Erol Bulut’a sürekli yükleniyoruz
Bize ilk başta doğru gelen tercihin sonrasında kötü bir tercih olduğunu öğrendik.
Bazen tercihlerin doğru veya yanlış olduğunu zaman gösterir.
Antalyaspor!da bu tercihinin yanlış olduğunu gördü ve oldukça pahalı bir faturayla karşılaştı.
Şimdi Erol Bulut’a git diyoruz.
Eyvallah.
Ama bazı gerçekleri de söylemek gerekiyor.
Antalyaspor sezon başında tam tamına 17 futbolcuyu kadrosuna dahil etti.
Yani yeni, yepyeni bir kadro oluşturdu.
Geleceğin kadrosunu kurduk denildi. Geleceğin kadrosu değil bugünün kadrosu bile kurulamadı. Kurulamamış.
Bana bir tek futbolcu gösterin 17 isim arasında. Takıma katkı sağladı, iyi ki transfer etmişiz, bunu Antalyaspor’a kazandırana helal olsun dediğimiz, diyebildiğiniz bir tek bir futbolcu gösterin.
Kaleciden başlayalım.
Cuesta bizi Abdullah’a mecbur bıraktı. Düşünebiliyormusunuz siz bir sezon önce en fazla sıkıntı yaşadığınız mevki için transfer yapıyorsunuz. Ama sakatlık sonrasında kadroya bile giremiyor. oynadığı maçlarda vay be ne kurtarışlar yaptı, maçı kazandırdı, mağlubiyeti önledi diyebildik mi ?
Hayır.
Paal, Dzihikiya, Gianetti ve Hüseyin. Antalyaspor bunlardan kat kay iyi futbolculara kadrosunda yer verdi. Sol bek için alternatif olsun diye kadroya dahil edilen Samet. Sahi, Süper lig’de oynayabilir mi ?
Paal’dan sol bek olmaz. Stoperlerimiz tatlı sert bile değil. Stoper dediğiniz fizik gücünü kullanır. Rakibini rahatsız eder. Kusura bakmasınlar geçen sezon ki Thalisson bile bu 3 stoperden daha iyiydi.
Ön libero da kimler oynuyor.
Ceesay, Soner. Soner zaten yeni transfer değil ve geçtiğimiz yılda vardı.
Ön liberolar günümüzde oyun kurandır. Takımın oyununu ve geriden başlatandır.
Geçen yıl ki Erdal - Kaluzinski ikilisini aramadığımızı kimse söyleyemez. Burada alternatif olabilecek bir başka isim bile yok.
Saric. Evet kiralık sezonunda iyi futbolcu idi. O dönemki futbol içindeki payı ile şimdiki payı, üstlendiği görev aynı değil. Saric’i top dağıtıcı, pasör olarak kullanırsanız, o futbolcunun dinamo özelliğini kaybettirir ve takımı 1 kişi eksik oynatırsınız. (Halen sakatlığın etkisinden kurtulamadı)
Gelelim meşhur forvet hattımıza.
Boli. Sırtı sürekli kaleye dönük. Bırakıyor kendisini stoperin kucağına, faul bekliyor. Bu santrafor tipi 10 yıl önce geçerliydi. Galatasaray maçında gördük. Dönüp vurabilen, hatta ve hatta birebirde etkisiz bir golcü.
Cvancara. Anlaşılmaz. Çözülemez. Ya oynamak istemiyor. Sezon bitsin paramı alıp giderim düşüncesinde ya da hakikaten yetenekli ama bu yeteneklerinden faydalanamıyoruz. Tam bir muamma. Arap saçı.
Doğukan’ı söylememize bile gerek yok. O zaten kırmızı kart gördüğünde Antalyaspor’a katkı sağlamayacağını gösterdi. Hatır için, transfer yasağı var ama nasıl olsa açarlar diyerek sözleşme imzalanan futbolcu diye düşünüyorum.
Storm. Sezona iyi başladı. Ama, balon gibi patladı. Çok çabuk ifşa oldu. Oyunun hiç bir tarafında yok. ne hücumda, ne savunmada, ne top taşımada, ne asistte ne de kendi kanadından hücuna katkısı. Tam bir balon transfer olmuş.
Ballet. Sorunlu transfer olarak lanse edildi. Transfer edildiğinde hazır değik dendi, uyum sorunu yapıyor dendi. Diyen arkadaş gitti, gelen de ya kulübeyi gösterdi ya da git tribünde otur dedi. Hepsini yaptı. Kupa maçında ve son karşılaşmada kıpırdadı. Belki de yararlanmadığımız bir futbolcu. Halen kalitesi konusunda aklım karışık.
Poyraz’ı saymıyorum bile. Koşmakla futbolcu olunmaz. Antalyaspor niye transfer etti ? Özellikle de maçın son dakikalarında oyuna dahil olması, hücumda ilk tercihler arasında olması komik geliyor.
Torpilli Kerem’i saymıyorum bile. Zaten Süper Lig’de olması bile abesle iştigal.
Bazen sakin kafa ile düşününde bu kadar balonun üstüne Erol Bulut’ta geleceği takımı izlemeden, analiz etmeden, kendi futbol aklına uyum uymayacağını bile hiç düşünmeden imza atan bir teknik adam.
Antalyaspor tarihinin bana göre en kötü transferleri yapıldı. Kimse bu kadar kötü tercihlerin yapılacağını beklemedi.
Yapan arkadaş veya arkadaşlar futbol uzmanıydı. İyi bir hatipti. Çok biliyordu. Ne kadar bildiğini ve futbolcudan ne kadar anladığını gördük.
Peki bundan sonra ne olacak ? Nasıl bir yol izleyecek Antalyaspor yönetimi ? Daha doğrusu yönetimin tamamı demiyelim, zaten yönetimde elini taşın altına koyanların sayısının bir elin parmakları kadar olmadığını herkes biliyor.
İstifa etsin- etsinler diyenler var. Kapıda biz başkan olmak, yönetici olmak istiyoruz diyenler var da bizim mi haberimiz yok !!!





