. Ben Başkan’a “takımı nasıl buldunuz?” diye soracakken, o bana sordu. Sonrasında ise sakatlık sebebiyle oynamayan oyunculara rağmen takımın oynadığı oyundan ve gösterdiği karakterden oldukça memnun olduğunu belirtti. Yüzünde, “5 Eylül’de söylediği sözlerin haklı çıkmasının” verdiği mutluluk vardı...

Havalimanına geçtiğimizde ise, dikkatimi çeken bir başka an vardı. Biz tek günlük İstanbul seyahatinin yorgunluğunu yaşarken, tüm yardımcı hocalar maçın analizlerini oluşturmaya çoktan başlamıştı. Ve daha da şaşırtıcı olanı...

Türkiye’deki en zor deplasmandan buruk bir gururla ayrılan teknik direktör Nuri Şahin, uçağa biner binmez bilgisayarından görüntülü analize başlıyor, eline aldığı kağıda uzun uzun notlar alıyordu...Belli ki, bu maçtan çıkaracağı olumlu olumsuz bir çok nokta vardı...

İstanbul yolculuğumuzda bizleri ağırlayan, her sorunumuzla ilgilenen yöneticilere teşekkü......

Elbette şaka...

Elbette ufak tefek sorunlarımız oldu...

Ancak, kendi ipimizi kendimiz kestik; böylesi en güzeliydi.


Ekleme Tarihi : 2023.09.18 12:33:34
Son Düzenlenme Tarihi :

Antalyaspor'un "gündemi" .

Bu galibiyet kime yazar?.

Hatalı bir tercih mi?.

Kıskançlık ve Haset.

Bir yetkim olsaydı....

Dile kolay... .

Anlam veremiyorum.

Çok Beklersiniz!.

Vizyona alırım.

Net başarısızlık olur.

Ali Jasimi doğru ama....

Nuri Şahin'e sorular.

Yeni sezon ve "o konu".

Nuri Şahin'e çağrı! .

Sabri Gülel'e sorular .

Bunu yapacak çok adam var.

Ben yazmaktan yoruldum.

Buz gibi.

Antalyaspor'un borcu.

Salih Özgünsür

Yorum Yap